Baklavaşeklinde bebek battaniyesi örneği. REsimdeki sıraya göre 25 ilmek başlanır. yine kare olması için 25 sıra bir renk sonra diğer renk derken tüm renkleri örünüz. Örgüyü bitiriniz. Tekrar 25 ilmek atınız. Şimdi ikinci renkten başlayarak yine aynı uzunlukta tüm renkler örülecek. Hamileliğin ilk 6 ayında günde yaklaşık 100 gr. protein alınmalıdır. Son 3 ay bu oran daha da arttırılmalıdır. Bu nedenle hamilelik süresince anne adayı bol miktarda et, balık, yumurta, peynir yemeli ve bol bol süt içmelidir. Sınırlı karbonhidrat Hamilelik süresince karbonhidratlar konusunda belli bir sınırlamaya gidilmeli. HamileMasajı Hamilelik Öncesi Masaj. Hamilelik Masajı, hamilelik öncesi, hamilelik esnasında ve hamilelik sonrası uygulanır. Hamilelik sırasında en çok rastlanan problemler; Kilo artması sebebiyle görülen el-ayak şişmeleri ve ağrıları, Bebeğin karında taşınması sebebiyle oluşan sırt ve bacak ağrıları, Vücutta oluşan ödemlerdir. Hamilelik anne adaylarının hem ruhsal hem de fiziksel değişimler yaşadığı özel bir süreçtir. Bu süreçte anne adaylarında en belirgin olan kilo değişimi normal karşılanır. Özellikle çok fazla kilo almayan hamilelerin sağlıksız olduğuna dair gelişen ön yargıların aksine hamilelikte annelerin değil be Doğumun kolay olması için, hamilelik boyunca Meryem Suresi, do­ğumdan önce ve doğum süresince de İnşikak Suresi okunmalıdır. Anne karnındaki bebeğe, kardeşlerinin, anne babanın onu nasıl bekledikleri, onu nasıl sevdikleri ve dünyanın ne kadar güzel olduğu anlatılmalıdır ki, bebek dünyaya gelmekten korkmasın. Fast Money. Çocukların sağlıklı olarak doğması, annenin dengeli ve yeterli beslenmesi ve bu beslenme ile bebeğin doğum ağırlığı, beyin gelişimi, intrauterin ölüm, prematürelik ve preeklamsi arasındaki ilişkiler çeşitli araştırmalarla kanıtlanmıştır. Sağlıklı beslenme; anne sağlığını en iyi düzeye taşırken, doğumsal anomalileri de azaltır. Fetal büyüme ve gelişmenin en sağlıklı oluşması yanında ileriye dönük yetişkinlik çağında gelişebilecek kronik hastalıkları önler. Gebelik ve emziklilik her kadın için doğal bir olaydır. Bu dönemde anne ve bebek sağlığını etkileyen bazı etmenler vardır. Annenin erken yaşta veya geç yaşta çocuk doğurması, gebelik sayısı, son iki gebelik arasındaki süre, gebelikte geçirilen enfeksiyonlar, kullanılan ilaçlar, annenin kronik hastalıkları, sigara, alkol ve uyuşturucu madde kullanılması, ışın radyasyon alması, besinlerle küf, mantar ve pestisit artıklarının alınması en önemli olarak ta dengeli ve yeterli beslenmesi sayılabilir. Bunlara ek olarak uygun ve gerekli durumlarda vitamin ve mineral desteği yapılması da bebek ve anne sağlığını yakından ilgilendirmektedir. Gebelik öncesi ,gebelik ve emziklilik döneminde bazı vitamin ve minerallerin büyük önemi vardır. Sosyo-ekonomik düzeyi düşük toplumlarda gebe kadınların gebelik süresince ortalama 6,5 kg ağırlık kazandığı, ve bu kadınların çocuklarının % 13,7’sinin prematüre veya düşük doğum ağırlıklı bebekler olarak doğduğu saptanmıştır. Gebe kadınların besin gereksinmeleri yaş, fiziksel aktivite durumu, gebeliğin başlangıcındaki ağırlık, besin depolarının yeterlilik derecesi gibi birçok etmene bağlıdır. Gebelikte bazal metabolizma hızı BMR normalin ortalama % 20’si kadar artar. Bu artışın gerektirdiği besin öğelerinin karşılanması annenin kendi sağlığı için gerekli olduğu kadar fetusun normal gelişimi için de önemlidir. Yapılan çalışmalarda eğer anne zayıfsa yani beden kitle indeksi 20’nin altında ise ağırlık kazanımının 2. ve 3. trimester süresince haftada 500 g’ın altına düşmemesi gerekmektedir. Gebeler için sağlıklı beslenme önerileri Hamilelikte nasıl beslenmeli Buna karşılık ağırca dediğimiz yani beden kitle indeksi 26’nın üzerinde olan kadınların haftalık tartı artış hızı ortalama 300 g olmalıdır. Kişisel ayrıcalıklar da ağırlık kazanımına etki etmektedir, o nedenle gebeliğin ilk aylarında görülen iştahsızlık, bulantı, kusma isteği, aşırı uyku hali besin alımını güçleştirir. Gebeliği izleyen ilk 3-4 aylık dönemde bu yakınmaların azalması ile annede ağırlık kazanımı 20. haftada 3,5 kg gebeliğin sonuna kadar da haftada 300-500 g’lık artışlarda toplam 10-12 kg ağırlık kazanımına ulaşır. Bunun sonucunda da 3-3,3 kg ağırlığında bir bebek dünyaya gelebilir. Gebelik süresince alınan aşırı kilolar doğum sorunlarına öncelikle sezeryan, postmatürasyon doğum tarihinin gecikmesi fetusta mekonyum aspirasyonu gibi anne ve bebek için riskli durumlara neden olabilir. Gebelik süresince fetus gelişimi ve diğer fizyolojik olaylar sonucu enerji harcanır. Bu enerji adolesan gebeler için bazı değişikler gösterir. Adolesanın hem kendi büyümesi hem de fetusun gereksinmeleri, fiziksel olarak kişinin aktif veya pasif olması, hızlı büyüme dönemi adolesanların enerjiye olan gereksinmelerini arttırır. Annelerin gebelik süresince yetersiz kilo almaları düşük doğum ağırlıklı bebek doğurma riskini arttırırken, annede bazı sorunların ortaya çıkmasına da neden olabilir. İntrauterin büyüme ve gelişmenin bozulması fetusun yetişkin döneminde kardiyovaskuler hastalıklar,hipertansiyon,tip II diabet,şişmanlık ve kanser gibi hastalıklara yatkınlık riski oluşmaktadır. Gebelikte beslenme ve enerji alımı, enerji bakımından zengin gıdalar Gebelikte fetusun büyüme ve gelişmesi, annenin günlük aldığı besinlerin plasenta aracılığıyla fetusa taşınmasıyla olanaklıdır. Fetus her koşulda enerji ve besin öğeleri gereksinmelerini annenin depolarından karşılamaktadır. Özellikle gebeliğin 20. haftasından geçerli olmak üzere gereksinmeler artar. Bu artan gereksinmeleri karşılamak için gebe kadınlara günde 300 kkal ek olarak verilmesi gereği çalışmalarla gösterilmiştir. Enerji artışını oluşturan birincil etmenlerden biri de annede oluşan yağ birikimidir. Bu yağ birikimi gebelerin çoğunda ikinci trimesterde oluşmaya başlar ve 3,5 kg’lık bir yağ deposu oluşur. Bu oluşan yağ deposu emziklilik döneminde artan enerji gereksinmesini karşılamak ve metabolizmayı korumak içindir. Sağlıklı bir hamilelik süreci ve doğum sonrası için faydalı öneriler Günlük enerjinin % 15’i proteinler, % 30’u yağlar ve % 65’i de kompleks karbonhidratlardan sağlanmalı, basit şeker dediğimiz çay şekeri ve benzeri besinlerin aşırı tüketiminden kaçınılmalıdır. Günlük şeker tüketimi üzerine yapılan çalışmalarda diyetteki karbonhidrat türünün değil, miktarının önemli olduğu belirtilmiş, gebelik süresince diyette karbonhidrat sınırlamalarının annede protein ve enerji yeterli alınsa bile, fetusta beyin gelişimi, glikojen düzeyleri ve nörotransmitter sentezi üzerine olumsuz etki yaptığı saptanmıştır. Kadının çalışma yaşamına atılması, eğitiminin uzaması, ilk gebeliğini geç yaşayan kadınların sayısında da artışa neden olmuştur. Bu yaş grubundaki kadınların da kişisel ayrıcalıkları değerlendirilip beslenme durumları saptanmalı, hipertansiyon, gestasyonel diyabet, sezeryan doğum riski açısından değerlendirilip günlük 150-200 enerjilik ek yapılması uygun görülmektedir. Gebelikte ne kadar protein almalı fazlası zararlı mı? Protein bakımından zengin gıdalar Proteinler vücudun yapı taşlarıdır ve fetusun büyüme ve gelişmesi için gereklidirler. Yeterli ve dengeli beslenme ile günlük protein gereksinmesi karşılanabilir. Tüm beslenme ilkeleri için geçerli olan ilke gebelikte de alınan proteinin % 60’nın biyolojik değeri yüksek besinlerden karşılanmasıdır. Bebeğin büyümesi için gebelik süresince ortalama 950 g kadar protein depo edilmesi gerekmektedir. Gebeliğin son 6. ayında fetus daha hızlı büyüdüğü için proteine olan gereksinmesi artar. Bu artış % 30 kadardır ve anneden günde 5 g protein çekilmektedir. Gereksinmenin altında protein alımı - N dengesi oluşturur. RDA’in gebe kadınlar için günlük alınması önerdiği protein miktarı 60 g’dır. Vejetaryen annelerde ve günlük besinin büyük bir kısmını bitkisel kaynaklardan sağlayan gruplarda günlük alıma 20 g ek yapılabilir. Kişisel farklılıklar ve değişik çevre koşulları dikkate alınarak WHO-FAO bu eki örnek protein için 9 g, % 70 kalite için 13 g/gün olarak belirlenmiştir. Bitkisel besinlerle beslenen özellikle vejetaryen gebe ve emzikli kadınlarda yeterli besin öğesi tüketimine dikkat edilmelidir. Günlük enerji ve proteinin yeterli tüketimi yanında, demir, çinko, kalsiyum, D vitamini, B12 vitamini ve riboflavin alımı da önem kazanmaktadır. Gebelikte yağ alımı Günlük besin tüketimi içinde yağlar önemli enerji kaynağı ve gerekli besin yağlara örnek verecek olursak doymuş, çoklu doymamış ve tekli doymuş yağlar olmak üzere gruplandırılabilir. Çoklu Doymamış Yağ Asitleri PUFA Diyetle alınan PUFA miktarı ve dağılımı elzem besin öğeleri açısından önemlidir. Fetal büyümeye ve gelişmeye etkileri, anne diyetindeki yağ asitleri dağılımı, yağ deposu, anne sütündeki etkinliği önemle belirtilmektedir. Beynin katı kısmının % 50-60’ı lipidlerden oluşmaktadır. Gebelik diyetinde n-3-Omega 3 PU-FA’dan zengin besinlerin verilmesi özellikle dokosahekzaenoik asidin DHA diyette bulunması bebeğin merkezi sinir sisteminin gelişmesinde etkindir. a-linolenik asidin gereksinmesi tartışılmakla birlikte yapılan çalışmalarda diyet enerjisinin % 0,2-0,3’ünün a-linolenik asitten gelmesi önerilmektedir. Bu yağ asidinin metaboliti olan dokosa-heksaenoik asit 226, n-3, DHA beyin ve retinadaki görevlerinden dolayı besinlerle veye gerekli durumlarda ek olarak alınmalıdır. Vejetaryenlerde kan ve doku lipidlerinde DHA’nın miktarının düşük olması beyin ve kalp işlevlerinde bozukluğa neden olabilmektedir. Vejetaryen yani besinlerin çoğunu bitkisel kaynaklardan sağlayan gebe ve emzikli kadınların çocuklarının gereksinmesini karşılamak için DHA ile desteklenmeleri gerekmektedir. Keten tohumu, kanola ve soya yağları dışındaki tohum yağları genellikle az miktarda a-linolenik asit ve yüksek miktarda linoleik asit içerir. Yeşil sebzelerin yağ içerikleri çok düşük olduğundan diyete bu yağ asitleri bakımından çok az katkı sağlanmaktadır. Beslenme önerileri hazırlanırken gereksinmeler n-3 ve n-6 grubunun değişik antagonistik etkilerine göre yapılmaktadır. Fetal gelişme açısından PUFA gereksinmesi ve özellikle de n-3/n-6 yağ asitleri oranı önem taşımaktadır. Tablo 1’de n-3 ve n-6 yağ asitlerinin kaynakları beslenme planımız içinde yağdan gelen enerji yüzdesi , yüzde 7 ile doymuş yağlar tereyağ,süt ,yoğurt, organ etleri,yağlı doku etleri yüzde 8 çoklu doymamış yağ asileriayçiçeği, mısır özü,vs gibitekli doğmamış yağ asitleri zeytin-yağı,fındık yağı olmalıdır. Gebelikte Demir Fe eksikliği, demir bakımından zengin gıdalar Bitkisel besinlerle ve tek yönlü beslenen kadınlarda demir eksikliği anemisi sık görülmektedir ve bu annelerden doğan bebeklerin daha az demir depolarına sahip oldukları, düşük doğum ağırlıklı ve prematüre oldukları belirtilmiştir. Demir, et ve türevleri, sakatat, yumurta, koyu yeşil yapraklı sebzeler, kurubaklagiller ve kuru üzüm, incir gibi besinlerde bulunur. Anemik olanlar, adolesan ve sık doğum yapan anneler olmak üzere bütün gebelerde demir eklemesi önerilmektedir. Gebe kadınlarda artan plazma hacmi, fetus için Fe gereksinmesinin artması, günlük diyetin tahıla dayalı olması tahıllarda bulunan fitatların demirin emilimini engellenmesi, barsak parazitleri, kötü çevre ve yaşam koşulları enfeksiyonlar sık doğumlar, yetersiz beslenmeye ek olarak aşırı çay ve kahve tüketimi anemiyi sık rastlanan bir olgu olarak karşımıza getirmektedir. Günlük vitamin C tüketimi de demirin vücutta kullanılmasın da önemli bir etkendir. Gebe kadının günlük demir gereksinmesi 20-27 mg/gün’dür. Bazı besinlerin demir içerikleri Tablo 2’de görülmektedir. Emziklilik döneminde ise günlük 9mg/gündür Gebelik döneminde özellikle gelişmekte ve az gelişmiş ülkelerde demir eksikliği anemi prevalansı önemli boyutlardadır. Gebe kadınlara öneri olarak 12. haftadan başlayarak günlük 30 mg ek demir alınmasıdır. Haftalık olarak yapılan bu ek, hemoglobin düzeyini ve demir durumunu düzelttiği bildirilmektedir. Bu uygulanan ek koruma amaçlıdır. Anneye yapılan bu ek fetüsun depoları için gerekli ve anemiden fetüsu koruyucudur. Ağır anemi anne mortaliteölüm riskini artırmaktadır aynı zamanda gebelik sonrası depresyon görülme sıklığı artmaktadır. Demir desteğinin en uygun koşullarda vücutta kullanılabilmesi için ögün aralarında ve süt, çay ve kafeinli içeceklerin ortamda olmaması döneminde demir desteği anne ve fetüsün gereksinmelerinin karşılanması açısından çok bu konuda dikkat edilmesi gereken bir konuda yüksek hemoglobin, hematokrit ve ferritin düzeyleridir. Bu durum yani yüksek değerler fetal büyümeyi engellemekte erken doğum ve preeklamsi riskini artırmaktadır. Aynı durum annede gestasyonel diyabet veya oksidatif stresin artması gibi komplikasyonlara neden olmaktadır. Gebelikte Kalsiyum Ca ve Fosfor P alımı ve miktarı, zengin gıdalar İntrauterin dönemde kemik minerilizasyonu anneden fetusa yeterli miktarda kalsiyum ve fosfor geçişi ile olmaktadır. Kalsiyum birikiminin % 70’i gebeliğin son 3 ayında gerçekleşir. Gebeliğin ilerlemesiyle annedeki kalsiyum miktarı düşerken, fetusun kalsiyum düzeyleri ise gebeliğin 28. haftasından itibaren annedeki düzeylerin üzerine çıkmaktadır. Gebelik süresince oluşan hormonal değişiklikler kalsiyum metabolizmasını etkilemektedir. Annedeki parathormon düzeyleri normaldir, ancak biyolojik aktivitesi yüksektir Şekil 2. Maternal parathormon ve kalsitonin plasentadan geçmez. Halbuki depo D vitamini 25 OHD2 kalsitriol plasentadan geçer. Eğer maternal D vitamini deposu düşük ise fetusun kalsitriol düzeyleri de düşük olacaktır. Maternal kalsitirolün fetusa geçişi çok azdır. Buna karşılık fetusun kalsitriol sentezlenmesinde herhangi bir defekt bulunmamaktadır. Gebelik ve emziklilikte 1000 mg/gün kalsiyum alımı önerilmektedir. Doğum sırasında kordonun kesilmesi ile birlikte maternal kalsiyum akışı durur. Kemikte yeteri kadar kalsiyum depolanmıştır, ancak serum kalsiyumun normal düzeylerde tutulması için gerekli endokrin değişiklikler parathormonun yükselmesi ve kalsitonin azalması hemen 24-48. saatler arasında serum kalsiyum düzeyleri en düşük değerlerine zamanında doğanlarda yaklaşık 8,5 mg/dl, prematürelerde 7,0 mg/dL ulaşır. Postnatal 48. saatten sonra kalsiyum düzeylerindeki düşme durur. Bu sırada kalsiyum düzeyleri azalmaya, parathormon ve buna bağlı olarak ta kalsitriol düzeyleri de artmaya başlar. Kalsitriol düzeylerinin yükselmesi ile birlikte gastrointestinal sistemden kalsiyum ve fosfor emilimi artar. Bu nedenlerden dolayı gebelik ve emziklilik döneminde kalsiyum gereksinmesi artmaktadır ve özellikle vejetaryen kadınların D vitamini ve kalsiyum alımları çok düşük olacağından annede kemik deminerilizasyonu gerçekleşmektedir. Ayrıca yetersiz kalsiyum alımı anne sütünün kalsiyum içeriğinin azalmasına ve bebekte kemik gelişiminin bozulmasına neden olmaktadır. Fetusun ortalama 30 g kalsiyum depo ettiği saptanmıştır. Kalsiyumun doğal kaynaklardan sağlanması anne ve bebek için tercih edilmesi gereken bir beslenme şeklidir. Süt, yoğurt, peynir, çökelek, pekmez, fındık, kurubaklagiller, yeşil yapraklı sebzeler kalsiyumun iyi kaynaklarıdır. Özellikle kalsiyumdan zenginleştirilmiş süt içilmesi gebelik ve emziklilik döneminde önerilmektedir. Kalsiyumla zenginleştirilmiş sütler % 40 daha fazla kalsiyum içermektedir 156 mg/100 ml ve bu sütlerden günde 2 su bardağı kadar içilmesi günlük gereksinmeyi karşılamaktadır. Diyetle yeteri kadar kalsiyum alınmadığında artan gereksinme kemiklerden kalsiyum çekilerek karşılanır. Sık doğumlar, güneş ışınlarından yararlanamama hareket azlığı, yetersiz alım kemik yumuşamasına ve diş çürüklerine neden olur. Gebe kadının günlük gereksinmesine ek olarak 500 mg/gün kalsiyum alması uygun görülmektedir. Gebelikte Çinko Zn alımı ve çinko içeren gıdalar Büyüme ve gelişme, protein yapısındaki enzimlerin işlevleri, üreme için gerekli bir eser elementtir. İntrauterin büyüme geriliği, ölü doğumlar, doğumsal anomalilerin sıklığını, diyetteki çinko eksikliğine bağlayan çalışmalar pek çoktur. Tahıla dayalı beslenmenin Fe, Ca, Zn gibi minerallerin emilmesini olumsuz yönde etkilediği ve yetersizliğe neden olduğu bir gerçektir. Günlük diyete eklenen Fe ile birlikte Zn alımını da arttırmak gerekmektedir. Gebelikte 20 mg ek çinko verilmesi, et, deniz ürünleri, süt ve türevleri, yumurta ve yağlı tohumların tüketilmesi çinko alımı için bir çok kaynaktada gebelik için 11 mg, emziklilik için 12 mg doğum ağırlılığına etki eden etmenlerin başında çinko düzeyinin olumlu etkisi vardır. Gebelikte plazma ve saç çinko yoğunluğu % 30 kadar azalmakta ve nöral tüp kapanması, hücrelerin büyüme ve farklılaşması bozulmaktadır. Nöral tüp defektli bebeği olan annelerde yapılan çalışmalarda saç çinko, demir ve magnezyum düzeylerinin oldukça düşük olduğu ve bu annelerin besin tüketimleri incelendiğinde % 72’sinin çinkoyu yetersiz tükettikleri saptanmıştır. Çinko ile birlikte folik asit, kalsiyum ve protein tüketiminin tahıla dayalı bir diyet tüketen Türk kadınlarında da oldukça yetersiz olduğu ve tahıllarda bulunan fitatların çinko emilimini olumsuz yönde etkilediği bildirilmiştir. Gebelikte ne kadar İyot almalı İyot insan vücudunda çok az miktarlarda bulunan eser bir elementtir. Gebelerin iyot gereksinmesi karşılanamadığı zaman bebeklerde büyüme geriliği sağırlık cücelik hipotiroidi mental gerilik ölü doğumlar guatr kadınlarda düşükler ve doğumsal anomaliler ortaya çıkmaktadır. İleri yaşlarda çocuklarda ve gençlerde büyüme geriliği,okul başarısızlığı, anlama ve öğrenmede güçlükler oluşmaktadır. Annenin iyot eksikliğine bağlı olarak bebekler hipotiroidik olarak doğabilirler. Fetusta iyot yetersizliği düşükler, ölü doğumlar, doğumsal anomaliler, perinatal ölümler, endemik kretinizm, sağırlık, cücelik, hipotiroidi, ağır gelişme ve zekâ geriliği ve serebral palsi gibi sorunlara neden olmaktadır. İyot yetersizliği olan bireylerde radyosyana karşı duyarlılık ve tiroid kanser riski artmaktadır. İyot yetersizliği oluşumunu engellemek için kişilerin iyot gereksinmelerinin gebelik öncesi diyetle karşılanması, diyetle karşılanamadığı durumlarda iyot eksikliği olan bölgelerde yemeklik tuzun iyotlanması temel çözümdür. Doğurganlık çağındaki kadınlar için önemi zamanda gebe kadınların beslenmesi önem kazanmakta ve gün geçtikçe sağlıklı nesillerin doğması açısından da annenin bilgilendirilmesi gerekmektedir. Yemeklik tuzun iyotlanması kolay bir yöntem olup, besinlerde renk, koku, tat değişikliğine neden olmadan ucuz bir yöntemle oluşabilecek konjenital anomalilere karşı önlem alınmaktadır. Yemeklik tuzlara 50 – 70 mg/kg potasyum iyodür eklenmelidir. Deniz ürünleri iyotun en önemli kaynaklarındandır. Gebelikte Folik Asit kullanımı Karaciğer, koyu yeşil yapraklı sebzeler, karnıbahar, et, yumurta, süt ve türevleri ile tahıllarda bulunmaktadır. Folik asit eksikliğinde düşük doğum ağırlıklı bebekler, nöral tüp defektleri NTD ve annede megaloblastik anemi oluşur. Nöral tüp defektleri en ağır konjenital malformasyonlardandır. NTD’lerinde DNA biyosen-tezindeki temel bir metabolik bozukluğa bağlı olduğu düşünülmektedir. İntrauterin yaşamın 4. haftasının sonuna değin kapanması gereken nöral tüpün açık kalması sonucu anensefali kafatası kemiklerinin bir kısmının olmaması, beyin gelişmemiş, onfolosel beyin ve zarlarının oksipital bölgede dışarı fırlaması, meningosel kafatası veya omurga üzerinden meninksin kist şeklinde dışarı gelişmesi, meningomyelosel omurganın üzerine olan zarla birlikte omurganın arka kısmındaki bir yarıktan fıtık şeklinde dışarı çıkması gibi malformasyonlar görülebilir. Hastalar erken yaşlarda kaybedilirler veya tekerlekli sandalyeye bağlı kalırlar. Türkiye’de görülme sıklığı 1/ ve bu değer ABD’den 3-4 kat daha fazladır. Nedenleri çevresel ve genetiktir. Ülkemizde NTD prevelansının yüksek olması, bu prevelansın düşürülmesine yönelik bazı önlemlerin alınması gerektiğini vurgulamaktadır. Bu önlemlere göre NTD’li çocukların doğmadan engellenmesi gerekmektedir. NTD’nin önlenmesi için 2 yol bulunmaktadır. Birincisi bu malformasyonların gebeliğin erken döneminde ultrason ve amnion sıvısının incelenmesi ile belirlenerek gebeliğin sonlandırılmasıdır. İkinci yol ise NTD’ne neden olan çevresel etmenlerin ortadan kaldırılması, yani planlı gebeliklerde gebe kalınmadan 3 ay önce folik asit verilmesine başlanması gerekmektedir. NTD’li annelerin serumlarında ve amnion sıvılarında homo-sistein metionine dönüşemediğinden 5,10-metiltetrahidrofolat redüktaz enzim aktivitesi yoktur, annelerin serumlarında ve amnion sıvılarında homosistein miktarı yükselir. Metionin nöral tüpün kapanmasında kullanılan bir aminoasittir. Gebe annelerde folik asit kullanılması ile homosisteinin metionine dönüşümünde metil vericisi donörü olarak görev yapan 5-metiltetrahidrofolat sağlanarak anomalinin oluşumu engellenir. Planlı gebeliklerde gebeliğin ilk 3 ayı 12 hafta süresince 400 Hg/gün, plansız gebeliklerinde oluşabileceği düşünülerek doğurganlık çağındaki kadınlarda 400 ng/gün folik asit kullanılması önerilmektedir. Doğum öncesi dönemde folik asit kullanılması ile NTD sıklığı % 70 oranında azaltılmış olur. Uzun vadeli önlem olarak besinlerin folik asit ile zenginleştirilmelidir. Nöral tüpün kapanması intrauterin yaşamın 4. haftasının sonunda tamamlandığından, bu dönemden sonra alınan folik asidin NTD oluşumunu önleyici etkisini görmek açısından bebek 12 haftalık oluncaya kadar devam edilmelidir. Günlük folik asit gereksinmesi gebelikte 600 mcg’dır .Bu gereksinmenin 200 mcg’nın diyetten, 400 mcg’nın zenginleştirilmiş besinler ile suplemanlardan gelmesi folik asit 400 mcg diyet folatına gelen besinlerle sağlanan folatın biyoyararlılığı folik asitin yarısı besinlerimizle tükettiğimiz koyu yeşil yapraklı sebzelerde, kurubaklagillerde ve bir bardak portakal suyunda 75-100 mcg folat içermektedir. Günlük besinlerle 400 ng/gün folik asit tüketimi gebelik olasılığı olan tüm kadınlarda önerilmektedir. Folattın diyetle yetersiz alımından çok besinlere uygulanan işlemler nedeniyle kayıplara uğradığı, fazla alımın ise vitamin B12 eksikliğine yol açacağı ancak 240 ng/gün folat alımının da güvenli doz olabileceği trimester den sonra kadınlarda megaloblastik anemi gelişebilir düşük folat alımı bebeklerde düşük doğum ağırlığı premature riskini gebeliğe bağlı gelişen hipertansiyon, preeklamsi ve plasenta ayrılması ile ilişkili riskler olduğu önemli bilgide toplumda planlı gebeliklerin yapılmasıdır. Gebelikte B12 vitamini alımı ve miktarı Homosisteinden tetrahidrofolat THFA aracılığı ile metionin sentezi için metilkobalamin gereklidir. B12 eksikliğinde metilkobalamin oluşamaz ve gebelikte hızlı büyüyen dokulardan DNA sentezi yapılamaz. Sonuç olarak ta megaloblastik anemi, doğumsal anomaliler ve sinir sisteminde olumsuzluklar plazma vitamin B12 yoğunluğu tüm yaş gruplarında yüksek plazma homosistein düzeyi ve preeklamsi ve erken doğum riski ile ilişkili yetersizlikler nöral tüp defeklerine ve spina bifidaya neden olduğu bildirilmektedir. B12 vitamini hayvansal kaynaklı besinlerde bulunmaktadır. Bu nedenle vejetaryen annelerin lakto-ovo-vejeteryan çocuklarında nörolojik bozukluklar görülmektedir. B12 ek olarak vitamin B12 yetersizliği emziklilik döneminde anne sütünün B12 düzeyinde yetersizliğe neden plori bakterisi ile de B12 yetersizliği arasında ilişki bulunmuştur. Yeterli ve dengeli beslenme bir zincir oluşturmaktadır ve bu nedenle protein, folik asit, B6, A vitamini gibi birçok besin öğesinin az alınması B12 vitaminin emilimini engellemektedir. Besinlere uygulanan hatalı hazırlama yöntemleri de B12 vitamini emilimini olumsuz yönde etkilemekte ve vücutta kullanımını engellemektedir. B12 vitamini sadece hayvansal kaynaklı besinlerde bulunmaktadır. Organ etleri, kırmızı et, süt, peynir, yumurta sarısı ve balık eti gibi. Gebelikte mcg Emziklilikte mcg WHO/FAO 2004 önerilmektedir. Gebelikte Vitamin B6 alımı ve B6 Vitamini bakımından zengin besinler Günlük gereksinim gebelikte mg,emziklilikte mg’ sinir sisteminin normal çalışması,plazma homosistein düzeyinin artmasında kalp çalışmasının düzenlenmesinde rol oynamaktadır. En iyi kaynakları et ve türevleri sakatatlar süt ve türevleri,tahıllar. Gebelikte A Vitamini alımı ve A vitamini bakımından zengin besinler Karaciğer, balık, süt, yumurta sarısı, ıspanak, havuç, domates ve yeşil yapraklı sebzelerde bulunan A vitamini yağda eriyen bir vitamindir ve plasentadan geçerek fetusta depolanmaktadır. Eksikliğinde prematüre ve düşük doğum ağırlıklı bebekler, mikrosefali ve görme kusurları oluşmaktadır. Ayrıca A vitamini yetersizliğinin Fe kullanımını bozduğu ve anemiye neden olduğu konusunda çalışmalar vardır. Normal gereksinmeye ek olarak gebe kadına 800-1000 IU A vitamini veya 770;3000 emziklilikte 1300;3000 mcg RE verilmesi uygun görülmektedir. Yüksek doz A vitamini annelerde spontan abortus, fetusta malformasyonlar, yarık damak, konjenital kalp hastalıkları gibi bozukluklara neden yeterli omega 3 yağ asiti almayan annelerin çocuklarında sözel zeka puanları ve gelişim skorları düşük olarak ve denetimsiz kullanılan A vitamini içeren ekler aşırı doz oluşturacağından zararlı en az iki üç kez balık tüketenlerde gebelik preeklamsisi ve perinatal depresyonu önlediği geliş kaynağı açısından önemi bozucu civa ağır metaller gibi kalıntı artıkları risk oluşturabilir. Gebelikte D vitamini alımı ve miktarı Annenin beslenme şekli yanında güneş ışınlarından yararlanması da önem taşımaktadır. Gebelikte ve emziklilikte D vitamini gereksinmesi artmaktadır. Ayrıca kemiklerdeki kalsiyum yeterliliği devamında D vitamini önemli bir döneminde D vitamini yetersizliği hem annede hem de fetusu etkilemektedir. Yetersizlik annede kemik kaybına osteomalasi hipovitaminoza bağlı myopatiye neden olmaktadır. Fetusta ise doğumsal rikets,kraniotabes ve düşük kemik mineral yoğunluğu ve emzikli kadınların günde 200- 400 IU veya 5 mcg kadar D vitamini alması önerilmektedir. Tablo 3’te gebe ve emzikli kadınların günlük enerji ve besin öğeleri gereksinmeleri görülmektedir. D vitaminin en iyi kaynağı güneş ışınları ve zenginleştirilmiş besinlerdir. Yaşadığımız ortamdaki hava koşulları, kirlilik, mevsimsel değişiklikler, yaşam biçimi, giyim şekli, koruyucu kremler D vitamini sentezini etkilemektedir. Tablo 3. Gebe kadınlar için günlük alınması gereken besin öğeleri miktarları Gebelikte C Vitamini alımı ve C vitamini bakımından zengin besinler Kuşburnu, yeşil ve kırmızı biber, turunçgiller, domates ve patateste bulunan suda eriyen bir vitamindir. C vitamini bazı besin öğelerinin vücutta kullanılmasında yardımcıdır. Özellikle Fe, Ca, folik asit, tiamin, riboflavin, pantotenik asit, A vitamini, E vitamininin vücutta kullanılmasında etkin bir rolü vardır. Özellikle hem olmayan demirin barsaktan emilimini arttırır, antioksidant özelliği nedeniyle hücre zarlarını oksidasyona karşı korur, serbest radikallerin olumsuz etkisini azaltır, gebelik için çok önemli olan bir başka özelliği de vücudu enfeksiyon ve toksinlere karşı korumasıdır. RDA’ya göre gebe kadınlar için günlük 60 mg C vitamini önerilmektedir. Besinlerde pişirme ile olan kayıplar ve kişisel ayrıcalıklar da göz önünde tutularak, günlük 70 mg askorbik asit alınması uygun görülmektedir. Gebelikte Kafein, Çay ve Kahve tüketimi miktarı ne olmalı Birçok içecekte kahve, çay, karbonatlı içecekler allerji ve soğuk algınlığı için kullanılan ilaçlarda bulunur. Yapılan çalışmalarda günlük 5 fincandan fazla kahve tüketen gebe kadınların erken doğum, gebelik süresine göre düşük ağırlıklı bebekler SGA doğurdukları saptanmıştır. Buna ek olarak annenin aşırı miktarda kafein tüketiminin fetusun kemik yoğunluğu ve kalsiyum içeriği üzerine zararlı etkileri olduğuna ilişkin çalışmalar vardır. Aşırı miktarda tüketilen çay, kahve, kolalı içecekler Fe, Zn gibi önemli minerallerin emilimini engellemekte ve anemi riskini arttırmaktadır. Çayı sık tüketen gruplara gebelik ve emziklilik süresince açık ve limonlu çay tüketmeleri önerilmektedir. Gebelikte ve Alkol tüketimi Gebelik ve alkolün bağdaşmayacağı tartışmasız bilinmektedir. Fetus gelişmesine olumsuz etkisi olan alkol dolaylı olarak kötü beslenmeye yol açarak vitamin ve mineral eksikliklerine neden olmaktadır. Bir kadının gebelik süresince günlük vücut ağırlığının kilogramı başına 2 g’dan fazla alkol alınması aşırı doz olarak kabul edilmekte, fetusta büyüme ve gelişme geriliği, mikrosefali, yarık damak, yüz kemiklerinde az gelişme, eklem anomalileri gibi bozukluklara neden olmaktadır. Alkol bağımlılığı gelişmiş gebelerde kan, karaciğer ve eritrositlerde Zn düzeyi düşük bulunmuştur ve B kompleks vitaminlerinin eksikliği de sıklıkla belirtilen olgular arasındadır. Gebelikte alkol tüketimi kadar hatta daha zararlı bir bağımlılık ta sigara içme alışkanlığıdır. Gebelikte ilaç kullanımı Gebelikte kullanılan bütün ilaçlar fetusa zarar verebilir. Özellikle gebelikte annelerin bilmeden aldıkları ve fetusa doğrudan geçerek doğumsal anomalilere neden olan bir başka etmen de civa, pestisit ve insektisitlerdir. Besinleri haşarelerden korumak için tarım ürünlerine DDT, diazinon, aldrin, malotin gibi haşere öldürücü kimyasal öğeler katılır. Bunlar besinlerde kalıntı bırakmaktadır. En büyük yan etkileri de çocuklarla, gebe ve emzikli anneler üzerindedir. Besinlerimizin üretim süreci içinde kullanılan kimyasal gübre ve hormonların da yan etkilerinin olduğu bilinmektedir. Besinlerimizdeki ilaç kalıntısını bilmediğimize göre özellikle sebze ve meyvelerin çok iyi yıkanması, küflü, ezik, çürük besinlerin yenilmemesi alışkanlığının kazanılması gereklidir. Gebeliğin ikinci haftası ile sekizinci haftası arası, kadının beslenmesinde birtakım güçlüklerin ortaya çıktığı dönemdir. Bu devredeki fizyolojik değişiklikler sonucu oluşan iştah azalması, sindirim sistemi bozuklukları, özellikle de kusma ve öğürme yeteri kadar besin alımını güçleştirmektedir. Anne adayının kötü bir beslenme tablosuna girmemesi için öğün sayısı arttırılıp yemek miktarı ögünler içinde azaltılabilir yani aşırı yüklemelerden kaçınılmalıdır. Yiyeceklerin iştah açıcı olacak şekilde hazırlanması ve o dönem için istenmeyen besinlerin ısrarla verilmemesi gerekir. Örneğin süt sevmeyenlere zorla süt içirmek ve kusma eğilimini arttırmak yerine yoğurt, peynir, çökelek ya da sütlü çorbalar, tatlılar vererek gebe kadının bu yöndeki açığının kapatılmasına çalışılır. Sosyoekonomik düzeyi düşük aileler için ise bazı besinler ön plana çıkarılarak eksiklik belirtileri giderilebilir. Örneğin et alamayanlara kurubaklagiller, pekmez ve kurutulmuş meyveler gibi demirden zengin yiyecekler önerilebilir. Her öğünde C vitamininden zengin bir besin alınırsa demirin kullanılması da kolaylaşmaktadır. Ayrıca gebe kadınlara çay yerine taze sıkılmış meyve suları, ayran, ıhlamur ve süt içmeleri önerilerek sıvı alımları artırılmaktadır. Sindirim güçlüğü olanlar ve şişman gebeler, kızartılmış yağlı aşırı şekerli besinlerdençay şekeri kaçınmalıdırlar, bu gebeler için haşlama ve ızgara ve fırında pişirme yöntemi daha uygundur. Besinlerin hazırlanması, pişirilmesi, saklanması ve servisinde sağlık kurallarına uyulmalıdır. Gebelikte sık görülen beslenme sorunları ve çözüm önerileri şöyle sıralanmaktadır Gebelikte Bulantı ve Tat Değişiklikleri Gebelikte bulantı olmasına “sabah hastalığı” da denir. İlk haftalarda görülen ve kusmaya kadar giden nedeni belli olmayan ve sonuç olarak ta besin alımında güçlüğe neden olan bir durumdur. Şiddetli ve inatçı kusmalarda gebenin sıvı, elektrolit kayıplarının karşılanması gerekmektedir. Tat ve koku alma bakımından da aşırı duyarlılık görülmektedir, şiddetli yeme isteği yanında tiksinme duygusu da metabolik değişikliklerle açıklanmaktadır. Yataktan kalkmadan yenilen az tuzlu bir bisküvi, kraker leblebi veya ekmeğin kabuk kısmı bulantıyı önlediği ve sonraki besinlerin alımını kolaylaştırdığı gözlenmiştir. Gece açlığına bağlı biriken mide sıvısı bulantıyı tetikleyici olabilir. Sodyum gereksinmesinin artması tuzlu besinlerin daha kolay ve istekle tüketilmesinin sonucudur. Ödeme ve hipertansiyona neden olmamak koşuluyla tuz tüketimi miktar kişisel ayrıcalıklar ön plana alınarak 2-6 g arasında olmalıdır. Pika ne demek, zararlı mı? Gebelikte genellikle iştah artışı olması olağandır. Halk arasında “aş erme” tarzda bazı yiyeceklere karşı özel ilgi ve istek duyulabilir. Bazen bu durum aşırı olur ve besin maddesi olmayan bazı maddelere yönelebilir. Bu durum genelde yetersiz beslenen genç annelerde sıklıkla görülmektedir. Pikanın bir nedeni de bulantı hissini azalttığı görüşüdür. Bu toprak yeme şeklinde görüldüğünde demir eksikliği anemisine neden olabilir. Gebelikte Kabızlık Konstipasyon Bazı gebelik hormonlarının barsak hareketlerini yavaşlatıcı etkisi, kilo artışı nedeniyle günlük hareketlerde azalma, beslenme düzeninde olan değişiklikler gebelerde kabızlık oranını arttırmaktadır. Posa içeren sebze ve meyvelerin çiğ olarak tüketilmesi, günlük 1,5-2 litre sıvı alınması, kuru kayısı, erik, incir gibi besinlerin yenilmesi veya komposto hoşaf olarak tüketilmesi, kabızlık ve hemoroid geliştiren gebe kadınların barsaklarının çalışmasına yardımcı olabilmektedir. Gebelikteki kabızlığa çözüm olarak kurubaklagil, bulgur, yulaf ezmesi gibi posadan zengin besinlerin tüketilmesi, günlük fiziksel aktivitenin arttırılması, aç karnına ılık su içilmesi yemeklerde sebze ve zeytinyağının artırılması önerilebilir. Gebelikte kansızlık anemi Halsizlik, yorgunluk ve enfeksiyonlara dirençsizlik demir eksikliğine bağlı anemilerin en önemli belirtisidir. Demir vücutta kan yapımında görevlidir. Hayvansal besinlerin tüketilmesi ve C vitamini kaynaklarının alınması ile demirin emiliminin arttırılması ile üstüne kafeinli içeceklerin içilmesi çay,kahve sakıncalıdır. Gebelikte Preeklamsi, eklamsi Gebe kadınların yaklaşık % 4 ünde gebeliğin son 4. ayında kan basıncında artma 140-90 mmHg, proteinüri veya Kan Üre Nitrogeni’nde BUN artışla kendini gösteren bir tablo oluşmaktadır. Çoğu kez böbreklerde su ve tuz tutulması, ağırlık artışı, ödem gelişmesi ve GFR’ına düşüşle kendini gösteren bu durumda protein alımı sınırlandırılmalı, – g/kg/gün protein verilmeli, bu proteinin % 60’ı kaliteli protein olmalı ve tuz kısıtlaması 0,5 g/kg/gün yapılmalı ve bu şekilde gebenin sağlığı denetim altına alınmalıdır. Tablo 4’te gebelikte alınması önerilen 1 günlük beslenme programı örneği verilmiştir. Beslenme programı kişisel özelliklere göre düzenlenmelidir. Kaynak Gebelikte ve Emziklilikte Beslenme Köksal Hacettepe Üniversitesi Beslenme ve Diyetetik Bölümü Diyetetik ABD Başkanı Hamilelikte bebeğin zeka gelişimi için ne yemeli? Hamilelik döneminde doğru beslenme hem anne hem de bebeğin sağlığı için oldukça önemlidir. Annenin doğru bir beslenme programı uygulaması ve bazı özel besinleri tüketmesi bebeğin fiziksel ve zeka gelişimini de olumlu yönde etkilemektedir. Anne karnında bebeğin zeka gelişimini etkileyen yiyecekler içerisinde gereken besin öğeleri bulunur. Anne karnında beyin gelişimi için annenin alması gereken vitamin ve mineraller şunlardır Demir Kırmızı kan hücrelerinin oluşmasında rol oynar. Konsantrasyon, zeka ve algı gelişimi için oldukça önemlidir. Hamile bir kadının demir ihtiyacı 40 mcg'dır. Bakalım hamilelikte bebeğin zekasını gelistiren yiyeceklerden demir içerenler hangileri? Demir içeren gıdalar Karaciğer Kırmızı et Yumurta sarısı Kuru üzüm Pekmez İyot Hamilelikte beyin gelişimi ve sinir sistemi üzerinde etkilidir. Zeka geriliğinin önemli bir nedeni olan iyot eksikliği, beyin zedelenmesi ve konuşma problemlerine yol açabilir. Hamile bir kadının iyot ihtiyacı 200 mcg’dır. İyot içeren gıdalar Deniz ürünleri Deniz tuzu İyotlu tuz Deniz yosunu Çinko Beyinde yapısal ve düzenleyici alanda önemli rol üstlenir. Zihinsel gelişim açısından ihtiyaç duyulan besinlerin başında gelir. Bebek ve çocukların bedensel gelişimine katkıda bulunur. Hamile bir kadının çinko ihtiyacı 15 mcg’dir. Çinko içeren gıdalar Yeşil sebzeler Kırmızı et Karaciğer Tahıllar Yumurta Fındık, fıstık, ceviz, badem Soğan Protein Doku yapımı ve onarımında görevlidir. Sinir iletimi için gerekli olan maddelerin sentezinde kullanılır. DNA üretimine katkıda bulunur. Antikor üretimini sağlar. Protein içeren gıdalar Et ve et ürünleri Süt ve süt ürünleri Yumurta Tahıl ürünleri Kuru baklagiller B12 vitamini Bilişsel gelişim üzerinde etkilidir. Hayvansal gıdalarda daha fazla bulunur. Vejetaryenler ve veganlar B12 almak için kuru yemiş ve kuru baklagillerden faydalanabilirler. B12 vitamini eksikliğinde sinir sistemi hastalıkları, nörolojik rahatsızlıklar ve beyin gelişiminde aksama ortaya çıkar. Düşünme ve dikkat sorunları görülür. Hamile bir kadının günlük 6 mcg B12 vitamini alması gerekir. B12 vitamini içeren gıdalar Dana eti Süt ve süt ürünleri Peynir Yumurta Badem, kaju, fındık Kuru baklagiller Folik asit Hamileyken bebeğin beyin gelişimi için ne yemeli sorusunun en önemli cevaplarından biri folik asit. Beyin gelişiminde rol oynar, tüketimine hamilelikte ekstra dikkat etmek gerekir. DNA sentezinde ve omurilik sıvısı üzerinde etkilidir. Folik asit annenin alyuvarlarını desteklediği için eksikliğinde kansızlık görülür. Bu da bebeğin konsantrasyon ve zeka gelişimini negatif yönde etkiler. Folik asit içeren gıdalar Karaciğer Tahıllar Ceviz, badem, fındık, fıstık Yumurta Mercimek Ispanak Maydanoz Nane Brokoli Omega-3 Hafıza ve zeka gelişiminde oldukça etkilidir. Zeka gelişimi deyince ilk akla gelen besinlerden biri de balıktır. Balığın içinde bulunan Omega-3 miktarı beyin gelişimi açısından oldukça önemlidir. Omega-3 eksikliği; prematüre riskine, bebeğin beyin gelişiminde ve merkezi sinir sisteminde birtakım sorunlara neden olabilir. Omega-3 içeren gıdalar Kabak çekirdeği Ceviz Keten tohumu Chia tohumu Semizotu Bunları bilmelisin Hamilelikte Alınması Gereken Vitamin ve Mineraller Nelerdir? Gebelikte folik asit kullanımı nasıl olmalı? B grubu vitaminlerinden olan folik asit, hamileliğin erken döneminde bebeğin merkezi sinir sisteminin gelişimi için gereklidir. Gebeliğin 2. ve 12. haftaları arasında yeterli folik asit alınmazsa bebeğin omuriliği ve beyniyle ilgili problemler görülebilir. Folik asidi vücutta aktive eden vitamin B12’dir, birlikte alınmaları gerekir. Folik aside hamilelikten 3 ay önce başlanmalı ve ilk trimester'de de devam edilmelidir. Hamile olmayan bir kadının günlük folik asit ihtiyacı 180 mcg iken, gebenin folik asit ihtiyacı 400 mcg’dır. Folik asit vücutta depolanmadığı için her gün düzenli olarak takviye yapılmalıdır. Folik asit içeren pek çok gıda olsa da yeterli ihtiyacı karşılamak için doktor önerisiyle düzenli olarak ilaç alınmalıdır. Hamilelikte Folik Asit Kullanımı Hakkında Merak Ettiğin Her Şey Hamilelikte Omega-3 ve Omega-6 takviyesi nasıl alınmalı? Bebek sağlığı için hamilelik döneminde doymamış yağ asitleri yeterli ve düzenli şekilde tüketilmelidir. Omega-3 özellikle gebeliğin son 3 ayında önemli ölçüde bebeğe geçer. Günde 250 mcg Omega-3 alımı önerilir. Bu dönemde anne adayları haftada 2-3 kez balık tüketmeye dikkat etmelidir. Yeterli miktarda Omega-3 alındığından emin olmak için 5. veya 6. aydan itibaren balık yağı hapı kullanımına başlanmalıdır. Bu hapların gebelik için uygun olanları tercih edilmelidir. Oku bakalım Hamilelikte Bebeğe Kilo Aldıran Yiyecekler Neler? Hamilelikte balık tüketimi nasıl olmalı? Bebegin beyin gelişimi için ne yemeli dersen, balığı mutlaka öneririz. Balık, Omega-3 ve Omega-6 yağ asitleri açısından çok zengin bir besin olduğundan anne karnındaki bebeğin beyin ve göz gelişimi için oldukça önemlidir. Ancak her balık gebelikte tüketilmeye uygun değildir. Yüksek oranda cıva içeren balıklar bebeğin beyin ve sinir gelişimini olumsuz etkiler. Bu yüzden dip ve derin su balıkları gebelikte yenmemelidir. Diyetisyen Kübra Yazıcı, balık tüketiminde dikkat edilmesi gerekenler için şunları söylüyor Çiğ balık tüketimi gebelikte oldukça sakıncalı ve dikkat edilmesi gereken diğer bir durumdur. Özellikle suşi, istiridye ve füme gibi deniz ürünlerinden uzak durulmalıdır. Konserve balıklar Clostridium Botulinum bakterisi riski taşırlar. Bu nedenle gebelikte tüketilmemesi gerekir. Balığı pişirme yöntemi de önemlidir. Besin değerini kaybetmemesi için buğulama, ızgara, fırınlama gibi yöntemler tercih edilmelidir. Haftada ortalama 350 gram balık tüketilmesi yeterlidir. Nasıl, ne kadar ve neden yemelisin Hamilelikte Balık Tüketimi Nasıl Olmalı? Vejetaryen ve veganlar hamilelikte bebeğin beyin gelişimi için ne yemeli? Vejetaryen diyet, besin türlerindeki tercihlere göre farklılık gösterir. Bunlar; Vegan Balık, kırmızı et, yumurta, süt ve süt ürünleri gibi hayvansal kaynaklı hiçbir gıdanın tüketilmediği beslenme türüdür. Lakto vejetaryen Hayvansal gıdalardan yalnızca süt ve süt ürünlerinin tüketildiği beslenme türüdür. Ovo vejetaryen Yumurta hariç hiçbir hayvansal gıdanın tüketilmediği beslenme türüdür. Lakto ovo vejetaryen Yumurta, süt ve süt ürünleri dışında hiçbir hayvansal gıdanın tüketilmediği beslenme şeklidir. Vegan veya vejetaryen annelerin beslenme şeklinden ötürü, bebeğin beyin ve zeka gelişiminde özellikle önemli yer tutan Omega-3 yağ asidi, demir ve B12 vitaminine gereken önem verilmelidir. İyi hazırlanmış beslenme programı ile vücudun protein, karbonhidrat, yağ, vitamin ve mineral dengesi sağlanmalıdır. Kritik soru Vejetaryen ve Vegan Hamileler Nasıl Beslenmeli? Diyetisyen Kübra Yazıcı'dan anne adayları için örnek beslenme programları! Normal beslenen bir anne adayının örnek beslenme programı Uyanır uyanmaz 2 su bardağı su Kahvaltı 1 tam yumurta az yağda veya haşlanmış 1 dilim peynir 4-5 adet zeytin 1 tatlı kaşığı bal Domates, salatalık, bol yeşillik 1 dilim tam buğday ekmeği Ara öğün 3 tam ceviz Öğle yemeği 1 kepçe çorba 1 porsiyon ana yemek Suyu yenilmesin. Et, tavuk, balık, kuru bakliyat, sebze türevi olabilir. 4-5 kaşık yoğurt veya 1 bardak ayran Bol yeşillik, domates, kırmızı kapya biber vb. ile hazırlanmış bir dolu salata 1 tatlı kaşığı zeytinyağı, balzamik sirke ve limon ilave edilebilir, nar ekşisi eklenmesin. Ara öğün 3 adet kuru hurma veya kuru kayısı 12-15 adet çiğ badem veya fındık veya kaju Akşam yemeği Opsiyon 1 1 el genişliğinde biftek 130-150 gram veya az yağlı kıymadan ev yapımı 5-6 adet köfte ızgara veya fırında Opsiyon 2 1 el genişliğinde tavuk veya hindi ya da balık 180-200 gr. Somon, çipura, levrek vb. olabilir. Bol yeşillik, domates, kırmızı kapya biber vb. ile hazırlanmış bir dolu salata 1 tatlı kaşığı zeytinyağı, balzamik sirke ve limon ilave edilebilir, nar ekşisi eklenmesin. 1 dilim tam buğday ekmeği Lakto ovo vejeteryan bir anne adayının örnek beslenme programı Uyanır uyanmaz 2 su bardağı su Kahvaltı 1 dilim peynir 2 tam ceviz 1 yemek kaşığı tahin & pekmez 3-4 adet zeytin 1 adet kırmızı kapya biber, istenildiği kadar yeşillik semizotu, dereotu, maydanoz, roka vb. 1 dilim tam buğday ekmeği Ara öğün 1 bardak ayran Öğle yemeği 3-4 kaşık haşlanmış bulgur veya yeşil mercimek ilaveli bol yeşillikli az yağlı salata 1 bardak ayran veya kefir Ara öğün 1 bardak süt 3 tam ceviz Akşam yemeği 1 tabak sebze veya kuru bakliyat yemeği 4-5 kaşık bulgur pilavı Bol yeşillikli salata 1 tatlı kaşığı zeytinyağı, balzamik sirke ve limon ilave edilebilir, nar ekşisi eklenmesin. Vegan anne adayının örnek beslenme programı Kahvaltı 1 dilim vegan peynir veya 10 adet çiğ kaju Yarım avokado 4-5 adet zeytin 1 adet kırmızı kapya biber, istenildiği kadar yeşillik semizotu, dereotu, maydanoz, roka vb. 1 dilim tam buğday ekmeği Ara öğün 1 bardak badem veya kaju sütü Öğle yemeği Opsiyon 1 Narlı bulgur salata Opsiyon 2 Haşlanmış veya fırında sebzeler Opsiyon 3 6-7 yemek kaşığı vegan yoğurt veya 1 kase cacık Ara öğün 1 bardak badem veya kaju sütü 3 tam ceviz veya 15 adet çiğ badem ya da 3 adet hurma topu Akşam yemeği 1 kepçe çorba 1 porsiyon kuru bakliyat yemeği veya sebze yemeği Suyu yenmesin. Bol yeşillikli salata 1 tatlı kaşığı zeytinyağı, balzamik sirke ve limon ilave edilebilir, nar ekşisi eklenmesin. 4 kaşık vegan yoğurt veya 1 dilim vegan peynir Diyetisyen Kübra Yazıcı'dan zahmetsiz ve leziz tarifler Hurma tatlısı Malzemeler 5 hurma ½ çay bardağı çiğ badem ½ çay bardağı ceviz 1/2 çay bardağı kakao 1 çay bardağı yulaf ezmesi 1 paket vanilya Hazırlanışı Suda beklettiğin hurmaları çekirdeklerini çıkardıktan sonra robottan geçir. Kalan malzemeleri içine ekleyip bir kez daha robottan geçirerek püre haline getir. Elde ettiğin püreyi buzdolabında beklettikten sonra top haline getirip yiyebilirsin. Narlı bulgur salatası Malzemeler Çeyrek nar 4-5 kasık haşlanmış kısırlık bulgur Kinoa da kullanabilirsin. 5-6 parça marul 6-7 dal maydanoz 6-7 dal roka 2 dal taze soğan 1 yemek kasıgı zeytinyağı ½ limon Kimyon, kırmızı pul biber, tuz Hazırlanışı Tüm malzemeleri birbiriyle harmanlayarak salatayı hazırlayabilirsin. Dahası da var Hamileler İçin Sağlıklı Meze ve Salata Tarifleri Fırında sebzeler Malzemeler 2 adet kabak 1 adet patlıcan Kabuklarını hiç soymadan tuzlu suda beklet, kabukları antioksidan deposudur. 1 adet kırmızı kapya biber 4-5 adet Çeri domates 1-2 diş sarımsak isteğe göre Hazırlanışı Tüm sebzeleri dilimleyip bir buzdolabı poşetinin içine koy. Üzerine 1 yemek kaşığı zeytinyağı, sarımsak ve arzu ettiğin baharatlar ile tuz ekleyip karıştır. Karışımı yağlı kağıdın üzerine diz ve 170 derecede ortalama 30 dakika kadar pişir. Hamileliğin Boyunca Yemen Gereken 10 Efsane Besin Haberler > Hamilelik Döneminde Beslenmeye İlişkin Mutlaka Bilmeniz Gereken 15 Tavsiye - 1150 Yeterli ve dengeli beslenmek sağlıklı olmanın en temel koşullarından biridir. Hamilelik sürecinde yeterli ve doğru beslenme hem annenin sağlığı hem de bebeğin gelişimi için hayati önem taşır. Anne karnındaki bebek, besinlerini annenin kaynaklarından karşılar. Bu yüzden hamilelik döneminde annenin enerji ve besin ihtiyacı beklediğiniz bebeğinizde beslenmeye bağlı oluşacak riskleri en aza indirmek için size sunduğumuz tavsiyelere bir göz atın derim Kendinize ve ona iyi bakın... 1. Bol sıvı tüketin Bol sıvı tüketimi, annenin cilt kuruluğunu engeler ve enerjik olmasını sağlar. Gerekli olan sıvının alınması anne karnında elektrolit dengesini sağlar. Ağız yoluyla alınan besinlerin kan yoluyla bebeğe taşınmasına yardımcı olur. Ayrıca hemoroid ve kabızlık şikayetlerini de engeller. Hamilelik döneminde vücutta su azalması, erken doğum ağrılarına neden su tüketerek düşük ihtimalini arttıran idrar yolu enfeksiyonlarının oluşma ihtimalini de azaltmış su alımı için;Su içmek için susamayı beklemeyinUyandığınız andan itibaren gün boyu belirli aralıklarla su içinHer öğünde mutlaka su içinYatmadan önce bir bardak su içinTaze sıkılmış meyve suları da sıvı tüketiminde tavsiye edilmektedir. 2. Aç kalmayın Bebek gelişme döneminde annenin beslenmesinden zarar görmez. Anne, bebeğine ve kendine yararlı olan hiç bir besinden kaçınmamalıdır fakat herhangi bir besine karşı isteksizlik veya bulantı varsa bunları yemek için kendini zorlamamalıdır. Aç kalan annede kandaki keton miktarının artması, bebeğin ilerideki psikolojik ve nörolojik gelişiminde gerileme ve sakatlık riskine; tansiyon inip çıkmasına, bayılmalara sebep olur. Kan şekerinin düşmesiyle de baş dönmesi, sinirlilik, baş ağrısı gibi sorunlar ortaya çıkar. 3. Kesinlikle sigara içmeyin! Hamilelik döneminde sigara içmek bebeğin yaşamını riske atan bir etken. Sigara dumanında bulunan karbon, nikotin, zift ve kurşun; toksik ve kansorojendir. Kana karışan zararlı sigara dumanı annede ve bebekte olumsuz etkilere neden sürecinde sigara içen annelerde;Dış gebelik,Hiper tansiyonErken doğumSu kesesinin erken açılmasıSütün C vitamini seviyesini düşürmesiDüşük riskiBebeğin yeni doğduğu dönemlerde ölme riskiGebelik zehirlenmesiBebekte bronşit gibi üzücü sonuçlara neden olabilmektedir. 4. Alkol kullanmayın! Anne alkol aldığında alkol hızla kana karışır. Hızla kana karışan alkol plesantaya doğru gider ve bebeğin kanına geçer. Hamileliğin başlarında alınan alkolün bebek üzerinde toksik etkileri vardır. Bebeğin organ oluşumunda bozuluklara, düşük yapmaya, sinir sistemi hasarlarına, hatta bebeğin ölmesine yol açabilmekte. 5. Kafeinden uzak durun Aşırı kahve yemeklerden hemen sonra tüketildiğinde bağırsaklardaki -hamilelikte önemli olan- demirin emilimini azaltaır. Hamilelik ya da emzirme sürecinde kafein kalp, dolaşım ve sinir sistemini etlileyerek bebeğin kalp atışında ve solunumunda belirgin artışa sebep olabilir. Kafein, alkol ve sigara gibi kanser riskini arttırır, sıvı ve kalsiyum kaybına, doğumdan sonra öğrenme ve hatırlama güçlüklerine yol açabilmektedir. 6. İlaç kullanımına dikkat edin Annenin aldığı ilaç, bebeğin beslenme aracı olan plasentadan geçer. Annenin aldığı ilaç ya da besinler plasentadan geçerek, bebeğin oluşmakta olan dokularında olumsuz etki sürecinde;İlk süreçlerde alınan alerji ilaçları doğumsal sıkıntılara sebebiyet verirMide bulantısını engelleyici ilaçlar bebeğin iskelet, dolaşım ve sindirim sistemlerinde normal olmayan gelişime yol açabilirAğrı kesici ve ateş düşürücü ilaçları doktor tavsiyesinde kullanmalısınızVajinal temzleyiciler enfeksiyon ve düşük riskini arttırdığından kesinlikle kullanılmamalıdır. 7. Gazlı ve şekerli içecekler içmeyin Gazlı içeceklerden en çok tüketilen kolanın içinde içinde bulunan maddelerden dolayı bebekte gelişim bozukluğu veya bebeğin fazla kilolu olmasına, düşüğe veya ölü doğuma sebebiyet verebilir. Annenin tükketiği her şey bebeğe ulaşabildiğinden bu tarz içecekler normal bir insanda oluşturacağı tüm etkileri bebekte de gösterebilirler. 8. Folik asit içeren besinler tüketin Folik asit annenin alyuvarlarının desteklenmesi için alınması gerekir. Gebelikte görülen kansızlığın başlıca sebebi folik asit yetersizliğidir. Ayrıca bebeğin beyin, omurga ve omurilik oluşmunda çok önemli bir rol oynamaktadır. B12 vitamini içeren et, balık, yumurta ve süt ürünleriyle birlikte folik asit kaynağı olan yeşil yapraklı sebzeler, esmer ekmek, tahıl, meyve ve meyve suyu bol bol tüketilmelidir. 9. Vitaminler önemli Hamillik sürecinde annenin E vitamini ihtiyacı artar. E vitamini bebeğin doku gelişimi; hücre duvarı yapısı, alyuvar hücresi bütünlüğü için gereklidir. Eksikliğinde fenalık, solunum yetersizliği, kısmi sarılık rahatsızlıkları ortaya çıkabilmektedir. Bu yüzden E vitamini açısından zengin olan yeşil yapraklı sebzeler, yağlı tohumlar ve bunlardan elde edilen yağlar, sert kabuklu meyveler, tahıl taneleri ve kurubaklagilleri vitamini dışındakiler de çok önemlidir. Tüm vitaminleri yeterli miktarda almaya özen göstermelisiniz. 10. Uzak durmanız gerekenler Fazla tuzlu, baharatlı, şekerli, yağlı hamurlu yiyecekler yenmemeli Tatlı ve şekerleme Şekerli marmelatlarGazlı ve şekerli içeceklerAperatiflerKızartmalarÇok fazla kahve veya çay 11. Mutlaka tüketmeniz gerekenler Vitamin ve minarel kaynağı olan besinler tüketilmeye çalışılmalıdırSüt, yoğurt, peynir, kalsiyum, proteinYeşil yapraklı sebzeler C vitamini, posa, folik asitYağsız kırmızı et protein, demirTavuk eti protein, demirSardalya kalsiyum, demir, proteinKepekli ekmek protein,posa, folik asit 12. Kahvaltı günün en önemli öğünü Kahvaltı, gece uzun süren açlıktan sonra günün başlangıç öğünüdür. Kahvaltı yapmazsanız gün içerisinde kendinizi yorgun ve halsiz hissedersiniz. Uzun süre aç kalan vücudun kan şekerindeki ani iniş ve çıkışlar bebeğin yeterli enerji almasını engeller. Bu yüzden gece boyu aç kalan bebeğinizi en kısa sürede doğru şekilde beslemelisiniz. 13. Hamilelik boyunca 9-13 kilodan fazla kilo alınmamalı Hamileliğe başlangıç kilonuzu not alın. Fazla kilo almamak için 2-3 saatlik aralıklarla beslenme düzeni kurun. Özellikle tatlı isteğinizi kontrol altına alın. Bitter çikolata, sütlü tatlı, dondurma, meyve salatası gibi tatlıları tüketmeyi tercih edin. 14. Kalsiyum tüketiminizi ihmal etmeyin Kişinin kalsiyum ihtiyacı doğmadan önce başlar. Hamilelikte gelişmekte olan bebeğin güçlü kemik ve dişlerinin olması, sağlıklı sinir sistemi, kalp ve kas yapıları için kalsiyum gereklidir. Artan kalsiyum ihtiyacı karşılanmazsa, annenin kemiklerinde zayıflama, bebekte ise gelişim geriliği ve nöbet geçirme olayları görülebilir. Kandaki kalsiyum düşüklüğü doğum sonrası kanama riskini de artırıyor. Süt ürünleri, kuru incir, kuru fasulye, tere, karnabahar, lahana, ıspanak, yumurta, kaşar, tulum ve içme suyu olduğu için hamilelikte bu besinlerin tüketilmesine özen gösterilmelisiniz. 15. Mide bulantınız varsa Mide bulantılarına engel olunamadığı durumlarda bastırmak için başucunuzda galeta, ekmek, leblebi gibi alternatifler bulundurun. Sabah kalktığınızda kahvaltı sürecine hazırlanırken bunlardan atıştırın. Öğle yemeği için peynirli sandviç alternatifi bulantınızı kontrol etmek adına size yardımcı olur. Ara öğünlerde; meyve, galeta, yoğurt, kuruyemiş, leblebi cubur, salam sosis gibi zararlı ve karışık besinlerden uzak durun. Canınızın istemediği şeyleri zorla yemeye çalışmayın. Et, tavuk, balık, süt ya da yumurta tüketmiyor musunuz? Endişelenmenize gerek yok. Bebeğinizi dünyaya getirmeye hazırlandığınız şu günlerde de vejetaryen ve vegan beslenme programınıza bağlı kalabilirsiniz. Tabi, düzenli olarak doktor kontrolüne gitmeniz, sizin ve bebeğinizin ihtiyacı olan her şeyi aldığınızdan emin olmanız önemlidir. İşte, vegan hamilelerde beslenme ile ilgili bilmeniz gerekenler…Vegan Hamilelerde BeslenmeVegan Hamilelerde BeslenmeHamilelikte Vegan Beslenmeye Devam Edebilir Miyim?Hangi Besin Maddelerine Daha Fazla Dikkat Edilmeli?Hamileyken canım et isterse ne olur?Hamilelikte Vegan Beslenmeye Devam Edebilir Miyim?Hamilelikte vegan beslenmeye devam ederken, mükemmel derecede sağlıklı bir bebek dünyaya getirmek vegan beslenme ile ilgili hala çok fazla yanlış anlaşılma var. Gerçekte, vegan bir anne mükemmel derecede sağlıklı bir bebeğe sahip olabilir. Peki, insanlar neden bu kadar endişe ediyor?Bunun en temel nedeni, bebek için en güçlendirici besinlerden bazılarının et ürünleri ve diğer hayvansal kaynaklı besinlerde daha kolay bulunmasıdır. Ancak, o temel besinleri başka şekillerde almanız da hala mümkündür. Peki, vegan bir hamileyseniz hangi besin maddelerine ekstra özen göstermeniz gerekir?Protin, kalsiyum, B12 vitamini, D vitamini ve demir gibi besin maddeleri, vegan beslenme programınızda dikkat etmeniz gereken Besin Maddelerine Daha Fazla Dikkat Edilmeli?Protein, B12, D vitamini, kalsiyum ve demir alımına dikkat!ProteinAnne adayları için önerilen günlük miktar 75 gramdırBebeğinizi dünyaya getirmeye hazırlandığınız şu günlerde, artık her zamankinden daha fazla proteine ihtiyaç duyarsınız. Bu temel besin, büyüyen bebeğiniz için son derece önemlidir. Vegan olduğunuz için yeterince protein alamadığınızdan şüphe ediyorsanız;BaklagillerTam tahıllarSoyaKuruyemişlerTohumlarBezelyeNohutFasulyeKinoaBulgurKarabuğdayKuskusYulafBadem, fındık, fıstık ezmesiProtein destekli bitkisel sütlerKalsiyum Günlük önerilen miktar 1000 mg’dırKalsiyum, hamilelik döneminde anne karnındaki bebeğin kemik sağlığı, kasları, kalbi ve sinirlerini inşa etmek için çok önemlidir. Kalsiyum, bir bebeğin gelişimi için o kadar önemlidir ki, yediklerinden alamadığında, yaşamının ilerleyen dönemlerde kemik erimesi riski artabilir. Yemeniz gerekenlerYeşil yapraklı sebzelerSoya sütüSoya peyniriKalsiyum destekli bitkisel sütlerKalsiyum destekli meyve sularıDemirGünlük ortalama 27 mg alınması önerilirHamilelikte bebeğinizin gelişimini desteklemek için kan hacminiz ortalama %50 oranında artmaktadır. Demir, daha fazla kırmızı kan hücresi üretmek için gereklidir. Vegan besleniyorsanız, yeterince alamıyor olabilirsiniz. Demir eksikliği; erken doğum riskini ya da düşük doğum ağırlığına neden olabilir. Peki, hamilelikte vegan beslenme prensibini uygulayan anne adayları demir eksikliği yaşamamak için neler yemeli?Kuru fasulye, nohut, mercimekSoya fasulyesi organikYulaf kepeğiSoya ürünleriKinoaArpaBulgurKabak çekirdeğiKurutulmuş meyvelerIspanak, lahanaDeniz yosunuB12 VitaminiGünde ortalama mcg alınması önerilirB12 vitamini, bebeğin beyin gelişimine yardımcı olmak için folik aside yardımcı olur. B12, kırmızı kan hücrelerinin oluşumu için de önemlidir. Eksikliğinde, erken doğum riski ve nöral tüp defetkleri riski artmaktadır. Gebelikte B12 eksikliği nadir olsa da, vegan hamilelerde eksikliği daha sık görülmektedir. Bunun nedeni, genellikle hayvansal gıdalarda bulunmasıdır. Bununla ilgili olarak, doktorunuzdan folik aside ek olarak bir de B12 vitamini takviyesi isteyebilirsiniz. B12 alabileceğiniz bazı bitkisel temelli gıdalar ise şöyledirB12 destekli soya, badem, fındık sütüBeşin mayasıZenginleştirilmiş kahvaltılık gevreklerHamileyken canım et isterse ne olur?Pek çok hormonal değişimin yaşandığı göz önünde bulundurulduğunda, çok sayıda anne adayının damak zevki bu dönemde değişmektedir. Ve pek çok vejetaryen/vegan anne adayının canı et ve et ürünlerini de için bir istisna yapmak konusunda kendinizi iyi hissediyorsanız, bir sorun olmadığını bilmelisiniz. Bebeğiniz dünyaya geldikten sonra yeniden vegan beslenmeye dönebilirsiniz. Yemek istemiyorsanız; diyetinize yalnızca yumurta ve süt ürünleri ekleyerek vejetaryen beslenmeye Beslenme İle İlgili Daha Fazla MakaleHamilelik Öncesi ve Hamilelikte BeslenmeGebelik Sırasında Alınması Gereken Proteini Yüksek BesinlerGebelik Sırasında Alınması Gereken Kalsiyumu Yüksek BesinlerHamile Kalmaya Çalışırken Nasıl Beslenmeli?Sağlıklı Gebeliğin Anahtarı Folik AsitKaynak İsmiVegan Hamilelerde BeslenmeTanımlamaHamilelikte Vegan Beslenmeye Devam Edebilir Miyim? Et, tavuk, balık, süt ya da yumurta tüketmiyor musunuz? Endişelenmenize gerek yok. Bebeğinizi dünyaya getirmeye hazırlandığınız şu günlerde de vejetaryen ve vegan beslenme programınıza bağlı kalabilirsiniz. Tabi, düzenli olarak doktor kontrolüne gitmeniz, sizin ve bebeğinizin ihtiyacı olan her şeyi aldığınızdan emin olmanız önemlidir. İşte, vegan hamilelerde beslenme ile ilgili bilmeniz gerekenler...YazarBebek EğitimiYayıncı 4 adımda hamileyken yenmesi gerekenler listesi Hamilelikte yenmesi gerekenler listesini aslında 4 ana grupta toplayarak işini kolaylaştıracağız. Çünkü sağlıklı beslenmenin temelinde bu 4 besin grubu yer alıyor. Hamilelik sırasında beslenmedeki hedefin, bebeğinin gelişimine destek verecek tüm besinleri dengeli bir şekilde tüketmek olmalı. Bunun için de yediklerini boş kalori kaynaklarından değil, besleyici gruplardan seçmelisin. İşte 4 adımda hamilelerin yemesi gerekenler! Başlamadan önce bunu da buraya bırakalım “Sağlıklı Beslenmek Önemli Ama Yapamıyorum” Diyen Hamileler İçin Altın Bilgiler 1- Protein içeren besinler Et, yumurta ve kuru baklagil grubu / Günde 3-4 porsiyon Hamilelikte proteine olan ihtiyaç artar. Bebeğinin gelişimi için de en önemli besin kaynağı proteinlerdir. Bunun için de hamileler ne yemeli diye merak ediyorsan işe protein kaynaklarından başlayabilirsin. Günde yaklaşık 100-120 gram kadar kırmızı et, tavuk, hindi veya balık yiyebilirsin. Hamilelikte et yemek hayvansal protein ihtiyacını karşılayacağı için çok önemlidir. Çünkü hayvansal proteinler sana ihtiyacın olan tüm amino asitleri sağlar. Bunlara tam proteinler denir. Hayvansal protein tüketiminde dikkat etmen gereken en önemli şey, et ürünlerinin iyice pişmiş olmaları. Çünkü hamilelik döneminde çiğ veya az pişmiş et, tavuk, balık, yumurta gibi besinlerden uzak durman gerekir. Hamilelikte neleri tüketmemen gerektiğini hatırlamak için, Bu 15 Şeyden Uzak Dur Hamilelikte Yenmemesi Gerekenler yazımıza mutlaka göz at. Besin öğelerini arttırmak için bitkisel proteinleri de tüketmelisin. Hayvansal protein tüketmediğin günlerde 1 tabak kuru baklagil ve yumurta yiyerek protein ihtiyacını karşılayabilirsin. 2- Kalsiyum içeren yiyecekler Süt ve süt ürünleri grubu /Günde 3-4 porsiyon Süt ve süt ürünleri çok iyi birer kalsiyum ve aynı zamanda da protein kaynağıdır. Bu yüzden hamilelikte süt tüketimi son derece kritiktir. Hem kalsiyum hem de protein yönünden zengin oldukları için de hamilelikte bu grupla 1 taşla 2 kuş vurabilirsin. Protein ve kalsiyum dışında hamilelikte alman gereken diğer vitamin ve mineralleri öğrenmek için Bunları Bilmelisin Hamilelikte Alınması Gereken Vitamin ve Mineraller Nelerdir? yazımıza mutlaka göz atmalısın. Kalsiyum, kemik ve diş gelişimi için en önemli mineral olduğu için süt grubu, hamilelerin yemesi gereken yiyecekler arasında yer alır. İki dilim peynir, 2 su bardağı süt ya da yoğurt tüketerek günlük beslenme programına ortalama 3- 4 porsiyon süt grubu dahil etmelisin. Fazla tuz tüketmek ve kafein almak kalsiyumun emilimini azaltır. Bunu aklında çıkartma. Bu konu önemli 6 Soruda Hamilelikte Probiyotik Kullanımına Dair Bilmen Gereken Her Şey 3- Meyve ve sebzeler Hamilelikte hangi meyveler yenmeli? Unutma tüm meyve ve sebzeler hamilelik döneminde yenmeye layıktır. Bu yüzden sebze ve meyve tüketiminde olabildiğince çeşitliliği gözetmelisin. Aklına her zaman şunu getir sebze ve meyve alışverişi yaparken sepetimde gökkuşağının tüm renklerinden olmalı Turuncu, yeşil, kırmızı, sarı! C vitamininden zengin yiyecekler Günde 2 porsiyon Tahmin edeceğin gibi özellikle C vitamininin kaynağı taze sebze ve meyvelerdir. Bu yüzden de hamilelikte meyve yemek senin için atlanmaması gereken bir ritüel olmalı. Her gün mutlaka C vitamini yönünden zengin meyve veya sebze tüketmelisin. Portakal, mandalina, greyfurt, çilek, elma, karpuz, ananas, sivri biber, brokoli, domates, kavun hamilelikte yenmesi gereken meyveler ve sebzeler arasında yer alır. Bu bilgilere ihtiyacın olabilir Kritik Soru Vejetaryen ve Vegan Hamileler Nasıl Beslenmeli? Yeşil yapraklı sebzeler Günde 1-2 porsiyon Koyu yeşil yapraklı sebzeler folik asit ve B6 yönünden zengindir. Aynı zamanda posa içerdikleri için kabızlığa karşı da korur. Roka, tere, semizotu, pazı, ıspanak, pırasa, dereotu, maydanoz, kereviz yaprağı gibi yeşil yapraklı sebzelerden gün içinde tükettiğinden emin olmalısın. Bu noktada özellikle sorulan gebelikte tere tüketimi konusuna yanıt verelim. Bazı hamileler tere tüketiminin zararlı olduğunu düşünse de abartmadığın sürece bir sorun söz konusu olmaz. Kabızlık hamilelikte büyük dert. İçini kurutan bu sorunla nasıl baş edebilirsin Hamilelikte Kabızlık İle Başa Çıkma Rehberi Sarı, turuncu, kırmızı ve mor sebze ve meyveler Günde 1 porsiyon Koyu sarı, turuncu ve kırmızı meyve ve sebzeler A vitamini öncüsü olan beta- karoten içerirler ve çok güçlü birer antioksidanlardır. A vitamini sağlıklı hücre gelişimi için gereklidir. Mevsiminde olmak şartıyla havuç, tatlı patates, kayısı, bal kabağı, Trabzon hurması, pancar, mor lahana, kırmızı orman meyveleri gibi renk skalasında zengin yiyecekleri mutlaka tüketmeye çalış. Bu yazı çok işine yarayacak Mevsimlere Göre Hamilelikte Beslenme Listesinin Olmazsa Olmaz Meyve ve Sebzeleri 4- Tam tahıllı besinler ve ekmek grubu Ekmek ve tahıl grubu, gebelikte günlük beslenme listesinin enerji ayağını oluşturur. Aynı zamanda beslenmenin de temelini oluşturur. Tahıllar B grubu vitaminleri yönünden zengindir. Selenyum, çinko, krom, magnezyum gibi önemli mineralleri de içerir. Sağlıklı bir beslenme için rafine tahıllar yerine tam tahıllardan yapılmış yiyecekleri tercih etmelisin. Buna bağlı olarak hamilelikte ekmek tüketimi konusunda da tam buğday unundan yapılmış ekmeklere yönelmelisin. "Hamilelikte hangi ekmek yenmeli?" Tam buğday unundan yapılmış ekmek, makarna, bulgur, kuru baklagiller tüketmelisin. Beyaz pirinç, beyaz undan yapılmış ekmek, makarna, beyaz unla yapılmış kekler, kurabiyeler kaçınman gereken karbonhidratlar arasındadır. Hamilelikte Beslenme Programı Tablosu Besin Öğesi Gıda Kaynağı Günlük Porsiyon Alımı Protein İçeren Yiyecekler Kırmızı et, tavuk, hindi, balık, yumurta veya kuru baklagil 3- 4 100-120 gram Kalsiyum İçeren Yiyecekler Süt, peynir, yoğurt 3 - 4 Demir İçeren Yiyecekler Yumurta ve kırmızı et 2 Tam Tahıllılar ve Ekmek Çinko, magnezyum ve B vitamini yönünden zengin Bulgur, tam buğday unundan ekmek, makarna, kuru baklagiller 8 1 porsiyon= 1 ince dilim esmer ekmek= 1 kase çorba= 3 yemek kaşığı bulgur pilavı C Vitamini İçeren Yiyecekler Sebze ve meyveler Portakal, mandalina, sivri biber, çilek, elma 2 Yeşil Yapraklı Sebzeler Folik asit ve B6 yönünden zengin Ispanak, roka, tere, semizotu, pazı, karalahana 1 – 2 1 porsiyon = 1 kase salata = 6 yemek kaşığı sebze yemeği Sarı ve Turuncu Sebze ve Meyveler A vitamini ve beta karoten yönünden zengin, antioksidanlar Havuç, balkabağı, Trabzon hurması, tatlı patates 1 Yağlı Yiyecekler Ceviz, badem, fındık 2 – 3 2 adet ceviz içi veya 6-8 adet badem ya da fındık = 1 tatlı kaşığı kadar yağ Hamilelikte ceviz ne kadar yemeli sorusuna da yukarıdaki tablodan yanıt alabilirsin. Hamilelikte bebeğin gelişimi için neler yemeli? Daha doğmadan bebeğine nasıl kilo aldıracağına, gelişimini nasıl destekleyeceğine dair kafa yormaya başladın. Bu yüzden de aklında hep aynı soru dolanıyor Hamilelikte bebeğin kilo alması için ne yemeli? Omega-3 Hamileyken düzenli olarak balık tüketen kadınların daha sağlıklı bir hamilelik geçirdikleri ve daha kilolu bebekler dünyaya getirdikleri söyleniyor. Bu yüzden haftada en az 1 defa balık tüketmelisin. Eğer balık yiyemiyorsan fındık, fıstık, ceviz gibi omega 3 içeren kuruyemişleri ara öğün olarak günde 1 avuç yiyebilirsin. Bu besinler Anne karnında bebeğin beyin gelişimi için ne yemeli sorusuna da yanıttır. Bebeğinin beden ve zeka gelişimi için hamilelik boyunca demir, folik asit, iyot, çinko, vitamin B, omega 3 ve 6 yağ asitleri gibi vitamin ve minerallerin gerekli besin kaynaklarından tüketmen gerektiğini unutma! Bak bu da önemli Hamilelikte Beslenme Hafta Hafta Nasıl Olmalı? Folik asit Folat, folasin veya B9 vitamini olarak da isimlendirilen folik asit, hamilelik döneminde özel bir yere sahiptir. Araştırmalar hamilelikte folik asit almanın bebekte oluşabilecek nöral tüp kusurlarını önlemeye veya azaltmaya yardım ettiğini gösterir. Mutlaka oku Hamilelikte Folik Asit Kullanımı Hakkında Merak Ettiğin Her Şey Her ne kadar doktorun folik asit için ilaç takviyesinde bulunacak olsa da folik asit içeren gıdaları tanımanda bir sakınca yok. Kuşkonmaz, avokado, muz, siyah fasülye, brokoli, yumurta sarısı, turunçgiller, yeşil yapraklı sebzeler, yeşil fasulye, çilek, mercimek, bezelye, karaciğer, yoğurt folik asit açısından zengin gıdalardır. Hamilelikte doğru beslenmek bebeğine verebileceğin ilk ve en güzel hediyedir. Bunun için Hamilelikte Beslenme Hakkında Bilmen Gereken Her Şey yazımıza mutlaka göz atmalısın. Hamilelikte su tüketimi nasıl olmalı? Günde en az 8 büyük bardak suyu hamilelikte günlük beslenme programının içine mutlaka dahil etmelisin. Bebeğinin vücudu seninki gibi büyük ölçüde sıvıdan oluşur. Senin vücudun da hamilelik süresince her zamankinden daha fazla suya ihtiyaç duyar. Peki, su içmenin sana faydaları nelerdir? Cildinin yumuşak kalmasını sağlar. Kabızlığı azaltır. Senin ve bebeğinin vücudunu toksinlerden ve atık maddelerden arındırır. Aşırı şişmeyi ve ödemi azaltır. İdrar yolu enfeksiyonlarını önler. Erken doğum riskini düşürür. Eğer vücudun çok fazla sıvı tutuyorsa, çok egzersiz yapıyorsan ve hava çok sıcaksa daha fazla içmeye çalış. Ama su içmeyi tam yemek öncesine denk getirmemeye çalış. Yoksa yiyemeyecek kadar tıkanabilirsin. Son olarak unutma içtiğin çaylar, meyve suları ve diğer sıvılar suyun yerini asla tutmaz. Bu adımları takip ederek hem miniğini hem kendini ödüllendir 7 Adımda Hamilelikte Beslenme Nasıl Olmalı? Hamilelikte tuz tüketimi nasıl olmalı? Bildiğin gibi tuz vücutta ödemi, su tutulmasını, ve şişmeyi tetiklediği için eskiden hamilelik döneminde tamamen kısıtlanırdı. Artık hamileyken vücut sıvılarının belli bir oranda artması normal ve gerekli kabul ediliyor. Bu yüzden de vücuttaki sıvı miktarının uygun düzeyde tutmak için de ölçülü bir şekilde sodyum alımı öneriliyor. Çünkü sodyum yoksunluğu fetüsün gelişimi için zararlı olabiliyor. Yine de çok yüksek miktarda tuz ve çok tuzlu yiyecekler hamile ol ya da olma özellikle bir alışkanlığa dönmüşse herkes için zararlı. Üstelik fazla tuz alımı ile hamilelik ve doğum sonrasında yüksek tansiyon arasında sıkı bir bağ olduğunu da bilmelisin. Dolayısıyla soya sosu, hazır turşular, cipsler gibi yüksek tuz oranına sahip yiyeceklerden uzak durmalısın. Biraz daha titizlenelim mi Hamilelikte Güvenli Beslenmenin Yollarını Biliyor musun?

hamilelikte bebeğin renkli gözlü olması için ne yemeli