Fast Money. Aralık, 2019 tarihine ait yayınlar gösteriliyor Sağlık alanında büyük bir önemi olan MR cihazının buluş hikayesi MR “Manyetik Rezonans Görüntüleme” kelimelerinin ingilizce kısaltmasıdır. Hemen hemen herkes hastanede geçirdiği süreçlerde bu cihazla tanışmış oluyor. Ama bir çoğumuz MR’ın nasıl icat edildiğini bilmiyoruz. Dünyada ilk MR görüntüsü, ünlü Kimyacı Paul Lauterbur tarafından 1972 yılında elde edilmiştir. Bu gün tespiti zor olan hastalıklar bu güzel bilim insanının buluşu olan MR ile görüntüleme cihazları sayesinde yapılmaktadır. Yani bu keşif kimya biliminin tıp literatürüne kattığı en büyük keşiflerden biridir. Doktorlar bu cihazı kullanmaya başlamadan önce yani MR aletinin ilk adı NMR idi. Bu cihaz, organik maddelerle hidrojen atomlarının pozisyonunu ve miktarını belirlemek için kullanılmaktaydı. Cihaz bu amaçla kullanılmakta iken, hidrojen çekirdeklerinin artı yada eksi yüklü parçacıklarının kendi etrafında dönerken, mıknatıs gibi manyetik özellik gösterdiği keşfedilmiştir. 1924 yılında hidrojen atomunun mıknatıs gibi manyetik bir özelliğinin olduğunun fark edilmesi MR cihazının keş
Son 50 yılda kalp hastaları eskiye göre çok daha uzun yaşıyorsa, genç yaşta kaybedilecek birçok can kurtarılabiliyorsa, bu başarıları son 3 yüzyılda alın teri dökmüş olan binlerce bilim insanına borçluyuz. Bunların arasında, ufku geniş, gözü pek ve risk alıcı özellikleriyle öne çıkan üçünün birbirinden ilginç hikâyesi anlatılmaya değer...Tıbbın gelişmesinde yeni tanı ve tedavi yöntemlerinin bulunmasının yolunu sistemli çalışmalar açar. Planlanmış araştırmaların yanı sıra, gözü pek, yaratıcı, ufku geniş, risk almaktan çekinmeyen hekimlerin yaptıklarının önemini de göz ardı etmemek ince bir boruyla ulaşma kalp kateterizasyonu ve röntgende görünür bir madde vererek kalbin ve damarların resmini çekme kardiyak anjiyografi tekniklerinin nasıl geliştiğine baktığımızda birçok bilim insanının emeğinin izlerini 50 yılda kalp hastaları eskiye göre çok daha uzun yaşıyorsa, genç yaşta kaybedilecek birçok can kurtarılabiliyorsa, bu başarıları son 3 yüzyılda alın teri döken binlerce bilim insanına borçluyuz. Bugünkü yazımda bunlardan üçünün hikâyesini kateter işlemi 300 yıl önceRahip Hales 1711’de bir atın şahdamarına soktuğu pirinç boruyla ilk kalp kateterizasyonunu gerçekleştirdi. Metal boruyu ince uzun bir cam tüpe bağladı. Londra’da 1933’te yayımlanan kitabında atın kalbindeki basıncın cam borunun içindeki suyu 3 metre yükselttiğini anlıyoruz. “Kan basıncının babası” adlı bu resim, deneyin yapılışını gösteriyor. Tarih boyunca kalbe yaklaşmanın ölümle sonlanacağı yaygın olarak kabul gören bir inançtı. Tıbbi adı kalp kateterizasyonu olan, koldaki veya kasıktaki damardan girip ince bir tüple kalbe ulaşma yöntemi insanda ilk kez 20. yüzyılın ilk yarısında gerçekleşti. Bu aşamaya gelinceye kadar, kadavralarda ve hayvanlarda yapılan birçok buluş ve gözlem var. Bilinen ilk kateterizasyon işlemi 1711 yılında Stephan Hales adlı bir İngiliz tarafından yapıldı. Bir atın boynundan soktuğu metal borular aracılığıyla kalbin iki alt odacığındaki basıncı ölçen Hales ne bir doktordu ne de biyolog. Aslen bir Anglikan rahibi olan bu ilginç bilim adamının botanikten fizyolojiye, kimyadan cerrahiye birçok alanda buluşları var. Hales’ın deneyinden sonraki yaklaşık 2 yüzyıllık sürede, bilim insanları hayvan deneyleri ve kadavralarda yapılan araştırmalardan yeni bilgiler edindilerse de, hiçbiri insan kalbine ulaşmaya kalkışmadı. 1905’te bir grup Alman hekimi, koldan ve kasıktan girerek kalbe ulaşıp ilaç vermek için deneyler yaptıklarını söyleseler de çabalarını bir bilimsel makalede toplayıp yayımlamadıkları için bilim dünyası insanda ilk kateterizasyon yapan payesini onlara vermedi. Bunun için yaklaşık çeyrek yüzyıl daha geçmesi kateter işlemini kendisine yaptıYukarıdaki resimde, 1929’da Dr. Frossman’ın kendi sol kolundaki toplardamara sokup kalbine kadar ilerlettiği idrar sondasının kateter görüntülendiği akciğer filmi tıp fakültesinden mezun olan Werner Frossman adlı genç hekim, Berlin yakınlarında küçük bir hastaneye carrahi ihtisası yapmak üzere girer. Uzmanlık çalışmasının ilk yılında kaybettiği hastalardan çok etkilenir. Ölmekte olan hastanın kalbine doğrudan ilaç verilebilse hayatını kurtarabileceğini düşünmeye başlar. Daha önce yapılan hayvan araştırmalarını inceler ve koldaki damardan girerek kalbin sağ odalarına ulaşmak için bir deney planlar. Servis şefine planı anlattığında aldığı cevap “Sakın ha!”dır. 25 yaşındaki Frossman yasağa aldırış etmez. Genç bir meslektaşını yardım etmeye ikna eder. Arkadaşına kolunu uzatıp ince bir idrar sondasını damarından sokup ilerletmesini sağlar. Bir karış ilerlettikten sonra paniğe kapılan meslektaşı kateteri çekip odadan kaçar. Bu işi tek başına yapması gerektiğini anlayan Frossman’ın ameliyathaneye ve cerrahi malzemelere ihtiyacı vardır. Ameliyathane başhemşiresinin ağzından girer, burnundan çıkar ve deneyi yapmaya ikna eder. Hemşire, işlemin kendisinde yapılacağını düşünerek ameliyathaneyi açar, aletleri çıkarır. Sonra da masaya yatıp ellerinin ayaklarının bağlanıp koluna anestezi verilmesine razı olur. Bu hazırlıklar sürerken kendi kolunda dirseğin önünde toplardamarın bulunduğu yerde küçük bir kesi yapıp damara ulaşan Frossman, ince idrar sondasını kateter toplardamarın içine sokup itmeye başlar. O sırada olup bitenin farkına varan başhemşirenin itirazlarına aldırış etmeden 65 santimlik borunun tümünü damarından sokar. Hem yaptığını belgelemek hem de kateterin kalbe ulaşıp ulaşmadığını görmek için röntgen çektirmem gerek diye düşünür. Başhemşireyi yatıştırıp yanına alarak bir alt kattaki röntgen servisine iner. Çekilen röntgen, insanda yapılan ilk kalp kateterizasyonunun kanıtı haber hastanede duyulduktan sonra işinden atılır. Berlin’de daha buyük bir hastaneye girer, deneylerine bir süre devam etse de o hastaneden de ayrılmak zorunda kalır. Cerrahi ihtisasını tamamlayıp ürolog olarak çalışmaya başlar. Almanya’daki akademik çevrelerden beklediği itibarı göremez. Ta ki 1956 yılında buluşu nedeniyle Nobel Tıp Ödülü’ne layık görülene kadar. “Kateter kilidin anahtarı”Genç cerrahi asistanının kendi üzerinde yaptığı deneyleri izleyen 20 yılda Avrupa’da olduğu kadar ABD’de de araştırmalar devam etti. İkinci Dünya Savaşı’ndan sonra kalbin sağ ve sol odacıklarına girilerek, basınç ölçülerek, röntgen resimleri çekilerek yapılan incelemeler, kalp ve kan dolaşımının birçok sırrının anlaşılmasını sağladı. Frossman’la 1956’da Nobel’i paylaşan 2 ABD’li doktordan biri olan Andrea Cournan’ın ödül töreninde söylediği gibi, kateter kilidin açılmasında anahtar rolünü oynamıştı. 40’ların sonunda, 50’lerin başında İstanbul Üniversitesi’ndeki öğretim üyeleri de kateterizasyon işlemi yapmaya başlamışlardı. Ama hâlâ bu işlemler, kalp odalarının ve kalpten çıkan aort ve akciğer atardamarlarının resminin çekilmesi ve ölçümlerinin yapılmasının ötesine geçmemişti. Kateteri kalbi besleyen koroner damarlara sokmanın, hele koronerlerin içine boya vermenin öldürücü olacağından bulunan yöntemDr. Mason Sones, 1958 yılının Ekim ayında hastasının aort damarını görüntülemek için koldaki atardamardan soktuğu ince plastik bir tüpü kateter büyük damarın ortasına kadar ilerletti. Film çekme düğmesine basıp 40 santimetreküp boyayı enjekte etti. O arada kayıp kalbi besleyen damarlardan birinin içine giren kateter, tüm boyanın incecik damarın içine verilmesine yol açtı. Böylece, bir kaza eseri olarak da olsa ilk koroner anjiyo yapılmış Mason Sones, ABD’de Cleveland Clinic Hastanesi’nde kateterizasyon işlemlerini yerleştirmek için işe alındı. İşine tutkuyla bağlı olan genç doktor gece gündüz demeden çalışıyordu. 1958 yılında kalp kapakları iyi çalışmayan, 26 yaşında bir genç adama kateterizasyon yapıyordu. Kalpten çıkan büyük atardamar aortun resmini çekmesi gerekiyordu. Bundan sonrasını Sones’in 1982’de bir meslektaşına yazdığı mektuptan okuyalım “Aortun içine yerleştirdiğim kateter yoluyla 40 santimetreküp iyotlu boyayı bir iki saniye içinde hızla enjekte ettim. Ekranda gördüklerim beni dehşete düşürdü. Kateter yanlışlıkla koroner damarlarından birinin içine girmişti. Verdiğim 40 santimetreküp boyanın tümü incecik damarın içine boca olmuştu. Bu durumun öldürücü bir çarpıntıya yol açacağından emindim. O zamanlar ne kalp masajı vardı ne de şok aleti. Hemen bir bisturi bulup göğsünü yarıp, elimle kalbini sıkarak kalp masajı yapmak için hastanın yanına koştuğumda gördüm ki genç adam uyanıktı. Birkaç kere öksürmesini söyledim, böylece iyice yavaşlamış olan kalbinin atımları normale döndü. Ne kadar sevindiğimi söylememe gerek yok. En zor durumda fırsatları görebilmekOlaydan sonraki günlerde, bu kaza sayesinde belki de koroner damarların içine iyotlu boya vermekte bir sakınca olmadığını düşündüm. Üstelik 40 değil 5-10 santimetreküp vermemiz yeterli olabilirdi. Birkaç hafta içinde endişe ve heyecanla da olsa bu yönde çalışmaya başladık.” Dr. Mason Sones, her gün binlerce kere yaptığımız koroner anjiyografiyi geliştirmeye işte böyle başladı. Bu buluş olmasa ilk kez 1968’de yapılan baypas ameliyatı da, 1977’de yapılan balon anjiyoplasti de, 90’ların buluşu stent takma işlemi de olmasa ne olurdu?Rahip Hales dinle uğraştığı kadar bilime de ilgi duyup araştırmasaydı, Dr. Frossman’ın engel tanımaz kişiliği bilimsel merakıyla harmanlanmasaydı, Mason Sones bir kazanın gölgesindeki fırsatı fark edebilecek keskin zekâya sahip olmasaydı, son 50 yılda birçok insanın ömrü daha kısa olurdu.
İstanbul'da Medical Center tarafından verilen ve bugüne kadar 80 bin kişinin tercih ettiği evde bakım hizmeti ile hastanelerde yatma süresi yüzde 55'lere, sağlık masraflarını ise yüzde 70'lere kadar ihtiyacı olan tüm tıbbi ve tedavi edici hizmetlerin, kişilerin yaşam alanlarında, profesyonel sağlık ekiplerince uygulanmasını sağlayan evde sağlık hizmeti, son yıllarda hızla yaygınlaşmaya başladı. Özellikle ileri dönem kanser hastaları, ameliyat sonrası ve yoğun bakım tedavileri görenlerin hastane bağımlılığını ortadan kaldıran uygulama doktor takibi, hemşirelik hizmetleri, röntgen, tıbbi cihaz ve laboratuar gibi tedavi için gereken tüm ihtiyaçları evde sağmayı mümkün hale getiriyor. Bu avantajlar sayesinde her geçen gün büyüyen evde bakım hizmetleri, kısa zamanda on binlerce kişinin tercih ettiği bir model oldu. İstanbul'da Medical Center tarafından verilen evde bakım hizmetinden yararlananların sayısı ise 80 bine ulaştı. Son dönemlere bakıldığında da ayda yılda kişinin tercihi evde bakım ve sağlık hizmeti düşürüyor, hastanede yatma süresini kısaltıyorEvde sağlık hizmetleri alanına profesyonel bir deneyim getiren ve 200'den fazla alanında uzman sağlık ekibiyle hizmet veren Medical Center Genel Müdürü Dr. Tayyar Vardar, uygulamanın son 5 yılda hastanelerde yatma süresini yüzde 55'lere, sağlık masraflarını ise yüzde 70'lere kadar düşürdüğünü belirtiyor. Evde sağlık uygulamasının sunduğu faydaları anlatan Dr. Vardar," Hastalara evde sunulan sağlık ve bakım hizmeti her şeyden önce kişilerin ihtiyacı olduğu gereksinimleri kendi yaşam alanlarında almasını sağlar. Kişiye bu şekilde özel bir bakım alanı oluşturulur ve kaliteli bir hizmetle hastanın iyileşmesi hızlanır. Yaşam kalitesini yükseltir. Enfeksiyon riskini de hastanelere göre önemli ölçüde düşürür. Aynı zamanda kendi evinde sevdikleri ve yakınlarının arasında olması hastaya psikolojik bir destek sağlar. Bunun yanı sıra ulaşım ve hastanelerde günlük yatma masraflarına göre maliyetleri oldukça düşürür. Bu gibi faydalar nedeniyle evde bakım hizmetini alanların sayısı artmaya başladı ve oldukça yaygınlaşmaya başlayan bir hizmet oldu." açıklamasında sağlık hizmetleri 2025'e kadar vazgeçilmez bir hizmet olacakEvde sağlık ve bakım hizmetlerinin Türkiye'de büyük bir ihtiyaç olduğunu söyleyen Vardar, "Evde verilen bu hizmetler ülkemizde henüz istenen seviyede yaygınlaşmış bir sistem değil. Ancak yaşlanan, çoğalan sağlık problemleri ve gittikçe artan insan nüfusu için evde sağlık ve bakım hizmetleri kaçınılmaz bir ihtiyaç haline gelecek. İstatistiklere baktığımızda son verilere göre Türkiye'de yaşlılık oranı yüzde 17,1 arttı. Ülkemizde yaşlı nüfus oranının 2025 yılında yüzde 16 olacağı tahmin ediliyor. Hastanelerin durumuna baktığımızda Türkiye'de her bin kişi başına düşen hastane yatağı sayısı 2,73. Bu veriler gelecekte kaliteli bir yaşam için evde sağlık hizmetlerinin önemini ortaya koyuyor."dedi. Kanser hastalarının en çok ihtiyaç duyduğu bir sistemDr. Tayyar Vardar, Medical Center evde sağlık ve bakım hizmetlerini genellikle kronik hastalığı olanların, alzheimer- demans hastalarının, yatağa bağımlı hastaların, ameliyat sonrası ve yoğun bakım sonrası tedavisi görenlerin daha çok talep ettiğini söyledi. Ancak tedavi süreci boyunca farklı fiziksel, psikolojik, sosyal ve ekonomik sorunlar yaşayan ileri dönem kanser hastaları için bu hizmetin büyük önem taşıdığını belirten Vardar, hastalığın her aşamasının doğru yönetilmesi gereken bir sağlık ve bakım hizmetine ihtiyaç duyduğunu anlattı. İstanbul Türkiye Güncel Haberler
Biyolojideki sayýsýz alanlar arasýnda mikrobiyoloji gibi mikroskobik organizmalarýn çalýþma olan bakteriler ; sitolojisi , hücrelerin çalýþma; embriyoloji , geliþtirme çalýþmasýnda; genetik , kalýtým çalýþmada; biyokimya , canlýlardaki kimyasal yapýlarýnýn çalýþma; morfolojisi, çalýþma anatomisi bitki ve hayvanlarýn; taksonomi , tanýmlama, adlandýrma ve organizmalarýn sýnýflandýrýlmasý ve fizyolojisi , nasýl organik sistemlerin fonksiyonlarýnýn çalýþma ve uyarýsýna cevap verme. Biology often interfaces with subjects like psychology . Biyoloji genellikle gibi konular ile arayüzün psikoloji . For example, animal behaviorists would need to understand the biological nature of the animal they are studying in order to evaluate the animal's behavior . Örnein, hayvan Davranýþçýlar hayvanýn deerlendirmek için onlar okuyan hayvanýn biyolojik doasýný anlamak gerekir davranýþ . The history of biology begins with the careful observation of the external aspects of organisms and continues with investigations into the functions and interrelationships of living things. Biyoloji tarihinin dýþ organizmalarýn yönleri ve canlýlarýn iþlevleri ve iliþkileri soruþturmalar ile devam ediyor ve dikkatli gözlem ile baþlar. The ancient Greek philosopher Aristotle is credited with establishing the importance of observation and analysis as the basic approach for scientific investigation. Antik Yunan filozofu Aristo, bilimsel araþtýrma için temel bir yaklaþým olarak gözlem ve analiz önemini kurulmasý ile yatýrýlmaktadýr. By A . D . A ile. D. 200, studies in biology were centered in the Arab world. 200, biyoloji çalýþmalarý Arap dünyasýnda odaklanmýþtý. Most of the investigations during this period were made in medicine and agriculture. Bu dönemde soruþturmalarýn çou týp ve tarým yapýlmýþtýr. Arab scientists continued this activity throughout the Middle Ages. Arap bilim adamlarý Orta Ça boyunca bu etkinlii devam etti. When ancient Greek and Roman writings were revived in Europe during the Renaissance, scientific investigations began to accelerate. Antik Yunan ve Roma yazýlarýnda canlandýrýldý zaman Avrupa'da Rönesans döneminde, bilimsel araþtýrmalar hýzlanmaya baþlamýþtýr. Leonardo da Vinci and Michelangelo, Italian Renaissance artists, produced detailed anatomical drawings of human beings. Leonardo da Vinci ve Michelangelo, Ýtalyan Rönesans sanatçýlarý, insan ayrýntýlý anatomik çizimler üretti. At the same time others were dissecting cadavers dead bodies and describing internal anatomy. Ayný zamanda baþkalarýnýn kadavra diseksiyon ceset ve iç anatomi tarif edildi. By the seventeenth century, formal experimentation was introduced into the study of biology. On yedinci yüzyýla gelindiinde, resmi deney biyoloji çalýþmaya baþlandý. William Harvey, an English physician, demonstrated the circulation of the blood and so initiated the biological discipline of physiology. William Harvey, Ýngiliz doktor dolaþýmýný gösterdi kan ve böylece fizyolojik biyolojik disiplin baþlattý. So much work was being done in biological science during this period that academies of science and scientific journals were formed, the first of which being the Academy of the Lynx in Rome in 1603. Yani çok iþ, bilim ve bilimsel dergilerin akademileri kuruldu bu dönemde biyolojik bilim yapýlmaktaydý, ilki 1603 yýlýnda Roma'da Lynx Akademisi olmak. In Massachusetts, the Boston Philosophical Society was founded nearly a hundred years before the American Revolution. Massachusetts, Boston Felsefe Topluluu Yaklaþýk yüzyýldýr Amerikan Devrimi önce kuruldu. The first scientific journals were established in 1665 with the Journal des Savants France and in Great Britain with the Philosophical Transactions of the Royal Society . Ýlk bilimsel dergilerde Royal Society Felsefi Ýþlemler Journal des savantlar Fransa ve Ýngiltere 1665 yýlýnda kuruldu. Ads by Google Cosjet TR Qswitch Lazer Karbon Peeling cilt yenileme leke tedavisi dövme silme cihazý Sterkim Ltd. Sti. Kimya, Kaplama Tesis ve Ekipmanlarý Pompa, Filtre, Fan, Isýtýcý Ýmalatý Facebook'ta Baglanti Kur Facebook'ta Arkadaslarini Bul ve Baglan. Bugun Kaydol! invention of the light microscope opened the way for biologists to investigate living organisms at the cellular level, and ultimately at the molecular level. Iþýýn icadý mikroskop moleküler düzeyde sonuçta hücresel düzeyde yaþayan organizmalarýn araþtýrýlmasý biyologlar için yolu açtý ve. The first drawings of magnified life were made by Francesco Stelluti, an Italian who published drawings of a honeybee at a 10-times magnification in 1625. Büyütülmüþ yaþamýn ilk çizimleri Francesco Stelluti, 1625 yýlýnda 10 kat büyütme ile bir balarýsý çizimleri yayýmlanmýþ olan bir Ýtalyan tarafýndan yapýlmýþtýr. During the eighteenth century, Carolus Linnaeus proposed a system for naming and classifying plants and animals which is still used today. On sekizinci yüzyýlda Carolus Linnaeus günümüzde de kullanýlmakta olan bitki ve hayvanlarýn isimlendirilmesi ve sýnýflandýrýlmasý için bir sistem önerdi. In his book, Species plantarum , which was written in 1753, Linnaeus described 6,000 plants, each one assigned a binomial name—genus and species . Adlý kitabýnda, 1753 yýlýnda yazýlmýþtýr Türler plantarum, olarak, Linnaeus 6000 bitkiler, bir binom isim-cins ve atanan her biri açýklanan tür . For example, the binomial name for the wolf is Canis lupus , and for humans, Homo sapiens. In the nineteenth century, many explorers contributed to biological science by collecting plant and animal specimens from around the world. Örnein, kurt için binom adý Canis lupus, ve insanlar için, Homo sapiens. On dokuzuncu yüzyýlda, birçok kaþifler toplayarak biyolojik bilime katkýda bitki dünyadan ve hayvan örnekleri. In 1859, Charles Darwin published On the Origin of Species, in which he outlined the theory of evolution by means of natural selection . 1859 yýlýnda, Charles Darwin'in Türlerin Kökeni Üzerine yayýnlanan, içinde o teorisi ana hatlarýyla evrimin doal yoluyla seçimi . This was an important discovery; it disproved the idea that organisms generated spontaneously. Bu önemli bir keþif oldu; bu organizmalarýn kendiliinden oluþturulan fikrini çürüttü. Later, French chemist Louis Pasteur confirmed Darwin's findings by the discovery of certain bacteria caused diseases. Daha sonra Fransýz kimyacý Louis Pasteur hastalýa neden bazý bakterilerin keþfi Darwin'in bulgularý doruladý. Pasteur also developed the first vaccines. Pasteur, ayný zamanda ilk aþýlar geliþtirilmiþtir. By the end of the nineteenth century the germ theory of disease was established by Robert Koch, and by the early twentieth century, chemotherapy was developed. On dokuzuncu yüzyýlýn sonunda mikrop teorisi ile hastalýý Robert Koch tarafýndan kurulan ve yirminci yüzyýlýn baþlarýnda tarafýndan, kemoterapi geliþtirilmiþtir. The use of antibiotics began with penicillin in 1928 and steroids were discovered in 1935. Kullanýmý antibiyotik 1928 yýlýnda penisilin ile baþladý ve steroid 1935 yýlýnda keþfedildi. From the nineteenth century until the present, the amount of research and discovery in biology has been voluminous. Ondokuzuncu yüzyýldan itibaren günümüze kadar, biyoloji araþtýrma ve keþif miktarý hacimli olmuþtur. Biyolojik bilim hýzlý büyüme iki alanýn bugün moleküler biyoloji ve genetik mühendislii .
........................................................ LİSESİ 2011 – 2012 ÖĞRETİM YILI BİYOLOJİ VE SAĞLIK BİLGİSİ DERSLERİ ZÜMRE ÖĞRETMENLERİ TOPLANTI TUTANAĞIDIR Toplantı No 1 Toplantı Tarihi ....../09/2011 Toplantı yeri .................................. Toplantı saati ................ Toplantıya katılanlar GÜNDEM 1 Açılış ve yoklama. 2 Zümre başkanının seçimi. 3 Milli Eğitim Temel Kanunu’ndan Türk Milli Eğitimin Amaçları okunması. 4 Biyoloji ve Sağlık Bilgisi Programlarının okunması, üzerinde görüşmelerin yapılması 5 Ortaöğretim Kurumları Yönetmeliği’nin 5,10,36 ve 79. maddeleri ile Ortaöğretim Kurumları Sınıf Geçme ve Sınav Yönetmeliği’nin 15,17, 18, 19,20,21 ve 45. maddelerinin okunması. 6 Bir önceki yıl2010-2011 zümre kararlarının incelenmesi ve değerlendirilmesi. 7 2010-2011 eğitim-öğretim yılının değerlendirlmesi 8 Atatürk inkılâp ve ilkelerinin öğretim esasları üzerinde görüşmeler yapılması, 9 Okul ve çevredeki kaynak araç-gerecin belirlenmesi, 10 Hangi konularda kimlerle işbirliği yapılacağının belirlenmesi, 11 Yazılı ve ortak sınav sayının belirlenmesi, 12 Yazılı sınavlar ve yazılı sorularının hazırlanmasında dikkat edilecek hususlar üzerinde görüşmeler yapılması. 13 Sözlü notlarının verilmesinde dikkat edilecek hususlar üzerinde görüşmeler yapılması. 14 Ödev konuları üzerinde görüşmelerin yapılması, 15 Öğrenci başarısının artırılması için alınması gereken tedbirlerin tespit edilmesi. 16 Okul öğrencilerinin YGS ve LYSBiyoloji Dersleri başarı durumunun görüşülmesi ve başarıyı artırıcı önlemlerin belirlenip kararlaştırılması. 17Haftalık Ders programında Biyoloji ve Sağlık Bilgisi derslerinin yeri ve derslerin programda dağılımının görüşülmesi. 18Düzenlenecek gezilerin tespiti. 19 Laboratuar kullanımının ve deney araç gereçleri kullanımının görüşülmesi. 20 Dilek ve temenniler. YAPILAN GÖRÜŞME ve ALINAN KARARLAR 1Açılış ve yoklama Yapılan yoklama neticesinde okulda görevli Biyoloji öğretmenlerinin tamamının toplantıda hazır olduğu görüldü. 2 Zümre başkanının seçimi Zümre başkanı seçimine geçildi...................................... zümre başkanı olarak seçildi. 3 Milli Eğitim Temel Kanunu’ndan Türk Milli Eğitimin Amaçları okunması Milli Eğitim Temel Kanunu’ndan Türk Milli Eğitimi’nin Amaçları ve Temel İlkeleri, zümre başkanının isteği üzerine, öğretmen .......................................................... tarafından okundu. 1739 sayılı milli eğitim temel kanunu A-MADDE1- Bu kanun Türk milli eğitiminin düzenlenmesinde esas olan amaç ve ilkeler, eğitim sisteminin genel yapısı, öğretmenlik mesleği, okul bina ve tesislerin, eğitim araç ve gereçleri ve devletin eğitim ve öğretim alanındaki görev ve sorumluluğu ile ilgili temel hükümleri bir sistem bütünlüğü içinde kapsar. B-Türk Milli Eğitiminin AmaçlarıMadde2, Madde3okundu. Amaçlar Madde2-Türk Milli Eğitiminin genel amacı Türk Milletinin bütün fertlerini,1.değişik md. Atatürk inkılâp ve ilkelerine ve Anayasada ifadesini bulan Atatürk milliyetçiliğine bağlı Türk Milletinin millî ahlâkî, insanî manevi ve kültürel değerlerini benimseyen, koruyan ve geliştiren; ailesini,vatanını,milletini seven ve daima yüceltmeye çalışan;insan haklarına ve Anayasanın başlangıcındaki temel ilkelere dayanan demokratik, laîk ve sosyal bir hukuk devleti olan Türkiye Cumhuriyetine karşı görev ve sorumluluklarını bilen ve bunları davranış haline getirmiş yurttaşlar olarak yetiştirmek; zihin ahlâk,ruh ve duygu bakımlarından dengeli ve sağlıklı şekilde gelişmiş bir kişiliğe ve karaktere, hür ve bilimsel düşünme gücüne, geniş bir dünya görüşüne sahip, insan haklarına saygılı, kişilik ve teşebbüse değer veren, topluma karşı sorumluluk duyan;yapıcı yaratıcı ve verimli kişiler olarak yetiştirmek; istidat ve kabiliyetlerini geliştirerek gerekli bilgi,beceri,davranışlar ve birlikte iş görme alışkanlığı kazandırmak suretiyle hayata hazırlamak ve onların, kendilerini mutlu kılacak ve toplumun mutluluğuna katkıda bulunacak bir meslek sahibi olmalarını sağlamak; Böylece bir yandan Türk vatandaşlarının ve Türk toplumunun refah ve mutluluğunu artırmak; öte yandan milli birlik ve bütünlük içinde iktisadi, sosyal ve kültürel kalkınmayı desteklemek ve hızlandırmak ve nihayet Türk Milletini çağdaş uygarlığın yapıcı, yaratıcı seçkin bir ortağı yapmaktır. Amaçlar Madde3- Türk eğitim ve öğretim sistemi,bu genel amaçlarla gerçekleştirecek şekilde düzenlenir ve çeşitli derece türdeki eğitim kurumlarının özel amaçları,genel amaçlara ve aşağıda sıralanan temel ilkelere uygun olarak tespit edilir. C-Türk Milli Eğitiminin Temel İlkeleri Madde-4,Madde-5,...,Madde-17 okundu. 4 Biyoloji ve Sağlık Bilgisi Programlarının okunması, üzerinde görüşmelerin yapılması ........................................................ tarafından Biyoloji ve Sağlık Bilgisi dersi programları okunarak biyoloji eğitiminin genel amaçları üzerinde duruldu. Biyoloji ve onun teknolojik uygulamaları; insanların günlük hayatını, toplum ve çevreyi önemli ölçüde etkilemektedir. Bireyler, her geçen gün biyolojinin, yaşamın anlaşılmasına sağladığı katkıları fark etmektedir. Bu bağlamda; Biyoloji zümresi olarak amacımız; Biyolojiyi herkesin severek, zevk alarak öğrenebileceği ve biyolojide herkesin başarılı olabileceğini varsayan Biyoloji Dersi Öğretim Programı’nın vizyonu biyoloji okuryazarı bireyler yetiştirmektir. Tüm bireylerin biyoloji okuryazarı olarak yetişmesi için; • Bilimin doğasını anlayan, karşılaştıkları problemlere bilimsel yaklaşımla çözüm bulma alışkanlığının kazandırılması • Özelde biyolojinin, genelde fen bilimlerinin uğraşı alanlarını öğrenerek bilimin kültüre nasıl katkıda bulunduğuna ilişkin bilgileri geliştiren, • Biyolojiye ilişkin çağın gerektirdiği bilgi, beceri ve tutumlara sahip olmak ve tüm bunları doğal dünyayı daha iyi anlamak için kullanan. • Sorumluluk taşıyan bilinçli bir birey olarak bilimsel değerlerin birey, toplum ve çevre açısından önemini fark eder ve bu değerleri özümseyen, ..........................................; Bu amaçları öğrencilerimize kazandırmayı başarmak için öğrencilerimize yerinde övgü yapılmalı, öğrencinin gereksinimleri ve önerileri dikkate alınmalı, onlara güven verilmeli, sevecen eğitim benimsenmeli, iki yönlü iletişim kurulmalı, öğrencilerle birlikte karar verilmesi gerektiğini belirtti. 5Ortaöğretim Kurumları Yönetmeliği’nin 5,10,36 ve 79. maddeleri ile Ortaöğretim Kurumları Sınıf Geçme ve Sınav Yönetmeliği’nin 15,17, 18, 19,20,21 ve 45. maddelerinin okunması. ............................................ tarafından Ortaöğretim Kurumları Yönetmeliği’nin Ortaöğretimde Genel İlkeler,10. Maddesi Ortaöğretimin Amaçları 36. MaddesiZümre öğretmenler Kurulu, 79. Maddesi Öğretmenlerin Görevleri ve Sorumlulukları okunarak tekrar hatırlatmalar yapıldı. Ortaöğretim Kurumları Sınıf Geçme ve Sınav Yönetmeliği’nin 15.Zümre Öğretmenler Kurulu Çalışmaları,17.Ölçme Değerlendirme18.Yazılı ve Uygulamalı Sınavlar, 19.Yazılı Sınav Sonuçlarının Değerlendirilmesi, 20.Ortak Sınavlar, 21Sözlü Sınavlar ve 45.Sınav Komisyonları maddeleri okunarak gerekli bilgilendirmeler yapıldı. 6 Bir önceki yıl2010-2011 zümre kararlarının incelenmesi ve değerlendirilmesi ........................................................... tarafından 2010-2011 öğretim yılında yapılan 3 Üç adet zümre toplantısına ait toplantı tutanakları teker teker okundu. Bu toplantılarda alınan kararlar incelendi. Karar alınıp ta uygulanamayan hususların olmadığı görüldü. 72010-2011 eğitim-öğretim yılının değerlendirlmesi ................................................;2010-2011 öğretim yılında konuların planlara uygun olarak bitirildiğini söyledi. Planların uygulanmasında ortaya çıkan aksaklıkları 2011-2012 öğretim yılının planları hazırlanırken dikkate alınacağını söyledi. Zümre Başkanı ................................................ söz alarak; yıllık ve ders planı yapılırken 2003/2551 sayılı Tebliğler Dergisinde yayınlanan “ Eğitim - Öğretim çalışmalarının planlı yürütülmesine ilişkin yönerge”nin esas alınmasını istedi. Biyoloji öğretmenleri zümresi olarak yıllık planlar hazırlanırken; 9. Sınıflarda Biyoloji 9 derslerinin yıllık planları yapılırken; 2602 sayılı Talim Terbiye Kurulu başkanlığı kararı ile kabul edilen ortaöğretim 9. sınıf biyoloji dersi öğretim programının esas alınmasına, ÜNİTELER K. SAYISI SÜRE ORANI Hücre, Organizma ve Metabolizma 8 28 38,9 Canlıların Sınıflandırılması ve Biyolojik Çeşitlilik 16 28 38,9 Bilinçli Birey – Yaşanabilir Çevre 7 16 22,2 Toplam 31 72 100 10. Sınıflarda Biyoloji 10 derslerinin yıllık planları yapılırken; 2610 sayılı Talim Terbiye Kurulu başkanlığı kararı ile kabul edilen ortaöğretim 10. sınıf biyoloji dersi öğretim programının esas alınmasına, ÜNİTELER K. SAYISI SÜRE ORANI Canlılarda Enerji Dönüşümü 14 30 Hücre Bölünmesi ve Üreme 12 20 Ekosistem Ekolojisi 8 22 Toplam 34 72 100 11. Sınıflarda Biyoloji 11derslerinin yıllık planları yapılırken; 2617sayılı Talim Terbiye Kurulu başkanlığı kararı ile kabul edilen ortaöğretim 11. sınıf biyoloji dersi öğretim programının esas alınmasına, 12. Sınıflarda Biyoloji 12 derslerinin yıllık planları yapılırken; 2617sayılı Talim Terbiye Kurulu başkanlığı kararı ile kabul edilen ortaöğretim 11. sınıf biyoloji dersi öğretim programının esas alınmasına, BÖLÜM NO BÖLÜM ADI I CANLILARDA ENERJİ DÖNÜŞÜMÜ 30 II GENETİK BİLGİ TAŞIYAN MOLEKÜLLER 18 III KALITIM 27 IV POPULASYON GENETİĞİ 15 V BİYOTEKNOLOJİ ve GENETİK MÜHENDİSLİĞİ 18 TOPLAM 108 ............................................., ünitelendirilmiş yıllık ders planları yapılırken bu zamanlamaya uyulmasını ancak üniteler için verilen ders saatleri öğretmen tarafından şartlara göre ±%10 oranında değiştirilerek uygulanabilir dedi. 8Atatürk inkılâp ve ilkelerinin öğretim esasları üzerinde görüşmeler yapılması, Zümre öğretmenleri olarak, yıllık ve ders planların hazırlanmasında ve konuların işlenişinde Atatürkçülük konularına yer verirken aşağıda belirtilen emirlere titizlikle uyulacağı ifade edildi. 2104, 2488 Tebliğler dergileri uyarınca derslerimizde; a. Atatürk'ün "Bilim ve Teknik İçîn Sınır Yoktur" özdeyişinin, günümüzdeki uzay çalışmaları örnek verilerek, anlamının büyüklüğü ve önemi üzerinde durulmalıdır. b. Yine Atatürk'ün "Hayatta En Hakiki Mürşit İlimdir" özdeyişinin bilimin hızla geliştiği bu çağdaki etki alanı ve önemi açıklanmalıdır. c. Atatürk'ün Bilim ve Fende, Fen 'in uygulaması olan tekniğe ne kadar önem verdiğini ifade eden Bursa nutuklarındaki "Hakiki Rehberimiz İlim ve Fen Olacaktır. " şeklindeki sözleri üzerinde durulmalıdır. ç. Atatürk'ün "İstikbal Göklerdedir" sözünün anlamı belirtilmeli; Atatürk'ün Fen ve teknikten soyutlanamayan hava gücüne, dolaylı da olsa bu gücün dayandığı Fen ve Tekniğe verdiği önem açıklanmalıdır. d. Atatürk zamanında kurulan Fabrikalar ve fen kuruluşlarının, 0'nun Fen ve Tekniğe dayanan sanayi 'e verdiği önemin açık bir kanıtı olduğu ve bunların önemi belirtilmelidir. e. Osmanlılar döneminde kullanılması güç olan arşın, dirhem, okka gibi uzunluk ve ağırlık birimleri ile ölçü sistemleri yerine daha kolay kullanılır, pratik metrik sistemin, gram ve kilogram ölçülerinin konulmasının Atatürk'ün emirleri ile gerçekleştirildiği açıklanmalı ve bunların önemine değinilmelidir. Planlara aktarılmamasına rağmen, önemli gün ve haftalarda ve yeri geldikçe günün önemini belirten kısa konuşmaların yapılmasına karar verildi. 9Okul ve çevredeki kaynak araç-gerecin belirlenmesi, Okuldaki araç-gereç ve okul kütüphanesindeki yardımcı kitap durumu üzerinde duruldu. Sınıflardaki bilgisayar ve projeksiyon aletlerinden görsel açıdan mümkün olduğunca yararlanılması gerektiği vurgulandı. 10Hangi konularda kimlerle işbirliği yapılacağının belirlenmesi, Hangi konularda kimlerle işbirliği yapılacağı belirlendi. Bunlar; -Hücre, Organizma ve Metabolizma ünitesi içerisindeki İnorganik ve Organik Bileşikler konuları işlenirken Kimya zümresi ile, -Solunum, Sindirim ve Boşaltım sistemleri konularında Kimya zümresi ile, -Canlılarda Enerji Dönüşümü Ünitesinde Fizik ve Kimya zümreleri ile, -Kalıtım, Populasyon Genetiği Ünitesinde Matematik zümresi ile işbirliğine gidilecektir. -Fotosentez olayında ışıkla ilgili ve göz, kulak konularında fizik öğretmeniyle işbirliğine gidilecektir. -Hücre zarından madde geçişi konusunda fizik öğretmeniyle işbirliğine gidilecektir. -Sağlık bilgisi dersinde ergenlik dönemi özellikleriyle ilgili rehber öğretmeni ile işbirliğine gidilecektir. - Canlıların sınıflandırılması ve biyoçeşitlilik ünitesinde ve Ekoloji üniteleri ile ilgili olarak coğrafya öğretmenleri ile işbirliğine gidilecektir. Belirli Gün ve Haftalarda gerek duyuldukça tarih dersi öğretmenleriyle görüş alışverişi yapılmalıdır. 11Yazılı ve ortak sınav sayının belirlenmesi, Sınıf Geçme ve Sınav Yönetmeliği’nin 15/f maddesi zümre başkanı tarafından okundu. Bu madde esas alınarak haftalık ders saati 1-2 olan dersler için en az 2 sınav, 3 olanlar için 3 sınav yapılmasına karar verildi. Sınıf Geçme ve Sınav Yönetmeliği’nin ...................................................... tarafından okundu. Bu madde gereği Biyoloji 9,10,11ve 12 ve Sağlık Bilgisi derslerinin son yazılıların ortak yapılmasına ve bu ortak sınav uygulamasında da adı geçen yönetmeliğin 20. maddesinde belirtilen esaslarına titizlikle uyulmasına karar verildi. 12 Yazılı sınavlar ve yazılı sorularının hazırlanmasında dikkat edilecek hususlar üzerinde görüşmeler yapılması. Yazılı sınavlarla ilgili olarak Sınıf Geçme ve Sınav Yönetmeliği’nin 18-19. maddeleri okundu. Bu maddelerdeki esaslar dikkate alınarak • Bir sınıfta bir günde uygulanacak yazılı ve uygulamalı sınavların sayısının ikiyi geçmemesi esas olduğu için eğer bunun aksine bir durum olduğunda okul yönetiminden uygunluk onayı alınmasına, • Yazılı sınav zamanının, en az bir hafta önceden öğrencilere duyurulmasına, • Zorunlu haller dışında yazılı sınav süresinin bir ders saatini aşmamasına, • Klasik türde yapılan yazılı sınavlarda 10 soru sorulmasına, • Soruların; konulara göre dağılımı yapılırken ağırlığın, bir önceki sınavdan sonra işlenen konulara verilmek suretiyle geriye doğru azalan bir oranda ve işlenen konulardan seçilmesinin esas alınmasına, • Soruların değişik yorumlara açık olmayacak biçimde ve öğrencilerin tümü tarafından doğru anlaşılabilir olmasına, • Kitaplarından alınan soruların çoğu zaman hatırlamayı ölçtüğü oysa öğrenmenin esas amacının ileri basamaktaki zihin yeteneklerini geliştirmek olduğundan, soruların ders kitaplarından ve diğer okuma kaynaklarından aynen alınmamasına, • Ezberlenecek cevapları yoklayan sorular yerine, bilgilerin yorumunu ve yeni durumlara uygulanmasını gerektiren sorular tercih edilmesine; genel sorular yerine, aynı konuda daha özel ve kısaca cevaplandırılabilecek sorular sorulmasına, • Sorulara sınırlı cevap istenmesine, güçlük derecelerinin amaca uygun olmasına ve soruların birbirinden bağımsız cevaplandırılmalarına, • Sınavlardan önce mutlaka cevap anahtarı hazırlanmasına, üzerinde detaylı puanlama yapılmasına ve puanlama yapılırken, kesinlikle buçuklu puan verilmemesine, • Sınav sorularının imkânlar ölçüsünde çoğaltılarak öğrencilere dağıtılmasına ve toplanmamasına, • Yazılıların en geç 15 gün içerisinde okunup öğrencilere duyurulmasına; öğrencilerin çoğunluğu başarısız ise, sınavın tekrarlanmasına ve bu sınavlarda öğrencinin aldığı en yüksek notun geçerli olmasına, 13Sözlü notlarının verilmesinde dikkat edilecek hususlar üzerinde görüşmeler yapılması. Sözlü sınavlarla ilgili olarak Sınıf Geçme ve Sınav Yönetmeliği’nin okundu. Bu maddede belirtilen esaslar doğrultusunda • Sözlü sınav için başlı başına bir ders saati ayrılmamasına, • Bir dönemde öğrencilere iki sözlü sınav puanı verilmesine, • Sözlü puanı verilen öğrenciye sonucun anında bildirilmesine, • Öğrenci etkinliklerinin kesinlikle -, + ve bunlara benzer diğer sembol ve işaretlerle değerlendirilmemesine, bunların yerine sözlü notu verilmesine, • Sözlü notu verilmesi için dönem sonlarının beklenmemesine, karar verilmiştir. 14Ödev konuları üzerinde görüşmelerin yapılması, Biyoloji öğretmeni ...................................................... tarafından, ve ek 2428 sayılı Tebliğler dergisinde yer alan “İlköğretim ve ortaöğretim kurumlarındaki öğrencilerin ders dışı eğitim ve öğretim faaliyetleri hakkındaki yönetmeliğin, yıllık ödevler ile ilgili hususları okundu. Biyoloji öğretmenleri olarak birden fazla dersten ödev almak isteyen öğrencilerin isteklerine imkanlar ölçüsünde bakmaya karar verilmiştir. Yıllık ödevlerin Ekim ayının ilk haftasında verilmesine ve Nisan ayının son haftasında toplanmasına karar verilmiştir. Yıllık ödevlerin değerlendirilmesinde aşağıda belirtilen esaslara göre puanlama yapılmasına karar verilmiştir. 1 Ödev h. planı yapması ve uygulama 10 2 Ödeviçin gerekli bilgi,doküman kul. 10 3 ödevi bizzat yapması ve çabası 10 4 ders öğretmeni ile diyalog kurması 10 5 Kaynak kişilerle kurabilme yeteneği 10 6 Ödevin doğru ve kullanabilirlik der. 10 7 özel 10 8 Düzgün ifade kullanma 10 9 Ödevin özenle yapılması 10 10 Ödevin zamanında teslimi 10 TOPLAM 100 Biyoloji Zümre Öğretmenleri olarak 2010-2011Öğretim yılında okulumuzda okutulmakta olan aşağıdaki Biyoloji derslerinden verilecek olan ödev konuları aşağıdaki gibi olmasına ve öğrenci ve öğretmenin isteğiyle bunların dışında da ödev konusu belirlenebilinmesine karar verilmiştir. BİYOLOJİ 9 1. Enzimlerin günlük hayatımızdaki kullanım alanlarının araştırılması ve bu kullanıma yönelik uygulamalı bir çalışma 2. Bakterilerin biyoteknolojide kullanım alanlarının araştırılması 3. Lizozom faaliyetlerinin canlı metabolizmasına etkilerine örnekler verilmesi 4. Marketlerde satılan gıdalarda koruyucu, renk ve kıvam artırıcı maddelerin tespiti ve bu maddelerden en az birinin kullanım sıklığı, insan sağlığı üzerine olası etkilerinin araştırılması 5. Vücut ısısının aşırı yükselmesi veya düşmesinin vücut faaliyetlerine etkisinin araştırılması 6. Günümüzde kanser hastalığına yakalanan insan sayısı artışının olası sebeplerinin araştırılması 7. Seçilen bir kanser türünün nedenleri, görülme sıklığı ve tedavisinin araştırılması 8. Sağlık alanında büyük önemi olan bir buluşun penisilin gibi hikâyesinin araştırılması 9. Günümüzde uygulanan kültür mantarı yetiştiriciliğinin araştırılması ve sunulması 10. Bitkilerin teknolojide kullanım alanlarının araştırılması ve sunulması 11. Atıkların geri dönüşümü ve geri dönüşümün biyolojik ve ekonomik boyutunun araştırılması 12. Okul, mahalle veya evde “geri dönüşüm” fikrini hayata geçiren uygulamalı çalışma örneklerinin geri dönüşüm için gerekli propaganda, toplama kutularının oluşturulması, atıkların tasnif edilmesi, bunların ilgili yerlere taşınması, bu konularda resmî makamlarla yapılan yazılı ve sözlü görüşmeler vb. araştırılması 13. Kök hücrelerin nereden ve nasıl elde edildiğinin ve kullanım alanlarının araştırılması 14. Tarımda, biyolojik, kimyasal veya fiziksel mücadele yöntemlerinden herhangi birinin ve bunun çevre üzerindeki etkilerinin araştırılması 15. Tarımda, biyolojik, kimyasal veya fiziksel mücadele yöntemlerinden herhangi birinin olası etkilerini ortaya koyan bir deney tasarımı yapılması ve uygulanması 16. Dünyada hızla artan obezitenin nedenleri ve olası sonuçlarının araştırılması ve sunulması 17. Okul kantinlerinde sık tüketilen besin maddelerinin kalori-besin değeri vb. ölçütler açısından analizi, dengeli beslenme ve obezitedeki rollerinin araştırılması 18. Kimyasal gübrelerin osmoz ve turgora etkilerinin araştırılması 19. Pestisidlerin zirai mücadelede nasıl ve neden kullanıldığının araştırılması Pestisidlerin kullanımı konusunda yakın bölgede yaşayan çiftçilerin görüşlerinin alınması 20. DNA testinin kullanım alanlarının araştırılması ve sunulması 1. Çevre sorunları ve bunların çözümüne ilişkin toplum bilincinin ortaya çıkarılmasına yönelik röportaj, rapor ve sunu çalışmaları yapılması 2. Bitki büyümesinde hormonların etkisinin araştırılması 3. Tarımsal üretimde kullanılan bazı tahıl türlerinin sonbaharda ekilme nedenlerinin araştırılması 4. Tohumun çimlenmesinde mevsimsel değişimin etkisinin irdelenmesi 5. Tohumlarda hastalıklara direnç ile ilgili olarak yapılan biyoteknolojik çalışmaların araştırılması 6. Bitkisel hormonların ya da gübrelerin bilinçsiz kullanımının olası sonuçlarının araştırılması 7. Yakın çevresinde ve ülkemizdeki nesli tükenme tehlikesi gösteren türlerin korunmasına yönelik uygulanabilir öneriler geliştirilmesi 8. Hassas ekosistemlerin araştırılması ve korunmasına yönelik öneriler geliştirilmesi 9. Doğal ve insan kaynaklı etkilerin bazı özel yaşam alanlarında bulunan canlılar üzerine etkilerinin araştırılması 10. Ekosistemlerin sürdürülebilirliğinin araştırılması 11. Sivil toplum kuruluşlarının doğal kaynakların ve çevrenin korunmasına yönelik faaliyetlerinin sorgulanması 12. Türkiye’de erozyonun boyutları, nedenleri, ekolojik etkilerinin araştırılması, bireysel ve iş birliğine dayalı çözüm önerileri üretilmesi 13. Günlük hayatta kullanılan çeşitli ürünlerin çevre dostu olup olmaması yönünden değerlendirilmesi 14. Yaşadığı ortamda enerji kaynaklarının ekonomik düzeyde kullanabilmesine ilişkin bir model tasarlanması 15. Ulusal ya da uluslararası düzeyde bir başka okul ya da grupla çevreye ilişkin web tasarımı, paylaşımı ve sunumunun hazırlanması 16. Yerel çevre sorunlardan herhangi birisine ilişkin olarak belediye, Çevre ve Orman İl Müdürlüğü vb. resmî kurumlarla ya da sivil toplum kuruluşlarıyla STK bu sorunların çözümü için iş birliği yapılması 17. Türkiye’nin enerji sorununun çözümüne yönelik olarak alternatif enerji kaynaklarından biyomas, rüzgâr, güneş vb. herhangi birisinin uygulanabilmesine yönelik olumlu ve olumsuz yönlerinin ortaya konması 18. Türkiye’de nükleer enerjinin kullanılmasının ekonomik, sosyal ve çevresel açıdan avantaj ve dezavantajlarının poster olarak hazırlanması 19. Biyolojik savaş ajanlarının ve etkilerinin araştırılması 20. Yerel veya bölgesel endemik bir türün seçilerek tanıtım ve korunmasına ilişkin web tasarımı ve paylaşılması 21. Küresel ısınmanın olası sonuçlarını dikkate alarak, yerel ve ulusal etkilerinin irdelemesi ve bu bağlamda elli yıl sonrasının Türkiye’si için olası çözüm önerileri getirilmesi 22. Türkiye’deki çevre sorunlarına ilişkin; NASA, BM, AB, üniversite, STK vb.’nin çalışma raporlarının incelenmesi ve yorumlanması 23. Bir yerel ürünün alternatif değerlendirme yollarının araştırılması 1. Çevre sorunları ve bunların çözümüne ilişkin toplum bilincinin ortaya çıkarılmasına yönelik röportaj, rapor ve sunu çalışmaları yapılması 2. Bitki büyümesinde hormonların etkisinin araştırılması 3. Tarımsal üretimde kullanılan bazı tahıl türlerinin sonbaharda ekilme nedenlerinin araştırılması 4. Tohumun çimlenmesinde mevsimsel değişimin etkisinin irdelenmesi 5. Tohumlarda hastalıklara direnç ile ilgili olarak yapılan biyoteknolojik çalışmaların araştırılması 6. Bitkisel hormonların ya da gübrelerin bilinçsiz kullanımının olası sonuçlarının araştırılması 7. Yakın çevresinde ve ülkemizdeki nesli tükenme tehlikesi gösteren türlerin korunmasına yönelik uygulanabilir öneriler geliştirilmesi 8. Hassas ekosistemlerin araştırılması ve korunmasına yönelik öneriler geliştirilmesi 9. Doğal ve insan kaynaklı etkilerin bazı özel yaşam alanlarında bulunan canlılar üzerine etkilerinin araştırılması 10. Ekosistemlerin sürdürülebilirliğinin araştırılması 11. Sivil toplum kuruluşlarının doğal kaynakların ve çevrenin korunmasına yönelik faaliyetlerinin sorgulanması 12. Türkiye’de erozyonun boyutları, nedenleri, ekolojik etkilerinin araştırılması, bireysel ve iş birliğine dayalı çözüm önerileri üretilmesi 13. Günlük hayatta kullanılan çeşitli ürünlerin çevre dostu olup olmaması yönünden değerlendirilmesi 14. Yaşadığı ortamda enerji kaynaklarının ekonomik düzeyde kullanabilmesine ilişkin bir model tasarlanması 15. Ulusal ya da uluslararası düzeyde bir başka okul ya da grupla çevreye ilişkin web tasarımı, paylaşımı ve sunumunun hazırlanması 16. Yerel çevre sorunlardan herhangi birisine ilişkin olarak belediye, Çevre ve Orman İl Müdürlüğü vb. resmî kurumlarla ya da sivil toplum kuruluşlarıyla STK bu sorunların çözümü için iş birliği yapılması 17. Türkiye’nin enerji sorununun çözümüne yönelik olarak alternatif enerji kaynaklarından biyomas, rüzgâr, güneş vb. herhangi birisinin uygulanabilmesine yönelik olumlu ve olumsuz yönlerinin ortaya konması 18. Türkiye’de nükleer enerjinin kullanılmasının ekonomik, sosyal ve çevresel açıdan avantaj ve dezavantajlarının poster olarak hazırlanması 19. Biyolojik savaş ajanlarının ve etkilerinin araştırılması 20. Yerel veya bölgesel endemik bir türün seçilerek tanıtım ve korunmasına ilişkin web tasarımı ve paylaşılması 21. Küresel ısınmanın olası sonuçlarını dikkate alarak, yerel ve ulusal etkilerinin irdelemesi ve bu bağlamda elli yıl sonrasının Türkiye’si için olası çözüm önerileri getirilmesi 22. Türkiye’deki çevre sorunlarına ilişkin; NASA, BM, AB, üniversite, STK vb.’nin çalışma raporlarının incelenmesi ve yorumlanması 23. Bir yerel ürünün alternatif değerlendirme yollarının araştırılması 24. Protein sentez şeması 25. Mendel ilkelerinin tablosu 26. Eksik baskınlık ile ilgili çevremizdeki örneklemeler 27. Kromozom mutasyonları nasıl oluşur? 28. Ayrılmama sonucu oluşan hastalıklar 29. Bir hastanede doğan çocuklarda fenilketonüri hastalığının araştırılması BİYOLOJİ 12 1. Karbonhidrat sentezinde ışığın etkisi 2. Karbonhidrat sentezinde kullanılan hidrojen kaynakları 3. Solunum ile fotosentez arasındaki ilişki 4. Protein sentez şeması 5. Mendel ilkelerinin tablosu 6. Eksik baskınlık ile ilgili çevremizdeki örneklemeler 7. Kromozom mutasyonları nasıl oluşur? 8. Ayrılmama sonucu oluşan hastalıklar 9. Bir hastanede doğan çocuklarda fenilketonüri hastalığının araştırılması 9. Sınıf Sağlık Bilgisi Dersi Ödev Konuları 1. Doğal afetlerin insanların ruh sağlığına etkileri 2. Alkolik kişilerin ülke ekonomisine zararları 3. Mantar zehirlenmelerinin tanı ve tedavileri 4. Büyümeyi gerekli kılan davranışsal ve çevresel etkenler 5. 15-17 yaş arasındaki gençlerin davranışsal ve fiziksel gelişimleri 6. İstanbul’daki bulaşıcı hastalıklar 7. Aile planlamasının ana ve çocuk sağlığı açısından önemi 8. Sağlığa zararlı alışkanlıklar 9. İlkyardım ve ilkeleri 10. Kuş Gribi 11. Kırım Kongo Kanamalı hastalığı 15 Öğrenci başarısının artırılması için alınması gereken tedbirlerin tespit edilmesi. ................................................., Öğrenci başarısın artırmak için • Yeni konu anlatırken, öğrenci ihtiyaçları ile bağlantı kurulmasına; • Konu anlatılırken basit ve günlük kelimeler kullanılmasına; • Sınıfa iyi yapılandırılmış etkinlikler planlayarak gelinmesine; hazırlanacak etkinliklerin, öğrencilerin analiz, sentez, değerlendirme, ilişkilendirme, sınıflandırma, genelleme ve sonuç çıkarma gibi yüksek seviyede matematiksel düşünme becerileri kazanmalarına yönelik olmasına; • Derslere başlamadan önce, dersin konuları ile konu amaçlarının tek tek incelenmesine; konuya ilişkin kaynak alanlarının belirlenmesine; konunun özelliğine göre uygun metodun seçilmesine ve derslere günlük plânı ile hazırlıklı girilmesine; • Konunun işlenmesi sırasında öğrencilerin faydalanacakları her çeşit kaynak ve araç - gereçlerin tespiti ile bunlardan nasıl faydalanılacağı öğrencilere açıklanmasına; • İşlenecek konunun önce öğrencilere takdim edilmesine, geçmiş konu ile işlenecek konu arasında bağlantı kurulmasına; ders işlenirken zümre toplantısında alınan kararlara uyulmasına; • Öğrencilere adları ile hitap edilmesine, farklı yorum getiren öğrenciye gerektiğinde sözlü notu verilmesine; • Öğrencilerin Türk dilini sevmesine, Türk dilini kullanmada kendine ve milletine güven duymasına, milli duyguların gelişmesine önayak olunmasına; • Öğrencilerin kavrama gücünün göz önünde bulundurulmasına. • Uyarılan insanların uyarılmayanlara göre daha kolay öğreneceği esası dikkate alınarak, genellikle ödül alma uyarımı ile öğrenci öğrenmesinin desteklenmesine; ızdırap korku ve endişe vermek gibi uyarımlar, duygusal dengeyi bozup öğrenmeyi engelleyeceğinden uyarımın ölçülü olmasına dikkat edilmesine; • Öğrencilerin aktif olarak öğretime katılmalarının sağlanmasına; • Öğretimin, somuttan soyuta ve basitten karmaşığa doğru yapılmasına; • Öğrenci için henüz anlamsız olan bir konu alanındaki öğretimde Tümevarım, anlamlı olan bir konu alanındaki bir öğretimde ise, Tümdengelim yöntemlerinin; konu anlatımlarında “Beyin Fırtınası” ve “Problem Çözme” metotlarının mutlaka ve sıkça kullanılmasına; • Konuya başlarken öğrencilere, ne öğrenileceği hakkında genel şema verilip, konu bitirilirken de bir özetleme yapılmasına; • Yazı tahtasını kullanırken; tahtayı nasıl kullanacağının önceden plânlanmasına, yazılan şeylerin önünün kapatılmamasına, yazı tahtasının çok fazla doldurulmamasına, önemli kısımların renkli tebeşirle yazılmasına, çizimlerin araç-gereç kullanılarak yapılmasına; • Öğrencilerden “..Öğrendim” ve “..Merak ediyorum” ifadelerine cevap vermelerinin istenmesine; • Amaçla araç arasında denge kurulmasına; • “Sen ...” in suçlayıcı, “ Ben...” in savunucu ve “Sen-Ben” in ise kavga çıkarıcı olduğu için öğrencilerle savunucu iletişim kurulmamasına; dikkat etmeliyiz dedi. Mahmut ŞİMŞEK tarafından aşağıdaki konular vurgulandı ve karara bağlandı. “Prensiplerimizi ilk dersten koymalıyız. Ayrıca bu dersteilk derste öğrencilere bu derse nasıl çalışmaları gerektiği de anlatılmalıdır. Başarıyı artırmak için derslerimizi aşağıdaki üç ana bölümde işlemeliyiz. Sınıf ortamında eğitim öğretim üç ana bölümde yerine getirilir. ñ Dersin başlangıcında meydana getirilecek faaliyetler ñ Konunun işlenmesi ñ Sonuç davranışları ve değerlendirme. .....................................; Ders bitiminde öğrencileri ezbercilikten kurtarmak için yoruma dayalı sorular sorarak düşünmeye sorgulamaya neden-sonuç ilişkisini kurmaya zorlamalıyız. Başarıyı ödüllendirmeliyiz. Not ortalamasındaki artış ödüllendirilmelidir. Bir sonraki ders için mutlaka dersin bitiminde ödevler verilmelidir. ...........................................; Öğrenci-veli-idare öğretmen görüşmelerinin geliştirilmesi, sınıf dışı etkinlikler, geziler yapılması ve öğrencilere verilen danışmanlık hizmetleriyle öğrenci başarısını üst düzeye çıkarabiliriz 16Okul öğrencilerinin YGS ve LYSBiyoloji Dersleri başarı durumunun görüşülmesi ve başarıyı artırıcı önlemlerin belirlenip kararlaştırılması. Okulumuzun YGS başarısı...................................................................................................................... YGS ve LYS başarılarını arttırmaya yönelik tedbirlerin alınması karara bağlandı. ñ Okula ve derse devamının sürekliliğin sağlanması ñ Okul – dershane işbirliğinin geliştirilmesi ñ Sınav sonuçlarının öğrenci ile birlikte değerlendirilmesi ñ Motivasyon programlarının yapılması ñ Eksik kalan konuların tamamlanması için planlamanın yapılması ve kontrol edilmesi ñ Anlatılan konularla ilgili bol test sorusu çözülmesi ñ Mutlaka kaynak kitapların takip edilmesi ñ Derse günlük çalışma alışkanlığının kazandırılması ñ Sorunların giderilmesi için rehberlik servisi ile işbirliğinin yapılması ñ Deneme sınavlarına katılımının ciddiye alınmasının sağlanması ñ Mesleklerle ilgili bilgilendirilmenin yapılması ñ Hedef çizelgeleri oluşturulmalı ñ Üniversite gezileri yaptırılmalı ñ Ailenin aktif olarak işe sokulması 17Haftalık Ders programında Biyoloji ve Sağlık Bilgisi derslerinin yeri ve derslerin programda dağılımının görüşülmesi. ...................................................... tarafından, Ortaöğretim Kurumları Yönetmeliği’nin 7. maddesi Ders süresi ve günlük çalışma saatleriokundu. Haftalık Ders programında biyoloji derslerinin yeri ve derslerin programda dağılımı görüşüldü. Konu bütünlüğünün bozulmaması, laboratuar çalışmalarının aksamaması ve ders verimliliğinin artırılması amacıyla Biyoloji derslerinin imkânlar ölçüsünde art arda programda yer verilmesine karar verildi 18Laboratuar kullanımının ve deney araç gereçleri kullanımının görüşülmesi. ...........................................; Deneyler; öğrencide derin izler, somut uzun süre kalıcı yaşantılar sağlar. Yaratıcılığı teşvik eder. Problem çözme yeteneğinin gelişmesine yardımcı olur. Kişinin merak ve araştırma duygunun ön plana çıkmasına yardımcı olacağı mümkün olduğunca derslerimizi deneyli işlememiz gerektiğine değindi ...................................................; Sınıf ortamında yapılabilecek basit deneyler sınıflarda yapılmalıdır. Biyoloji laboratuarı kullanılmalı, var olan cd’ler ve yeni temin edilecek cd’ler öğrencilere izletilmeli, bilgisayarlardan internetten TÜBİTAK ve diğer bilimle ilgili gelişmeler takip edilmelidir. Böylece öğrencilerin yaparak yaşayarak derslerini takip etmeleri, beş duyu organlarına hitap edilerek daha iyi öğrenmeleri ve öğrendiklerini uzun süre unutmamaları bilgi teknolojisini yerinde kullanma, bilgiye ulaşma becerilerini artırmalıyız. dedi ..................................................; Öğrencilerin biyoloji dersine ilgisini arttırmak ve bu dersi sevdirerek anlamlı öğrenmelerini sağlamak için pratik çalışmaların yapıldığı laboratuarlar büyük önem arz etmektedir. Laboratuarlar, gözlem yaparak, düşünerek, fikir üreterek ve verileri yorumlayarak bilgilerin yapılandırıldığı, yaratıcılık ve keşfetme becerilerinin geliştirildiği heyecan verici bir öğrenme ortamı olarak düzenlenmelidir. 19Dilek ve temenniler. Zümre Başkanı ...............................................; yukarıda konuşmalardan sonra, gündem maddelerinde başka görüşülecek konunun bulunmaması nedeniyle, başarılı bir zümre toplantısı yapıldığını; bu toplantının okulumuza, Türk Milli Eğitimine hayırlı olmasını dileyerek, teşekkür edip toplantıyı sona erdirmiştir. ...../09/2011 Uygundur. .............................. Okul Müdürü
sağlık alanında büyük önemi olan bir buluşun hikayesi