Guekip tv izle. malatya pasif, benim sevgilim kim. sevgili tanıma testi. Tr cam4 com: erkeği tahrik etmek, gozden uzak olan gonulden irak olurmus. erzurum sohbet Twitter dul emine canlı sohbet hattı whatsapp iyi akşamlar mesajı arkadaşlara, numara nasıl dağıtılır Muhabbet edilecek konular: 20 mart yükseleni bedava telefon numarası. yeliz değirmenci Instagramdan kızla tanışma Birey olamama sorunumuz. 52. FETÖ ve 15 Temmuz darbe teşebbüsü Türkiye’deki dinî gruplar ve cemaatlerin birçok yönden tartışmaya açılmasına sebep oldu. Ancak bu tartışmalarda çoğunlukla cemaatlerin kurumsal yapıları, faaliyet alanları, teolojik sorunları, özellikle de siyaset ve devletle ilişki tarzları gibi meseleler Hiçbir Şeyden Emin Olamıyorum Baer ve Jenike’nin naklettiği bir vakayı örnek olarak vermek istiyoruz. 50 yaşında bir kadın, yaptığı işi doğru yapıp yapmadığından bir türlü emin olamaz. Bu yüzden her yaptığı işi tekrar tekrar kontrol eder. Birşeyden emin olamama duygusu google play uygulamalarını sd karta indirme: özlem pansiyon çorlu - cumhurbaşkanına nasıl ulaşabilirim telefon numarası Şüphe > Kuşku: Şüphe veya kuşku, bir insanın, bir olay karşısında duyduğu emin olamama duygusu veya güvensizlik duygusudur. Şüphenin en genel tanımı ise; "inanç ve inançsızlık arasında kalan duygu"dur. Şüphe, çoğu insan için olağan bir duygu olsa da, kimi zaman bu duygu gereksiz veya aşırı olarak belirebilir. Fast Money. Şüphe, güvensizlik ve kaybetme korkusu...hepsi birbirini tetikler. Güvensizlik yaşamaya başladığınız an, kaybetme korkusu duymaya başlarsınız. Bu korkuyla birlikte de şüphe devreye girer. Sonra bir bakarsınız ki, kısır döngü içindesiniz. Çünkü kaybetmemek adına yaptığınız her şey, sizi bitişe doğru bir adım daha yaklaştırır. İşte bu olumsuz duygulardan kurtulmanın yolları...GÜVENSİZLİKGüvensizlik, kişinin kendisine ya da başkasına güven duymama halidir. Bu durum ikili ilişkilerin bozulmasına, sosyal ilişkilerin sarsılmasına, kişinin içe kapanmasına ve toplumda pasif bir karakter haline gelmesine neden olur. Güven eksikliği bir anlamda yetersizlik duygusudur. Yetersiz olduğunu düşünen kişiler, kendisinde olmadığını düşündüğü nitelikler yüzünden ilişkilerinde sorun yaşayabilir. Karşısındaki kişiye yoğun şekilde güvensizlik besleyen kişi, aslında özgüven eksikliği yaşamaktadır. Ama bunu kabul etmez. Sorumluluğu her zaman başkasına atar. Güvensizliği tetikleyen şeyin hep sevgilisinden kaynaklandığını yaptığı her şeyden şüphelenmeye başlar. Şüphe, kişinin bir olaydan dolayı duyduğu güvensizlik ve emin olamama duygusu olarak yaşanır. Şüpheyi hayatının merkezine alan kişi, her olayı bu yönde değerlendirir. Şüphesini haklı çıkaracak unsurlara sarılır, hatta bu unsurları kendisi KORKUSUİlişkilerde şüpheyi tetikleyen en önemli unsurlardan biri de kaybetme korkusudur. Bu duygu dozunda olduğu sürece, ilişkiye motive olmayı arttırır ve enerjik bir yapıya neden olur. Ancak bu duyguda aşırıya kaçıp, hayatı zindana çevirecek dereceye ulaştığında mutlaka destek alınarak düzeltilmesi gerekir. Bu durumda bu korkular, rahatsızlık meydana NELER?Sebepleri arasında en bilinen neden, anne ve baba tarafından yetiştirilme tarzı gelmektedir. Çocukluk yıllarında hayatın tehlikelerle dolu olduğu şeklinde yetiştirilen kişiler, insanlara güven duymayı unutur. Sadece anne ve babaya bağımlılık gelişmiş olabilir. İleri yaşlarda yaşanan olaylar da, bu duyguların yerleşmesine etki edebilir. Kişilerde özgüven eksikliğinin olması, başkalarına bağımlı olarak yaşamasını, dolayısıyla bu kişileri kaybetme korkusu yaşamalarına sebep ÇÖZÜLÜR?Karşınızdaki kişinin hayatına müdahale etmeyi, onu değiştirmeyi, kontrol altına almayı bırakın. Kendi sorunlarınıza odaklanın, kendi ihtiyaçlarınızı ön plana alın. Hayatınıza renk katmak için, hobiler edinin, kurslara gidin ya da neyi istiyorsanız onu yapın. Kaybetmekten korktuğunuz kişiyle sürekli olarak birlikte olmaktan kaçının. Varlığınızın başkasına bağlı olduğu düşüncelerinden sıyrılın. Yalnız kalmaktan korkmamak için, benliğinizle iletişim kurarak, güçlü olmaya gayret edin. Kendinizi zavallı, korkak, kurtarıcı ya da koruyucu olarak görmekten vazgeçin. Sevdiklerinize istemediklerinizi, beğenmediklerinizi, yapmaktan korktuklarınızı söylemekten çekinmeyin. Kendinizin bu dünyada tek olduğunu unutmayın ve kıymetinizi anlayın. Şüphe, kişinin bir olaydan dolayı duyduğu güvensizlik ve emin olamama duygusu olarak yaşanır. Bu duyguyu inanç ve inançsızlık arasında kalmış bir duygu olarak tanımlayabiliriz. İnsanlar bunu bazı hallerde gereksiz ve aşırı yaşanan bir duygu olarak kabul edebilir. Şüphe duygusunu aşırı uçlarda yaşayan kişiler paranoyak ya da kuşkucu olarak adlandırılır. Bu duygu bir yargıdan ya da hükümden önce yaşanan tereddütle birlikte ortaya çıkmaktadır. Bunun nedenleri yaşanan olayın inandırıcılığıyla bağlantılıdır. Bu etki kişiden kişiye değişim göstermektedir. Paranoyak kabul edilen kişiler çoğu hallerde tereddüt yaşamaktadır. Psikologlara göre şüphe kişinin kendi fobisi olduğu görüşünü yansıtır. Şüphe duygusu insanlara göre doğru bilgilere ulaşmak için kullanılan bir bir hastalık mıdır?Psikolojik hastalıkların hastalık olarak görülebilmesi için yaşamı etkisi altına alması ve kişilerin işlevselliğini bozması gerekir. İnsanlar yapıları gereği günlük hayatlarında değişik olaylardan dolayı şüphe duygusunu yaşar. Bu duygular genellikle hayatı etkilemeden yaşanır. Ancak bazı kişilerde bu etkiler geçici olmaz. Düşüncelerinde sürekli olarak kendilerine gelecek zararları, aldatılmaları var ederek, yaşam kalitelerini bozacak düzeyde bir yaşam sürerler. Düşünceleriyle doğru orantılı kanıtları ararlar, bunları şüphe duydukları olaya uydurmaya çalışırlar. Düşüncelerini doğrulayacak öfke duygusunu yaşar, mutsuzluk ve kaygı duyarlar. Bu aşamadan itibaren şüphe yerini psikolojinin hastalık olarak kabul ettiği paranoyaya bırakır. Bu etkilerin önü alınamadığından, toplumda bireylere zarar verici eylemler yaşanmaya başlar. Kişiler şüphelerinin doğru olduğu düşüncesini taşıdığından, tedavi için bir harekette bulunmaz. Bu kişilerin tedavi olması çevresinden gelen etkiler doğrultusunda gerçekleşir. Kişiyi tedavi olması gerektiğine ikna edecek bir yakını varsa, bu zararlı düşüncelerinden kurtulabilir. Paranoya sahibi kişilerin yakınları, şüphelerinin böyle olmadığını anlatırken kişi öfkeye kapılabilir, karşısındakine güvensizlik duygusu içine girebilir. Bu nedenle bu hastaların ikna edilmesi için çaba gösterilmeden, tedavi olmaları konusunda ikna edilmesi sağlanmalıdır. Paranoya yaşayan kişilerin bunu daha ileriye götürmesine izin vermeden, tedavi olmaları sağlanmalıdır. Şüphe ve paranoyadan kurtulmak için ne yapılmalıdır?Bu etkileri aşmak için öncelikle bir sorunun varlığı kabul edilmelidir. Kendinizin düşüncelerine ve davranışlarınıza değer vermeniz ve bunları telafi etmek için çaba göstermeniz gerekir. Bunu sağlamak için başkalarıyla kendinizi eşit olarak görmeniz gerekir. Bu davranış size başka insanlardan şüphe duymamanızı sağlayacaktır. Düşüncelerinizde yaşattığınız şüphelerin doğruluğunu öğrenmeye çalışmak etkili bir davranış olacaktır. Şüpheli düşüncelerinizi doğrulayacak cevapları bulabilmek için kendinizi sorgulamanız gerekir. Duyduğunuz ve öğrendiğiniz konuların yalan ya da doğru olduğu konusunda araştırma yapmalı, bunlara ne derece güveneceğinizi değerlendirmeli, olmayan konulara varmış gibi değer vermemeli, insanları yaşamınıza alma konusunda şüpheci olmamalısınız. Kendinizi yöneten birilerinin olup olmadığını, tavırlarınızın başkaları tarafından ne derece desteklendiğini, bu kişilere ön yargıyla yaklaşıp yaklaşmadığınızı sorgulamalısınız. Bu düşünce ve davranışlar çocukluk döneminde yaşanan travmalardan ya da çevresel etkilerden dolayı oluşmuş olabilir. Kişiler kendisini koruma yolu olarak şüphe etmeyi uygun gördüğünden, başkalarının kendisine yaklaşmasına izin vermez. Bu etkilerden kurtulmak için kişiler profesyonel destek almalıdır. Kendinizde olan güven eksikliğini karşınızdakini dinleyerek, tarafsız olarak ve sabırlı davranarak aşabilirsiniz. Son Güncelleme 000256 Şüphe ile ilgili bu madde bir taslaktır. Madde içeriğini geliştirerek Herkese açık dizin kaynağımıza katkıda bulunabilirsiniz. 4 Yorum Yapılmış "Şüphe" Ben asiri supheci bir insan oldum ciktim...her kavga ettigimiz de beni aldatti ortam yapti aldatmaya meyil verdi kavgavediyoruz bi arkadasimin ismini veriyo buna iyi tane bayan surekli ariyor rahatsizcediyordu bizim birbirimizi sevdigimizi bile bile...artik o kisi aramiyor..ama ben artik guvenmiyorum arkadasim biraz geciktimi nerde napiyor hangi kadinin arkadasiyla cok samimi oraya gidiyor o bile suphe yani kesin bi kadin var sen onun icin gidiyosun diyorum..telefon hic dusmuyor elindrn ya surekli facebook ta e arkadaş larinida biliyorum.. lutfen bu konuda bana yardim beni aldattigini düşünüyorum istediği kadar yemin etsin biraz iyi oluyor en ufak biseyde eski dusuncelere geri donuyorum vr ondan uzaklasiyorum..nefret ediyorum...bu sefer bn suclu intihar edecem ya onun yuzunden saglikli düşünemiyorum neyapmaliyim bu konuda Dilek . YAZ çevremdeki insanların özellikle davranışlarından aşırı rahatsız olduğum aynı ortamı paylaşmaktan bile sıkıntı duyduğum insanların hal ve hareketlerinden şüpheleniyorum ama bu durumun önüne geçemiyorum hep şüphe duyuyorum en ufak hareketlerinden istemediğim halde sürekli onların hal ve hareketlerini gözlüyorum ve çok rahatsız duyuyorum bende bu şüphecilik hastalığa dönüştüğü bazı olaylar döndüğüne kendimi inandırmış durumdayım kendimi rahatlatamıyorumm şüphe duyduğum kişilerden uzak kalmak yapmalıyım yardımcı olurmusunuz Melis . YAZ Ben bayan arkadaşımla ayrı şehirlerde yaşıyoruz tanışalı 4 ay oldu devamlı başka bayanlarla kendisi aldattığımı düşünüyor,her gün telefonla en az aralıklarla 4 saat görüşüyoruz nerdesin evde kim var bayan sesi geliyor ispat et yanındakine telefonu ver,telefonun sesi açık kalsın bende duyacağım konuştuklarını beni inandırmak için söyle yemin et diye zorluyor ve çok şüpheci ne yapmamız gerekiyor yardımcı olursanız seviniriz. Mustafa Koşar . YAZ Günden güne çevremdeki herkesten şüphe duymaya başladım. Sevgilimden şüphe duyarken şimdide babamdan şüphe duyar oldum ve telefonunu banka hesabını her şeyini kontrol etmeye bir şey olmadığı halde bu durumdan kurtulamıyorum nasıl giderebilirim bunu. kendime ve çevreme zarar verme düşüncesi oluyor çünkü İsimsiz . YAZ Panik Atak Türleri 1. Beklenmedik Ataklar Nedensiz,birden ortaya çıkan nöbetler. Panik bozuklukta bu tür ataklar vardır. 2. Duruma bağlı olanlar Korkulan bir kedi, köpek veya başka bir nesneyle yada bir durum karşısında ortaya çıkar. 3. Durumsal yatkınlık gösterile... Paranoya Tedavi Yöntemleri Paranoya psikolojik bir rahatsızlık ile birlikte toplum içinde aşırı evhamlı kişiler içinde kullanılan, anlamı eski Yunancada delirmek olan hastalık ve nitelemedir. Paranoya rahatsızlığı temelinde aşırı evham, endişe ve kuruntular barındırır. Halk ar... Şizofreni Tanısı • Şizofrenide görülen belirtiler başka psikiyatrik hastalıklarda da görülebilir. • Hiçbir belirti tek başına tanı koydurucu değildir. Tanı psikiyatri uzmanı tarafından hastanın ruhsal muayenesi, hasta yakınları ile görüşme ve çoğu zaman hastanın kli... Majör Depresyon Majör depresyon, özellikle gençlerde çok sık karşılaşılan psikolojik bir durumdur. Ortaya çıkması durumunda çok ciddi sonuçlara neden olabilecek bir rahatsızlık olan majör depresyon, çokça görülen bir durumdur. Majör depresyon, erkenden müdahale edil... Stres Ne Gibi Sorunlara Neden Olur ? Stres anında fazla enerji tüketildiğinden birey kendini güçsüz, yorgun ve endişe içinde hisseder. Daha sonraları kişi uyku problemi çekmeye başlar. Sinirli ve çabuk heyecanlanan biri olur. Konsantrasyon kaybı yaşar ve dikkatini toplayamaz. Daha önce ... Ani Sinirlenme Ani sinirlenme, insanları ani bir şekilde etkileyen, sebepsiz yere oluşan bir durumdur. Kan beynime sıçradı gibi sözlerle ifade edilen sinirlenme halinde vücutta fazla miktarda adrenalin salgılanır. Bu kişinin stres halini anlatır. Vücutta çok kısa b... Şizofreni Şizofreni, beyinde bulunan maddelerin iletiminde yaşanan bozukluk ve bu bozukluk nedeni ile bazı farklılıkların oluşması ile ortaya çıkan bir hastalıktır. Hastalıkta aktif ve pasif olmak üzere dönemler yaşanır. Şizofreni hastalığı tedavisi mümkün bir... Panik Atak Panik atak genel olarak bazı psikiyatrik bozukluklarla birlikte görülen, bunun yanı sıra yine bazı fiziksel rahatsızlıklarla birlikte de görülebilen bir tür endişe nöbetidir. Günümüzde yoğun olarak yaşanabilen panik atak aslında genel anlamda günlük ... Panik Bozukluk Nedenleri 1- Genetik ve ailesel nedenler. 2- Biyolojik teoriler 3- Psikodinamik teoriler 4- Gelişimsel teoriler 5- Öğrenme kuramları 6- Bilişsel modeller 1 - Genetik ve ailesel çalışmalar Panik bozukluğu olan hastaların birinci derecede yakınlarında ... Bipolar Bozukluk Bipolar bozukluk, manik depresyon ve duygu durum bozukluğu olarak da bilinen, kişinin depresyon dönemlerinde aşırı, abartılı, uçlarda düşüncelere kapılması ve bu yönde tavırlar sergilemesi durumudur. 20'li yaşlarda rastlanma olasılığı daha yüksektir.... Madde Bağımlılığı Madde bağımlılığı, genelde ergenlik dönemine giren çocuklarda başlar. Özellikle ailevi sorunlar genç yaştaki çocukların madde bağımlılığına başlamalarının birinci nedenidir. Ergenlik dönemi çocuğun ekonomik bağımsızlığını kazandığı yaşlara kadar süre... Panik Atak Tedavisi Panik atak ya da panik bozukluk, tedavisi mümkün olan bir hastalıktır. Günümüzde, etkinliği bilimsel araştırmalarla kanıtlanmış iki çeşit panik atak tedavisi yöntemi bulunmaktadır. Bu yöntemler ilaç tedavisi ve bilişsel-davranışçı tedavi yöntemidi... Panik Atak Türleri Paranoya Tedavi Yöntemleri Şizofreni Tanısı Majör Depresyon Stres Ne Gibi Sorunlara Neden Olur ? Ani Sinirlenme Şizofreni Panik Atak Panik Bozukluk Nedenleri Bipolar Bozukluk Madde Bağımlılığı Panik Atak Tedavisi Şizofreni Tedavisi Obsesif Sinir Ucu İltihabı Mazoşist Cinsel İsteksizlik Bipolar Aşırı Sinirlilik Ket Vurma Anksiyete Bozukluğu Nedir Kendine Zarar Verme Aşırı Heyecan Delilik Kendi Kendine Konuşma Obsesif Kompulsif Bozukluk Tedavisi Duygular Sinir Sıkışması Belirtileri Sinir Krizi Halüsinasyon Popüler İçerik Şizofreni Tedavisi Şizofreni tedavisi yapılsa da, birçok hastanın tamamen düzelemediği görülür. Şizofreni hastaların hayat şartlarını zorlaştıran, iletişimi zora sokan b... Obsesif Obsesif, günlük yaşamda ortaya çıkan endişe, evham ve takıntılarla ortaya çıkan, bunları çözümlemeden rahat edemeyen obsesif kompulsif bozukluğu bulun... Sinir Ucu İltihabı Sinir ucu iltihabı, sinir hücrelerindeki hasarı anlatan bir terimdir. Tıpta nöropati olarak adlandırılan durum, ellerden daha fazla ayakları ve bacakl... Mazoşist Mazoşist; Mazoşizm, 19. yüzyılda yaşamış Avusturyalı bir Ro­mancı olan Leopold von Sacher Masoch'un bir Ro­man' ın da anlattığı cinsel uygulamalara da... Cinsel İsteksizlik Cinsel isteksizlik, cinsel istek ve arzuların azalması, yeteri kadar cinsel uyarının olmasına rağmen, cinsel ilişkide bulunma ve fantezi isteğinin b... Bipolar Bipolar, Plansız düşünceler içeren ve irsi bir kişilik bozukluğudur. Kişi duygu değişimleri, klinik ya da majör depresyon yaşayabilir. Ruhen yaşanan... Bir şeyden şüphe duyduğumuzda, gerçeğe erişmek için her yolu denemeyi istiyoruz hepimiz. Çünkü içimizdeki meraklı sorular beynimizi bir türlü rahat bırakmıyor. Bu amaçla hep eskiye, geçmişe dönüp yakalayacağımız farklı bir ipucuna tutunarak yol almaya çabalıyoruz. Peki şüphe nedir aslında? Kaynaklar, kişinin bir olaydan dolayı duyduğu güvensizlik ve emin olamama duygusu olarak tanımlıyor şüpheyi. İnanmakla inanmamak arasında kalmış bir duygu belki de. İnsanız hepimiz. Dolayısıyla yapımız gereği günlük koşturmalar içindeyken, gördüğümüz, yaşadığımız değişik olaylara çoğu kez bu duyguyla yaklaşıyoruz. Yine de hayatımızı etkilemiyor. Gelip geçiyor. Ancak yaşam kalitemizi bozacak, ruh sağlığımızı tehlikeye atacak boyutlara varan şüpheler içine düştüysek vay bizim halimize. İşte o zamanlarda; içimizi kaplayan öfke, endişe, kaygı ve mutsuzluğun bizi pençesine alması an meselesi maalesef. Bir de geçmişi geçmişte bırakmayı beceremiyorsak eyvah! Bana bunları düşündüren geçenlerde izlediğim Black Mirror isimli dizinin ilginç bir bölümüydü. Filmdeki tabiri ile şüphe; çürük bir dişin varsa eğer, dilinle uğraşıp onu çıkartmaya çalışmakla aynı. Gerçekten de bundan hiç vazgeçemeyiz ta ki diş çıkıncaya kadar. Anılar, anılarımız. Bizim en kıymetli hazinemiz. Özellikle belli bir yaşın ötesine geçenler için geçmişteki tatlı müzik esintileri onlar. Ancak anıların hepsi öyle mi gerçekten? İçinde hiç aklımıza dahi getirmek istediğimiz onlarca anımız var hepimizin, belki de daha fazla. Öyle değil mi? Ne zaman hatırlasak içimizi burkan, kalbimizi sıkıştıran, gözümüzü inci taneleriyle bezeyen yaralı anılar onlar. Ve işte o anılar bir gün bir vesile ile su üstüne çıktıysa; insan öyle bir noktaya geliyor ki, hatırladığına hatırlayacağına pişman oluyor. Ve o son dayanma noktası kırıldığında; adeta beynini oyup o anıları tamamen silmek istiyor. Kurtulmak adına. Bir daha hiç anmamak, hatırlamamak için. Böyle bir şey mümkün olsaydı eğer, zaman tünelimizde boşluklar mı olurdu diye de düşünmeden edemedim açıkçası. Yoksa yerini diğerleri genişleyerek tamamlar mıydı? Bunu sonraya bırakalım. Peki beynimizdeki o olumsuz kayıtlar silinince gözlerimize adeta kazınan o tek sahne, burnumuzdaki o koku ya da; silinmiş olur muydu dersiniz? Söz ettiğim dizinin bu bölümünü izleyenler ne demek istediğimi daha iyi anlayacaklar biliyorum ki. Çünkü dizi de, ileri bir teknoloji nedeniyle kulak arkasına yerleştirilen minik bir kayıttan söz ediliyor. Bu aleti taktıranlar hem gözleriyle hem de ellerindeki mini bir oynatıcı yardımıyla istedikleri anda, istedikleri zaman dilimindeki yaşamlarına geri dönüp sorgulayabiliyor. İşte tüm sıkıntı, şüphe ve kavgalar da bu noktadan sonra başlıyor. Tüm yaşamları alt üst oluyor. Hayli ilginç bir durum aslında. Neden mi? devamı 2/2’ de Sevgiyle kalın. Belgin ERYAVUZ rezervuarkedisiMay 21, 20213 min readPhoto by Vivek Doshi on UnsplashKafan o kadar uzun zamandır karışık ki olması gerekenin bu olduğuna eminsin. Bu kargaşa, ne zaman başladığını kestiremediğin ancak iyice yerleştiğini hissettiğin hüzünle yan yana duruyor. Aksi, hiçbir ihtimale dahil olamamış, haberin yok. Yorucu ama bildik, senin ve zamandır hikayelerinin kahramanı da muhatabı da sensin. Herkesi nasıl anlayıp nereye yerleştirdiysen doğru kabul ediyor, bunu sorgulamayı aklına bile getirmiyorsun. Herkes ve her şey… Güvensizlik hissi ve şüphe ile yaşanan bir hayatta hiçbir şeyden emin olamama duygusu yaşamak kaçınılmazdır. Kişi ne kendine ne de başkalarının ona yönelik hislerine tam olarak güvenebilir. Gününün her anını rahatsızlık içinde geçiren kişilerin pek çoğunda bu duygulanımlar hakimdir. Güvensizlik duygusu bize çocukluğumuzdan miras olabilir. Anne, baba, ve ilk bakım verenlerden alamadığımız güven duygusu ile gelecekte buluşamıyor olabiliriz. Ya da güvensizlik ile ilgili hiçbir problem yaşamıyorken hayatımıza biri girmiş ve güven duygusu ile olan tüm ilişkimizi altüst etmiş olabilir. Bu his tek bir nedene bağlı değildir. İlişki kurmayı zorlaştırdığı ve kişiyi kendine ve dışarıya karşı daha hassas yaptığı bilinmektedir. Güven duygusu bir kez yitirildiğinde bunun bir daha geri kazanılamayacağı düşünülür. Ancak bilinmelidir ki güven duygusunun güvensizliğe dönüşebiliyor olması duygusal güvenin yeniden hissedilmesine engel değil. Güven- Kontrol- Belirleme İhtiyacı Hayatımızda çoğu zaman duyguların birbirini nasıl beslediğini ya da tetiklediğini fark edemeyebiliriz. Güven, kontrol, belirleme ihtiyaçları birbiriyle yakından ilişkilidir. Bu hislere olan ihtiyacın çok yoğun olması zaman zaman yaşamımızı oldukça zorlaştırır. Ancak şunu unutmamak gerekir ki güvensizlik, kontrolsüzlük ve belirsizlik de gündelik hayatın birer parçasıdır. Her şeyin planladığımız, bildiğimiz, düzenlediğimiz biçimde olmasını beklemek demek herhangi bir değişim yaşadığımızda hayal kırıklığı hissiyle karşı karşıya kalıyor olmak demektir. Her şeyi kontrol edemeyeceğimizi hatırlamak ve değişim, belirsizlik ile birlikte yaşamayı öğrenmek hayal kırıklığı ve dolayısı ile güvensizlik hisleri ile baş etmeyi de beraberinde getirecek. Kendime mi Ötekilere mi Güvenmiyorum? Güven ve güvensizlik hislerinin kendimize mi yoksa başkalarına mı yönelik olduğu ayrımsamasını yapmak kolay olmayabilir. Kendimize olan güvensizlik hissi öz değerimizle ilgilidir. Kendimizi nasıl gördüğümüz, kendimize ne kadar inandığımız, değer verdiğimiz ve kendimizin ne kadar farkında olduğumuz ile ilgili… Bu hisler çevremizi nasıl gördüğümüzü de etkiler. Kendimize olan güvensizlik hissi ötekilere olan bağlılığımızı artırır ve “ben” ile ilgili her şeyi ötekilerin teyit etmesini, görmesini ve böylelikle iyi hissetmeyi bekleriz. Duygusal olarak güven hissedememe durumu değersizlik, görülmeme ve kabuğuna çekilme durumlarını da beraberinde getirir. Güvensizlik ile Başa Çıkma Güvensizlik duygusunun kökenini fark edin. Çocukluk- sonraki yaşantılar Güven duygusunun kendinize mi yoksa diğerilerine mi yönelik olduğunu bulmaya çalışın Geçmiş dönem yaşantılarının bu hisse etkilerini anlamaya gayret edin Kendinizi başkalarıyla kıyaslamaktan uzaklaşın Yalnızca negatif yönlere odaklı kalmayın, pozitiflerin de farkına varın Ötekileri dinlediğiniz kadar kendinize de kulak verin Ne hissettiğinizi kendinize sormaktan çekinmeyin

bir şeyden emin olamama duygusu