Turkishserial islam uyanış büyük selçuklu Eskiosmanlı altın paraları fiyatları Polikarbonat kısaltması Polikarbonat kısaltmasıEski para alanlar; konuyla ilgili bazı detayları bilmek zorundalar! Aksi takdirde, yasal açıdan Osmanlı altın sikkesi, Bizans paraları, Lidya parası, demir paralar ve Yunan gümüş parası; en çok karşılaşılan paralar arasında yer alır. Elektron, altın, gümüş, bakır, demir gibi tartılarak ödenen madeni paraları çubuk ve külçe şekli takip etmiştir. Belirli şekil verilip tartılarak oluşturulan çubuklar üzerindeki çentiklerden koparılan parçalar da küçük alışverişlerde kullanılmaktaydı. AlisSilver 925 Ayar Gümüş Çukur Yüzüğü. 579,90 TL. % 22. 449,90 TL. Ürünün farklı seçenekleri var. Kurban fiyatlarıyla ilgili son dakika gelişmesi. Kurban bayramı önce kurban fiyatlarına büyük zam geldi. Büyükbaş ve küçükbaşta yaşanan zam oranı verildi. Kurbanlık fiyatlarının Fast Money. 25 MAYIS PAZARTESİEN ÖZEL TASARIM BAHARAT NEREDE? 1430'ların başında İngiltere'de 250 gram karabiber vererek bir domuz alınabiliyormuş. 15. yüzyıldan bir özdeyiş de diyor ki "Tarçın satın almaya gücü yeten ölümsüzlüğü de satın alır." O zamanlar Mısır Çarşısı'ndaki baharat cenneti Ucuzcular yokmuş belli ki! Lafa ortasından başladık, başa alalım Sabah 930 gibi küçük bir grup, Mısır Çarşısı'nın kapısında buluştuk. Ne yapacağız? Lezzet turu. Liderimiz kim? Hülya Ekşigil. Peki o kim? Yemek kültüründe derya deniz, eli hem yazarken hem pişirirken çok lezzetli olan gazeteci, dergici, yazar, hoca... Son yıllarda tematik şehir turları çok ilgi çekiyor. Kolay Yolculuk da böyle iki İstanbul gezmesi düzenliyor; kasmadan, koşturmadan, sıkmadan Ferhan İstanbullu ile Tasarım Turu Çukurcuma-Karaköy ve Hülya Ekşigil Dönüşümlü olarak Aylin Öney Tan ile Lezzet Turu Eminönü-Kadıköy. Mısır Çarşısı, daha genel konuşursak Eminönü, her defasında aynı duyguyu yaşatıyor Niye daha sık gelmiyoruz ki? Bir renk ve tat cümbüşü, hem de kitsch vahası... Hülya Ekşigil, kendi mutfağından tüyolar da vererek, favori lezzet rotasını yaptırdı bize. Doğu Pazarı'nın havyarı iyiymiş, Cankurtaran Gıda'nın peynirleri arasında son zamanlardaki aşkım Karaman Obruk da vardı. Lakin asıl tadım gösterisi Ucuzcular'daydı. İsim, baharat toptancılığı da yapan, dolayısıyla ucuza satan büyük dedenin lakabından geliyor. Aile, Malatya kökenli. ABD'de okumuş beşinci nesil Bilge Kadıoğlu, işin başında. Bizi coğrafyadan kültüre, gelenekselden moderne Lafın gelişi değil; özel imalat humus baharatıyla, içine sadece belirli ölçüde su ve zeytinyağı ilave ederek saniyeler içinde humus yapabiliyorsunuz, lezzetten lezzete sürükledi doğrusu. Ucuzcular'ın özelliği, kendi yaptıkları baharat karışımları. "Ne var ki bunda, herkes karıştırır evde" deyip geçerseniz hata edersiniz, üstüne kafa yorup harikalar yaratıyorlar çünkü. Yeniçeri baharatı mesela, kırmızı ete, bulgur pilavına, makarnaya, omlete, cuk! Osmanlı baharatı hemen her şeyi bir üst lige taşıyor. Anadolu baharatını yoğurda, ekşi kremaya, haşlanmış patatese kattınız mı tamamdır. Falafel karışımı hayat kurtarır... Ve de çok kesin Baharat, yemeğe sınıf atlatır. 27 MAYIS ÇARŞAMBA ANITKABİR'İN MİMARINDAN 'ŞATO'YA... Emlakçı diliyle Göztepe ışıklarda, Tütüncü Mehmet'te, Bağdat Caddesi'ne ikinci bina diyelim. 1941'de yapılmış. Ama asıl özelliği; projesinin Anıtkabir'in de mimarı olan Emin Halid Onat tarafından çizilmiş olması. Hoş bir verandası ve içerde pek çok küçük odası var. Bu odacıklarda ister iş yemeği yiyor, ister eş dost ahbapla doğum günü kutluyorsunuz. Anadolu yakasının davet için ilk akla gelenlerinden. Etleriyle öne çıkan bir yer burası Vino Steak House. Füme et, kuzu çerezlik ve 'lokum' denen pamuk mini bonfileciklerle başlayıp Rib Eye, T-bone, Porter House gibi daha 'kalantor' steak'lere uzanan bir yelpazede et yapıyor. Lezzet, tahminimin ötesi bir seviyede... Köftesinde bile soğandan, sarımsaktan, ekmekten, maydanozdan azade, net et tadı alınıyor. Fiyatlar ucuz değil elbette. Ama eğer şarap içiyorsanız, normalleşiyor. Vino'nun şarap kavında Urla'dan California'ya, Fransızından Avustralyalısına, çok çeşitli şaraplar var ve de rakamlar bu ayardaki restoranların çok altında Market fiyatını üçle çarpmıyor, sadece 30 TL şişe açtırma parası koyuyorlar üstüne. Yemeklerin fiyatı dengeleniyor, damağınız da halinden gayet memnun olduğu için kazıklanmışlık hissi masanıza uğramıyor. Naçizane tavsiye Anıtkabir'in mimarının imzası olan bu tarihi binada 'Şato' yiyin! O ne derseniz, cossss sesleriyle oval çukur tabaktaki kızgın tereyağına atılan bonfileler ve ekmekler. Başka bir evrene geçiriyor adeta. Uçuruyor. 29 MAYIS CUMA MARUL AZ SEVİŞME HİÇ YOK! Bizans'ın beslenme takviminden geçen ay bahsetmiş, mayısta neleri yemeli, nelerden kaçmalı, saymıştık Bizans'ın Damak Tadı / Efsanevi Bir İmparatorluğun Mutfağı, Andrew Dalby, Alfa. Mayıs bitiyor, şimdiden bakalım hazirana ki denk alalım ayağımızı "Haziran, sıcak kana hükmeder. Sabah kalktığında yavaş yavaş, üç küçük ölçü soğuk su iç, ondan sonra üçüncü saate dek oruç tut. Makul miktarlarda, göreceli soğuk olan yiyecekleri yiyebilirsin ve karabiber, karanfil, tarçın ve baharlı ürünler gibi daha acı ve kuru tatlardan uzak dur. Bahçe otlarından sarımsak, soğan, pırasa, turp, roka, tere, hardal otu, kıyılmış kekik ve nane." "Etlerden, yağlı kuzu ya da oğlak. Erkek hayvanların etini yeğle ve hiç yağ yeme. Bunlar çayırda otlatılan ya da sütle beslenen kuzular olmalı Kişniş, hintsümbülü ve anason dışında hiçbir baharat katmaya gerek yok. Kekiği makul miktarda kullan. Herhangi bir çorba içmekten kaçın. Kuşlardan tavuk, piliç, fırında kızartılmış sıcak servis edilen yavru brakata güvercinleri." "Balıklardan lapina, hani, kırlangıç, ispari, çipura, orfoz, kaya balığı ve tüm yumuşak etli balıklar dahil, yağlı balıkları ye. Levrek, kefal, curcur, barbun, iskorpit, sinagrit, ıstakoz, yengeç ve tüm sert kabuklu ve sert etli deniz ürünlerinden uzak dur." "Bandırmalıkların temel malzemesi bal sirkesi olmalı. Ada soğanı sirkesi soslu ve makul miktarda yenilecek marul, hindiba, beyaz kereviz. Bol miktarlardaki marul gözlerin ferini söndürür. Meyvelerden 'beyaz' kiraz ve hıyar ye. Bu ay, burada liste edilmeyen her şeyden uzak durulmalı." "Ay süresince sekiz banyo. Bu ay hiç deri losyonu yok. Ayın 21'ine dek aynı bileşenleri içeren merhem ve sabun. Sevişme yok." Son cümleyi görünce cayıp havlu mu attınız hemen? Durun, beterin beteri gelecek. Ağustosta deniyor ki "Ay süresince dört banyo." Ortalık kaynar, kavrulur, yanar, erirken... Havadaki nemden her canlı yapış yapış olurken... Ağustos boyunca toplam dört banyo izni var! Allah Bizanslıların yardımcısı olsun... Bizans paralari ne kadar?Solidus DenariusHyperpyron Byzantine Empire/CurrenciesBizans parası kaç gram?7 Sikke-Bizans Dönemi-Altın-4,5 mm. 8 Sikke-Bizans Dönemi-Altın-4,3 altın sikke kaç gram?Cumhuriyet Altınlarının tümü 22 ayardır. Birlik Sikke Altın 7,216 gram, birlik Ziynet Altını 7,016 altınları nerede?Çanakkale'nin Ayvacık ilçesine bağlı Gülpınar köyünde bulunan Apollon Smintheus Tapınağı'nda sürdürülen kazı çalışmalarında, 1700 yıl öncesine ait 68 adet altın sikke eser paraları kim alır?Buna göre, ülkede yer altı, yer üstü ve su altında bulunan taşınır kültür varlıklarını yetkililere haber verenler çeşitli ikramiyeler alıyor. Kanun'un 64. maddesinde düzenlenen ikramiyeler özetle şöyle -Kültür ve Turizm Bakanlığı, kendi mülkü içinde eser bulanlara, eserin değerini ödeyerek satın dönemi paraları ne kadar?Denarius SestertiusAsAureusSolidus Roman Empire/Para birimleriOsmanlı paraları ne kadar eder?Kimden Sahibindenİlan BaşlığıFiyatİlan TarihiOsmanlı ve Bizans paraları200 TL14 Şubat 2022Osmanlı antika TL14 Şubat 2022osmanlı TL14 Şubat 2022ÇOK ÇOK NADİR.!! OSMANLI 1327/7 ORJİNAL Elgazi NİKEL 5 TL14 Şubat 2022 Merhabalar. Bu yazımızda bakır Bizans paraları ve fiyatları hakkında sizlere bilgiler vereceğiz. Bakır Bizans paralarını detaylı olarak inceledikten sonra iletişim bilgilerinizi yorum yazma kısmından iletebilirsiniz. Bakır Bizans paralarının birçoğu çok eski dönemlere kadar uzanmaktadır. Fiyatlar ise değişiklik göstermektedir. Dönemine göre Bizans paraları sıralamak mümkündür. Dönemin önde gelen isimlerini paralar üzerinde tasvir edildiğini görmemekteyiz. Paraların fiyatları yıllık güncellemelere tabii tutulmakla birlikte çoğu zaman sabit kalabilmektedir. Güncellemeler fiyatın düşmesi ya da yükselmesi olarak düşünülebilir. Aşağıda güncel fiyatlar ve tanımlamalar üzerinde duracağız. Sizde paranızın hangisine benzediğini bularak, dönem hakkında ve güncel fiyatı hakkında bilgi edinebilirsiniz. Elinizdeki sikkenin hangi döneme ait olduğunu bulmanın en kullanışlı yolu aşağıdaki fotoğraf üzerinde yazanları okumaktır. 1 Aşağıdaki resimde Hz. İsa tasvir edilmiş, Antik bizansın din ile ilgili ilkelere bağlılıkları dikkat çekmiştir. Bu dönemler 969 yıllarına denk düşmektedir. Daha önce benzer sikkelerden elde edilen örnekler de aynı tarihleri yansıtmıştır. Bu paralar ilk dönemlerde basılmıştır. Ortalama 90-150$ arasında maddi değerleri söz konusudur. 2 Bakir paralarda bazen dönemin ünlü isimleri tasvir edilerek Bizans topraklarının birliği üzerinde imgelemelere de başvurulmuştur. Bu işlemelere sahip paraların değerleri biraz daha fazladır. Aşağıdaki fotoğrafta detaylar mevcuttur 3 Üçüncü tasvirlerde ise, dönemin krallarını ve ileri gelen bilginlerini görmekteyiz. Bu paralar bu nedenle bize tarihi olaylar ve insanlar hakkında da bilgiler sunmaktadır. Özellikle bizansın yakın zamandaki geçmişi hakkında bilgilerin yer verildiği paralarda maddi açıdan farklı bir konuma sahiptir. Bu paralar 200$ kadar alıcı bulabilmektedir. 4 Bu aşamada Bizans döneminin son yılları olan dönemlerin izleri de görülmektedir. Biliyorsunuz, bir eseri tarihi eser yapan onun belli bir döneme hitap etmesidir. Aksi halde eserin tarihi eser olması olanaksızdır. İşte bu paralar Bizans’ın dönemini yansıttığı için bir eser niteliğindedir. Paralar hakkında aklınıza takılan diğer şeyleri sorabilirsiniz. Bizans bakır ve altın paraları güncel fiyatları listesi sitemizde her yıl güncellenecek ve sizlerin bilgisine sunulacaktır. Yazıyı okuyan ve ilgi gösteren herkese teşekkürler. Yazar hakkında admin Dedektörler hakkında sorularınız olursa yorum kısmından sorabilirsiniz. Bizans sözcüğünün kullanılması ve tam olarak literatüre yerleşmesi. 19. olmuştur. Bugün Bizans diye adlandırdığımız imparatorluk gerçekte Roma imparatorluğu’dur. Dolayısıyla, ilk Roma imparatoru Augustus’ tan 27-?. son imparator XI. Konstantinos’a 1448-1453 kadar geçen yak. 1500 yıllık dönemi Roma imparatorluk dönemi olarak adlandırılmıştır. Osmanlı padişahı II. Mehmed 1453’te imparatorluğun başkenti Konstantinoupolis’i ele geçirmiş ve Roma imparatorluğu yıkılmıştır. 4. yy.’ dan itibaren imparatorluğun dinsel, kültürel, ekonomik ve politik yapısında bir değişim söz konusudur. Bu değişim aynı zamanda farklı bir anlayışın ürünüdür. Bu yapısal ve kültürel değişimi/anlayışı “Roma” dışında farklı bir sözcükle anlatmak gerekiyordu. “Bizans” bu gereksinimin ürünüdür. Bir başka sorun olarak Bizans tarihini kaç yılından itibaren başlatmak gerekirdi? Bizans tarihinin başlangıç noktası tespiti tarihçilerin i?idir. Bizi ilgilendiren konu ise, Roma sikkeleri içinde Bizans sikkelerinin başlangıç noktasının tespitidir. Diğer bir deyi?le Bizans sikkelerini hangi . imparatorun sikkeleri ile başlatmamız gerektiğidir. Bu konuda 17. ve 18. yy.’lar da yazılmış kitaplarda “Bizans” ayrımı görülmez; en erken Roma sikkelerinden Konstantinoupolis’ in 1453 yılındaki fethine kadar tümü “Roma Sikkeleri” olarak ele alınır. 19. yy. nümizmatlarının bir kaçı Bizans Sikkelerini I. Anastasius’tan başlatırken, 4. yy. sonlarından başlatan nümizmatlar da vardır. Ancak 1960 yıllarından itibaren yayımlanan nümizmatik yayınlarında Bizans sikkelerinin başlangıcını I. Anastasius olarak kabul görmüştür. Bizans sikkelerinin I. Anastasius ile başlatılmasının haklı ve mantıklı nedenleri vardır. Fakat en belirleyici olanı Anastasius’un yaklaşık 498’de yaptığı sikke reformu ile bakır sikke birimlerinde görülen köklü değişikliktir. Bundan böyle sikke birimleri, nummus değerlerini belirten Yunan harfleriyle gösterilmeye başlanmıştır. Örneğin, bakır sikkelerde en büyük birimin 40 nummi follis değerinde olduğunu görüyoruz. Bunu belirtmek için sikkenin arka yüzünde büyük bir M harfi konmuştur. Alt birimlerde de değerleri belirten harfler bulunmaktadır. İçerikler Bizans Sikke Tipleri Bizans sikkeleri genelde Hıristiyan karakteri taşır. İsa Meryem BüstüLEJANTLARHARFLER VE RAKAMLARThessalonika DarphanesindeCarthage ve bir çok darphanedeMONOGRAMLARBizans sikke BirimleriSİKKE METALİ VE BİRİMLERİALTINGÜMÜŞBAKIR Bizans Sikke Tipleri Roma sikkelerinde portreler başından itibaren profilden resmediliyordu. Ancak 4. yy. ilk yarısında I. ve II. Licinius’ un tam cepheden; ikinci yarısında da 4/3 cepheden resmedilmiş büstleri vardır. Tarihçi Ammianus Marcellinus, II. Constantinus’un 357 yılında görkemli bir törenle Roma’ya girişini anlatırken, onun, atların çektiği arabasının üstünde başını hiç kıpırdatmadan dosdoğru ileriye bakan ağırbaşlı tavrına dikkat çeker. Tanrı’nın yeryüzündeki temsilcisi olarak kabul edilen imparator, kendini diğer insanlar üzerinde ve erişilmez görüyordu. Bu tavır, zamanla, imparatorların zamanla sikkeler üzerinde cepheden resmedilmesinde kendini göstermiştir. imparatorluğun ikiye ayrılmasından sonra, 5. yy.’da, 3/4 cepheden resmetme yeniden görülür. Özellikle Arcadius ile beraber bir yoğunluk söz konusu olsa da süreklilik yoktur. Bu nedenle 5. yy. profil büstlerden cepheden büstlere geçiş sinyali verdiğini; 6. yy. ilk çeyreğinin ise bir geçiş dönemi olduğunu söyleyebiliriz. Bizans sikke ikonografisinde yüzler realistik değildir. Bazı imparatorlar Focas, Heraclius, II. Constans, VI. Leon, VII. Konstantinos, VIII. Konstantinos, IX. Konstantinos, I. Andronikos sakallı resmedilmi?lerdir. II. Constans 641-668 ile, II. Iustinianus 685-695 ilk sikkelerinde genç, sonra basılanlarda ya?lı resmedilmişlerdir. Fakat genelde, imparatorların sakallı resmedilmeleri, realistik kaygıdan ziyade, ya?lı imparator ile genç olanın senior-junior ayırt edilebilmesi içindi. Bir sikke üzerinde iki ya da üç portre yer aldığında sakal büyük olanın, diğerinden/diğerlerinden ayırt edilebilmesi için belirleyici rol oynuyordu. Bizans sikkelerinde imparatorları sikke üzerinde ya tek başına ya da iktidarı paylaştıkları kişilerle veya aile bireyleriyle birlikte – ayakta veya otururken-resmedilmişlerdir. Ayrıca sivil, askeri ya da resmi elbiseli resmedilmişlerdir. Sivil elbise olarak khlamys, askeri elbise olarak zırh paludamentum’lu veya paludamentumsuz, resmi elbise olarak loros giyimlidirler. Başlarında diadem veya taç ile betimlenirler. I. Iustinianus’tan itibaren imparatorlar, üzerinde bir haç bulunan globus tutarlar. Globus Dünyayı simgeleyen küre. iktidar sembolüdür. Tiberius, mappa ya da kartal başlı asa ile resmedilmiştir. Özellikle 9. yy.’ dan sonra çokça resmedilen bir asa da labarum’dur. Bizans sikkeleri genelde Hıristiyan karakteri taşır. Önceleri görülen pagan kültleri tanrı ve tanrıçalar ile personifikasyonlar Bizans sikkelerinde yoktur. Fakat bir pagan kültü olan Victoria, Anastasius’un soliduslarında halen görülür. I. Iustinus döneminde -ara sıra kullanılmasına rağmen- Victoria’nın yerini Melek alır. Dolayısıyla, Melek figürünün Bizans sikkelerinde resmedilmeye başlaması I. Iustinus dönemine rastlar. Victoria figürü azalarak, son kez Heraclius sikkelerinde görülür. Geç Roma sikkelerinden miras kalan bir başka Pagan figür ise oturan Konstantinoupolis’tir. Fakat yalnızca I. Anastasius ve II. Iustinus’un sikkelerinde karşımıza çıkar. Sikkelerin üstünde resmedilen başlıca Hıristiyan unsur haçtır. 5. yy. Geç Roma sikkelerinin bazılarında ya tek başına ya da globus üstünde betimlenen haçlar vardır. En erken örneklerden birinde II. Theodosius’un bir solidus’unun arka yüzünde, elinde uzun ve büyük bir haç tutan Victoria resmedilmiştir. Anastasius döneminden itibaren haç sıklıkla kullanılmaya başlanmıştır. II. Tiberius’un altın sikkelerinde basamaklar üstünde duran haç betimi vardır. Bizans sikkeleri üzerinde haç; latin haçı düz, patrik haçı, potent haç ve basamaklı kaide üzerinde haç tiplerinde görülür. İsa Portreleri İslamiyetin 678 yılındaki zaferinden sonra II. Iustinianus Troullo Konsilişnde Bizans altın sikkelerinin ikonografi sinde bir reform yaptırarak, ve muhtemelen islamiyete bir tepki olarak sikkelerin ön yüzüne isa tasviri yerleitirmiştir. II. Iustinianus döneminde isanın iki farklı tipi kullanılmıştır. ilk önceleri çok saygın biçimde uzun saçlı ve sakallı olarak “Pantokrator” tipinde daha sonra “Suriye Tipi” denilen kısa saçlı ve sakallı daha genç olarak tasvir edilmiştir. III. Leon döneminde başlayıp II. Mikhael dönemine kadar süren ikonaklazma döneminde 726-843 sikkeler üzerinde haç betimlemeleri ortaya çıkmıştır. Ancak 843 yılında ikonaklazma döneminin bitmesi ile imparator II. Iustinianus döneminde kullanılan “büst halindeki sakallı isa” tasvirleri, II. Mikhael 842-867 döneminden itibaren yeniden sikkeler üzerinde tasvir edilmeye başlamıştır. I. Basileios 867-886 dönemini altın birimlerinde de “tahta oturan isa” betimlemeleri yer almıştır. VII. Konstantinos 908-959 döneminde ise isa cepheden büst halinde tasvir edilmiştir. Bu tasvir 1028 yılına kadar altın birimlerde kullanılmıştır. Ayakta isa betimlemesi ise oldukça nadirdir. Bu dönem sikkeleri üzerinde ?sa tasvirlerinde, baş tamamen cepheden, buna karşın saçları hafif asimetriktir. isanın sol tarafındaki saçlar biraz daha uzun ve omuza dökülmektedir. isanın bıyığı ve sakalı normal uzunluktadır. isa nimbusludur ve nimbusun içinde noktalarla dekore edilmiş haç bulunur. II. Basileios 926-1025 ve sonrasında bu dekorda geniş, süslü ve özel işaretler yer almıştır. isayı otururken gösteren betimlemelerde, isa genellikle sağ elini yukarı kaldırmış ve kollu tunik giyerken tasvir edilmiştir. Omuzlarında himation vardır. Sikkeler üzerinde isanın elindeki Kutsal Kitap kapalıdır ve kapağında genellikle nokta bezemeler yer alır. ?sa ender de olsa elinde rulo volumen tutarken de betimlenmiştir. II. Iustinianus döneminde sikkeler üzerinde iki tip ?sa tasviri olmasına rağmen yüzyıllar arasında bu tiplerin sayısı dokuza çıkar Lir arkalıklı tahtta tasviri, kare arkalıklı tahtta tasviri, arkalıksız tahtta tasviri, isa nın büst şeklinde cepheden, sol eli ile göğsünün altında kitap tutarken ve sağ elinin de kitaba doğru betimlendiği örnekler, isa nın büst şeklinde cepheden, sol eli ile göğsünün altında kitap tutarken ve sağ elinin vücudunun önüne doğru betimlendiği örnekler, isa nın büst şeklinde cepheden, sol elinde kitap ve sağ eli pelerinini kaldırır durumda betimlendiği örnekler vardır. Bu dönemde sikkeler üzerinde en sık görülen ?sa betimlemesi Pantokrator betimlemesidir. isa bu betimlerde üzerine kolobion ve üzerine himation giyer. Sağ elini takdis pozisyonunda yukarı doğru kaldırır. Genellikle sol elinde incil vardır. Başının arkasında bazen nimbuslu bazen nimbussuz haç bulunur. ilk olarak II. Iustinianus döneminde karşımıza çıkan bu betimleme III. Ioannes dönemi ile son bulur. 9. ve son tip ise isanın elinde bir rulo tuttuğu örneklerdir. Bu tipte ?sa sağ elini takdis pozisyonunda yukarı kaldırmış, sol elinde de rulo tutar vaziyette betimlenmiştir. Ayakta imparator üç basamak üzerinde duran potent haçı tutmaktadır. En altta “CONOB” lejandı. Meryem Büstü Bizans sikkelerinde diğer bir hıristiyan öge ise Meryem’in büstüdür ve ilk olarak VI. Leon’ un 886-912 soliduslarında karşımıza çıkar. II. Nikephoros’tan 963-969 itibaren ?sa ile birlikte en fazla betimlenen figürlerden biridir. Genellikle imparator ile yan yana veya tek başına resmedilmiştir. Bizans sanatından tanıdığımız Meryem’in üç ikonunu sikkelerde de görüyoruz. Bunlardan biri, ?sa figürlü madalyonu tutan Meryem büstü Nikopoios; biri kucağında bebek isa’yı taşıyan Meryem Hodegetria; bir diğeri de ellerini yukarı kaldırmış, ayakta duran Meryem Blakhernitissa tipi vardır. Palailogoslar 1259-1453 döneminde Konstantinoupolis surları arasında resmedilmiş Meryem tipleri vardır. Bu tip tasvirler dı?ında sikkeler üzerinde azizler de Sikke üzerinde betimli ilk aziz Aleksandros 912-913 solidusunda görülür. betimlenmi?tir235. LEJANTLAR Roma imparatorluğunun resmi dili ve alfabesi Latincedir. Bu nedenle erken Bizans sikkeleri üzerinde görülen yazılar önceleri Latincedir. Latincenin kullanıldığı dönem kabaca Anastasiusştan Heraclius iktidarının sonuna kadardır. Dolayısıyla 6. yüzyılda halen Latincenin egemen olduğu, 7. yüzyılda ise, özellikle II. Constanstan 641-668 itibaren Grekçe harflerinin Latince olanlarla yan yana kullanıldığı görülür. Lejantlar genellikle sikke üzerinde yar alan büstün ba? bölümünü çevreleyecek biçimde yerleştirilmiştir. Ancak büstü tamamen daire biçiminde çevreleyen örnekler de vardır. Bunun yanında daire biçiminde çift sıra yazıt da yer alır. Ayrıca dikey yazıt da bulunur. Yunanca yazı Bizans sikkeleri üzerinde ilk kez II. Constansın follislerinde görülür. Bu yazıtta “en touto nika” bununla -khristogram- zafer kazan yer almaktadır. Yazıta, Constantinusun “Milvian Köprüsü” savaşı sırasında gökyüzünde Khristogram isa yı temsil eden bir monogramdır. İlk olarak Geç Roma sikkelerinde Magnentius ?. döneminde ortaya çıkmı?tır. Bizans sikkelerinde ise, I. Anastasiusşdan itibaren kullanılmıştır. Khristogram bazen bir Melek ya da imparator tarafından ta?ınan asanın tepesinde olabileceği gibi, bir globus üzerinde de betimlenmi? olabilir. Ayrıca tek başına bir tip olarak betimlendiği örnekler de vardır. gördüğü ve sonra sancağa işlettiği khristogram eşlik etmektedir. Ancak Latincenin Grekçe yazı karakteri ile tamamen değiştirilmesi 11. yüzyıl ortalarında gerçekleşmiştir. Bizans sikkelerinin kullanılan bir başka sıfat “ortodoks”dur. VI. Mikhael?in iktidarında miliaresionun arka yüzünde, 1054 yılındaki Roma ile olan uyuşmazlık sonrası kullanılmıştır. Yine sikke üzerinde kullanılan bir diğer sıfat ise VII. Konstantinosun miliaresionunda görülen “porphyrogenitus”dur. 11. yüzyılın başlarında aile isimleri de sikke lejantlarında yer alır. Aile ismini ilk kullanılan imparator X. Konstantinos?dur. X. Konstantinosun miliaresionunun arka yüzünde “Tanrı Annesi imparator Konstantinos Dukas’a yardım et” okunur. Daha sonra aile adları IX. Konstantinos ?saakios Komnenosun gümüş birimlerinde karımıza yazıtlarında dikkat çeken bir başka kullanım ise I. Aleksios ve sonrasında görülen, dikey köşe yazısı olarak düzenlenen yazıttır. Sikkenin arka yüz yazıtları da başlangıçta Latincedir. Genellikle 4. ve 7. yüzyılda Viktoria ya da haç tamamlayıcı öge olarak görülmektedir. Başlangıçta “VICTORIA AVGVSTORVM” imparatorların zaferi ya da “GLORIA ROMANORVM” Romalıların ihtişamı lejandı kullanılmıştır. 4. ve 5. yüzyıllarda iktidarda olan imparator sayısı, sikke üzerinde, AVGGGdeki G?lerin sayısı ile belirtiliyordu AVGGG gibi. Ancak bu uygulama zamanla standart bir biçime dönüşmüştür. iktidarı payla?an imparatorların sayısına bakılmaksızın önce üç G, daha sonra da iki G olarak kullanılmıştır. Bu durum ba?ta tek bir imparator bile olsa böyle idi. isaurian hanedanlığı döneminde, sikke arka ve ön yüzünde oldukça uzun yazıtlar yer alır. Örneğin IV. Leon?un nomismataşsında sikke arka yüzünde “Büyükbabası Leon, babası Konstantinos” ve ön yüzde “oğul ve torun Leon, genç Konstantinos” yazıtı bulunur. Özellikle 9. yüzyıl ve sonrasında görülen dini tiplerin yazıtında, önce kısmen Latince daha sonra tamamen Grekçe yazı karakteri kullanılmıştır. ve inci diademli, dökümlü zırhlı sağa bakan imparator büstü. “VICTORIA AVGVSTORVM” lejandı ve Victory ayakta ve sağa dönük, elinde çelenk ve globus tutar, sağda yıldız görülür. En altta “CONOB” darphane damgası. HARFLER VE RAKAMLAR Bizans bronz sikkelerinin arka yüzlerinde yer alan değer işareti, atölye ve tarih için Grekçe ya da Latince harfler ve rakamlar kullanılmıştır. Bazen de hem Grekçe hem de Latince bir arada kullanılmıştır. Değer işaretleri için kullanılan harfler ve sayılar Genel olarak Alexandria Darphanesinde M 40 nummi IB 12 nummi K 20 nummi S 6 nummi I 10 nummi Γ 3 nummi Є 5 nummi ΛΓ 33 nummi A 1 nummi Thessalonika Darphanesinde IS 16 nummi H 8 nummi 4 nummi 3 nummi B 2 nummi Carthage ve bir çok darphanede 40 nummi XXX 30 nummi XX 20 nummi X 10 nummi Atölye için kullanılan harfler A- ? arası sadece bakır sikkelerde kullanılmı?tır A Atölye 1 B Atölye 2 Γ Atölye 3 Γ Atölye 4 Є Atölye 5 Z Atölye 6 H Atölye 8 I Atölye 10 1. yüzyıldan 8. yüzyılın ba?larına kadar görülen ve iktidar yılına iŞaret eden sayılar I 1. iktidar yılı ρ veyaЧI 6. iktidar yılı II 2. iktidar yılı ρI veya ЧII 7. iktidar yılı III 3. iktidar yılı ρII veya ЧIII 8. iktidar yılı IIII 4. iktidar yılı ρIII veyaЧIIII 9. iktidar yılı Ч 5. iktidar yılı X 10. iktidar yılı Dolayısıyla XρI ya da XЧII, 17‟ye; XXЧI 27‟ye; XXЧII ya da XXЧIII 28‟e iĢaret değer ve atölye iĢareti hem de tarihler sikkenin arka yüzünde yeR almaktadır. Tarihler genellikle dikey olarak yer almaktadır X / X / ЧI gibi. MONOGRAMLAR Uzun isimlerin dar alanda ifade edilmesi sikke geleneğinde çok önceden beri görülen bir uygulamadır. Bizans sikkelerinde de imparator adlarını ifade eden monogramlar kullanılmıştır. Bizans sikkelerinde imparator monogramları en yoğun olarak 7. yüzyıl sikkelerinde görülür. Bizans sikkelerinde monogramlar kabaca üç şekilde başlamıştır. Birincisi “kutu ya da kare”, ikincisi “çapraz haç ya da haç”, üçüncüsü ise harflerin yan yana kullanıldığı örneklerdir. “Kutu” tipindeki monogramlar “H”, “N” gibi harfl er ile oluşturulur. Sikkeler üzerinde genellikle 6. yüzyılın ortasında görülür. “Haç” monogramda ise harfler haçın kollarına yerleştirilir. Haç monogramda “I” ve “T” gibi harfler kullanılır. 7. yüzyıl sikkelerinde ise en fazla üç ya da dört harfin yan yana kullanıldığı monogramlar yoğun olarak kullanılmıştır. 8. ve 11. yüzyılda sikkeler üzerinde ki?i isimleri monogramı yerine genellikle imparatorların tam ismi görülür. Ancak 8. yüzyıl ortalarında Sicilya?da basılmı? küçük boyutlu follislerde ve 11. yüzyılda Konstantinopolisin benzer küçük boyutlu gümü? birimlerinde imparator monogramları yer alır. Bununla birlikte 865-989 yılları arasında Kherson Kırım sikkelerinde monogram yerine bir ya da iki harf kullanılmıştır. 5-7. yüzyıl ve 10 yüzyılda imparator isimlerinin monogramı yaygınken, Palaiologoslar döneminde bir yenilik olarak aile isimlerinin monogramı kullanılmıştır. Aile isimleri önce 10. yüzyıl belgelerinde, sikkeler üzerinde ise 11. yüzyıl ortalarında görülür. Ancak sikkeler üzerinde monogram olarak kullanılmasına 1261den önce raslanmaz. Bizans sikke Birimleri Çalışmamın “Bölüm VII, A. Bizans Sikkeleri ve Tipleri, ba?lığı altında Bizans sikkelerinin başlangıç tarihi konusunu değerlendirmiştim. Sonuç olarak farklı disiplinler ve çalışma alanları tarafından Bizans sikkelerinin başlangıcı için, nümizmatik alanında günümüzde tartı?masız olarak 491 yılında imparator olan Anastasiusun sikke reformu baz alınır. Bu reform ile artık iyice bozulmuş Geç Roma nummileri piyasadan kaldırılmış, yerlerine iri ebatlarda ve üzerlerinde birimleri belirtilmiş sikkeler basılmaya başlanmıştır. imparator Anastasiusşun 498de yaptığı sikke reformu ile bakır sikke birimlerinde köklü değişiklik yapılmıştır. Sikke birimleri, nummus değerlerini belirten harfler kullanılmaya başlanmıştır. SİKKE METALİ VE BİRİMLERİ Bizans sikkeleri esas olarak üç metalden basılmıştır altın, gümüş ve bakır. Ancak 11. yüzyıldan itibaren ekonomik kriz dolayısıyla ayarı düşük altın “elektron” ve ayarı düşük gümüş “billon” sikkeler de yoğun olarak basılmıştır. Bizansın önemli maden yatakları 7. yüzyıldaki Arap akınları ile kaybedilmiş olduğundan, sikke darbı için gerekli olan madenlerin elde edildiği yataklar hakkında özellikle 10-13. yüzyıl için oldukça az bilgi vardır. Ancak ya bu maden yataklarının kaybedilmiş olması ya da günlük hayatta sikke darbı, lüks mallar ve silah imali gibi illerde kullanılan madenler hakkında bahsetmek sıradan bir şey gibi algılandığından olsa gerek bilgiler yetersizdir. Bunun ile birlikte Anadolu?da dönemin önemli maden yatakları arasında Suspiritis ispir ve Artvin?de altın; Paipert Bayburt, Argyropolis Gümü?hane, Ardasa Torul ve Loulon?da Ulukı?la gümü?; Kastomon Kastamonu, Amisos Samsun, Mourgoule Murgul, Toros dağları ve Sinop civarlarında bakır madenleri sayılabilir. Görüldüğü üzere Bizans topraklarında bulunan madenler, özellikle altın ve gümü?, Bizans?ın maden açısından tamamen dı?arıya bağlı olmasını engelliyordu. Ancak yine de maden ihtiyacının bir kısmını ithal ticaret yöntemi ile de karşılıyordu. ALTIN Bizans altın sikke birimi yaklaşık gr. ağırlığındaki “solidus”tur. 3. yüzyıldaki ekonomik bunalımın ardından I. Constantinus 306-337 döneminde tedavüle giren solidus, yakla?ık ve o dönemde tedavülde olan bütün altın paralardan daha ağırdı. Solidus Roma librasının 1/72si ağırlığında ve 24 karat keration, ayarındadır 1 libra = gr.; 1 karat= gr.. Karat yalnızca ağırlık hesaplamada kullanılan bir ölçüdür, çok küçük olduğu için sikke olarak basılmamıştır. 6. ve 7. yüzyıllarda imparatorluğun doğusunda Focas, Heraclius, II. Constans ve IV. Konstantinus dönemlerinde ve batısında Sicilyada 20, 22, 23 karat ayarında da altın sikke basılmıtır. Bu sikkeler “Hafif Solidus” olarak adlandırılır. Bu durum sikkenin arka yüzüne konan bir i?aretle belirtiliyordu. “OBXX” ya da “BOXX”, 20 karat siliqua; “OB+” veya “OB+*”, 22 siliqua; ” ΒΟΓK ” bazen ön ve arka yüz bo?luğunda yıldız ile, 23 siliqua değerinde demekti. Bizans para teorisi, bir altın paranın değerinin külçe olarak içerdiği maden miktarına e?değer olduğu varsayımına dayanıyordu. Dolayısıyla nomisma ortaya çıkı?ından altı yüzyıl sonra bile aynı ağırlık ve saflığa sahipti261. Solidus 11. yüzyılın sonlarına kadar aynı ayarda 24 basılmı?tır. Solidus?un arka yüzünde, kesimde yer alan i?aretinin sonunda OB obryzum, obryziacus, βπξο,βπξοζ altın ayarının yüksek olduğunu, saflığı göstermektedir.”OB”, aynı zamanda Eski Yunan sayı sistemine göre 72 anlamına gelmektedir. Solidusun yarısı “semissis” ve üçte biri de “tremissis”dir. 6. yüzyıl’da basılan soliduslar 2 cm çapındadır. Ön yüzlerinde 1/3 ya da tam frontal imparator büstü yer alır. imparatorlar genellikle askeri giysilidir. Arka yüzde Viktoria ya da bir haç tutan ba? melek tasviri yer alır. Ancak II Iustinus 565-578 döneminde Konstantinoupolisin oturan figürü tercih edilmiştir. II Tiberius 578-572 döneminde ise, arka yüzde basamak üzerinde bir haç tasviri yer alır. Solidus?un yarısı olan “semissis” gr., üçte biri olan “tremissis” ise gr. ağırlığındadır. Her iki birimin de ön yüzlerinde imparator büstü, daha çok profilden ve arka yüzlerinde Viktoria tasvir edilmitir. Ancak 9. yüzyılın ikinci yarısından sonra bu iki birimin basılmasına son verilmi?tir. 7. Yüzyılda altın solidusların ikonografisinde büyük değişikler göze çarpar. Focas 602-610 döneminde portre geleneği, Heraclius 610-641 ve sonrasında imparator ve onun yerine geçecek kişinin bir arada tasvir edildiği görülür. Arka yüzde tasvir edilen haç ise daha çok sikkenin birimini vurgulamaktadır. Solidusda basamak üzerinde haç, semissisde globus üzerinde haç ve tremissisde basit bir haç yer alıyordu. II. Iustinianus ile birlikte isa büstü görülmeye başlamıştır. Nikephorosa kadar 963-969 solidusun ağırlığında, kalitesinde ve büyüklüğünde herhangi bir değişiklik olmamıtır. II. Nikephoros ise solidustan daha hafif “tetarteron” nomisma olarak adlandırılan sikke tedavüle sokmutur. Ağırlığı tam olan altın sikke ise “histamenon” nomisma olarak bilinir. Tetarteron ve histemenon görünüte çok farklı değildir. Ancak II. Basileios 976-1025 döneminde histamenon büyük ve ince; tetarteron ise daha küçük ve kalın basılmıtır. Nomisma?nın ayarı ve kalitesi IV. Mikhael 1034-1040 ile birlikte bozulmaya başlamıştır. 1071deki Malazgirt yenilgisinden sonra ve I. Aleksios 1081-1118 döneminde nomismanın içindeki altın miktarı neredeyse %75 oranında azalmıştır. 1092 yılında I. Aleksios para reformu yapmak zorunda kalmıştır. Yeni düzenlemede Nomismaşnın yerine “hyperpyron” adıyla yeni bir altın sikke tedavüle sokulmuştur. Ancak bu kez altının ayarı 24 karat yerine 20 ½ karata düşmüştür. Nomismaşdan farklı olarak, hyperpyronun bir yüzü çukur, bir yüzü bombeliydi içbükey-dışbükey. Bu sikkeler nümismatik literatüründe “skyphate” çukur olarak adlandırılır. Bunun yanında ilk çukur sikke daha önce, IX. Konstantinos 1042-55 döneminde çukur histamenon olarak basılmıtır. I. Aleksios 1081-1118 döneminde tedavüle sokulan Hyperpyron?un üçte biri değerindeki elektron aspyron trakhy ve kırk sekizde biri billon trakhydir stamenon. Bu birimlerdeki değerli metal oranı hyperpyron için %87 altın, elektron aspyron trakhy için %30-10 altın, billon trakhy için %6-2 gümütür. Latinlerin Konstantinopolisi istilası 1204-1261 sırasında sürgündeki Nikaia imparatorluğunda, III. Ioannes 1222-1254 döneminde, hyperpyronun içindeki altın ayarı 16-18 karatşa düşürülmüştür. Hyperpyron, Konstantinopolis yeniden ele geçirildikten sonra VIII. Mikhael 1259-1285 döneminde 15 karatşa, II. Andronikos 1285-1330 döneminde de 12 karata düşmüştür. Altın hyperpyron son kez 11 karat olarak V. Ioannes 1341-1391 döneminde basılmış ve böylece Bizans altın sikkeleri 1350lerde sona ermiştir. Anlaşılacağı üzere başından itibaren yaklaşık %98-95 saflıkta basılmış olan altın sikkelerin saflığında 11. yüzyılın ortalarından itibaren kayda değer bir düşüş gözlenir. Bizans altın sikkeleri Konstantinopolis, Thessalonika, Kartaca daha sonra Kagliarişye taşınmıştır, Kartagena, Ravenna, Roma, Katania, Ravenna, Napoli ve Syrakusaişda basılmıştır. GÜMÜŞ Bizans gümüş sikkeleri, altın ve bakır sikkelere göre daha az basılmıştır. Bizans parasal sisteminde gümüş paranın rolü 6. yüzyıldan 7. yüzyıla doğru oldukça farklılık gösterir. italya ve Kuzey Afrikada Ostrogoth ve Vandallar hakimiyeti süresince gümüş para çok önemli iken Doğuda 6. yüzyılda gümü? sikke basımı çok sınırlıydı. Seyrek olarak ticari amaç ve tören sikkeleri olarak gümü? karşımıza çıkar. Özellikle italya?da Iustinianus ve II. Iustinus dönemlerinde bu durum tersine döner. Doğu?da 615 yılından 680 yılına kadar çok sayıda ağır gümüş sikke basılmıştır. Batıda ise sadece hafif gümü? sikke vardır. Heracliusdan sonra oldukça ekonomik işlevli küçük birimlerde, üzerinde sembol olmayan gümü? sikke basılmıştır. Önceleri, Siliqua ve Miliarenses Yun. Miliaresion tedavüldeydi. I. Iustinianus döneminde siliqua, solidus?un 1/24?ü; miliarensis ise 1/12siydi. imparator Heraclius 615 yılında gümü? sikkeyi yeniden canlandırmıtır. Özellikle Pers savaları sırasında çok sayıda kiliseye ait gümüşleri devlet hazinesine çekip gümüş sikke bastırmıştır. Bu yeni gümüş sikkeler “hexagram” olarak bilinir. Hexagram Roma imparatorluğu süresince basılan sikkelerden daha büyük ve gr. ağırlığındadır. Hexagram 8. yüzyılın başlarında tedavülden kaldırılmıştır. Kısa ömrüne rağmen, siliqua ve miliarensise göre, çok daha fazla sayıda basılmıştır. 720 yılında III. Leon ve oğlu V. Konstantinos 720-741 tedavüle yeni ve sürekli Miliaresionu sokmuştur. Miliaresion hexagrama göre daha geniş ve ince olarak basılmıştır. Sasani “drachma”larına benzeyen miliaresion betimlerinde kesin kurallar yoktur. Sikke üzerinde sadece bir haç ve ortak imparatorların adları ve yazıtları vardır. Piyasaya çıkarıldığı ilk yıllarda tek bir imparator adının geçtiği miliaresion yoktur. Theophilos 829-842 dönemine kadar böyle devam etmiştir. I. Mikhael 811-813 döneminde miliaresion üzerindeki yazılara “Romanion” Romalı ve “basileis” imparator eklenmi?tir. Miliaresion I. Aleksios dönemine kadar tedavülde kaldı.. 11. yüzyılda miliaresion?un alt katları da basıldı. I. Aleksios?un 1092 yılı reformundan sonra gümü? sikke eski önemine ve kalitesine ula?amamıtır. Ancak %7si gümüş olan çukur sikkeler basılmıştır. Bu gümüş sikke aspron trachy olup, altın hyperpyron sikkenin 1/48i değerindeydi. I. Manuel 1143-1180 döneminde aspron trachynin değeri iyice azalmış ve II. Isaakios 1185-1195 dönemine gelindiğinde 1 aspron trachy altın hyperpyronun 1/184ü olmuştur. 1300 yılı sonrası II. Andronikos 1282-1328 “basilicon” adlı yeni bir gümü? sikke tedavüle soktu. Tedavüle girdiği yıldan yaklaşık 50 yıl sonra ortadan kalkan bu sikke hyperpyronun 1/12si değerindeydi. 14. yüzyılın üçüncü çeyreği içinde, V. Ioannes?in 1341-1391 iktidarı döneminde altın sikkenin yerini, hyperpyron adını taşıyan gümü? sikke almıştır. Gümü? hyperpyron, aynı adı taşıyan önceki altın hyperpyronun yarısı değerindeydi. Bu sikke “stavraton” olarak da bilinmektedir. ½ ve 1/8 değerinde iki adet alt katı da basılmıştır. BAKIR Anastasius?un 498 yılında gerçekleştirmiş olduğu para reformu esas olarak bakır sikkelerde kendini göstermiştir. Yaklaşık 350 yıl süren bu değişiklikte, tekrarlamak gerekir ki, önceki ufak bakır sikke “nummus”un yerine tedavüle çıkarılan sikkelerde en büyük birimin adı “follis” idi. 40 nummia değerindeki bu bakır sikkenin ön yüzünde imparator büstü ve arka yüzünde, değerini gösteren büyük bir “M” harfi vardı. Daha küçük birimler de yine sikkenin arka yüzüne yerleştirilen harflerle gösteriliyordu. Dolayısıyla yarım follis K follisin yarısı, decanummium I follisin çeyreği, pentanummium da K follisin sekizde biri değerindeydi. Değer işaretleri her zaman sikkenin arka yüzünde yer alıyordu. iki evreli gerçekle?en Anastasius reformunun ikinci evresinde basılan follislerin çapı ve ağırlığı ile solidus karşısındaki değerlerini iki katına çıkarmıştır. Örneğin birinci evrede follisin çapı 24 mm., ağırlığı da yaklaşık gr. iken, ikinci evrede çap 30 mm.?in üstüne, ağırlık da yaklaşık 17-18 yükseltilmiştir. Follislerin arka yüzünde değer, darphane ve atölye ofis belirtilirken I. Iustinianus ve ondan sonra bu yüzde, sikkenin basıldığı tarih de yer almaya başlamıştır. Isaurialı imparatorlar 717-797 döneminde bakır follisler altın sikkelerde olduğu gibi basitleştirmeye maruz kalmıştır. V. Konstantinos 741-775 iktidarının ortalarında neredeyse decanummia ve pentanummia son kez basılıyordu. Bunun yanında VI. Konstantinos 780-797 döneminde follisler “M” i?aretinin iki yanında anlamsız XXX/NNN taşır. Isauria ve Amorium Hanedanı follislerin çoğunun ön yüzlerinde yazı bulunmamaktadır. Yaklaşık 835te Theophilos 829-842 önceki 175 yılın kötü bakır follislerini toplatıp yeniden darp ettirmiştir. Bu yeni follis, sadece yunan yazısı taşımakta ve 288 tanesi bir altın nomismaya karşılık gelmekteydi. Ön yüzde tören lorusu ve tacıyla yarım ya da üç çeyrek imparator tasviri betimlenmiştir. Arka yüzde dört veya beş satır halinde imparator ismi yer alırdı. Erken Makedonya Hanedanlığı döneminde 867-969 genellikle iki ya da üç imparatorluk figürü tasvir edilmiştir. Theophilos ve II. Nikephoros Phokas 963-969 arasındaki dönemde bu follisler çok sayıda basılmıştır. Makedonya Hanedanlığının sekizinci ferdi olan imparator I. Ioannes Tzimiskes 969-976 döneminde “Anonim Follis”ler basılmaya başlamıştır. Anonim follisleri önceki yüzyıllarda basılmış olan sikkelerden ayıran iki önemli özelliği vardır. Birincisi, bakır sikkeler üzerinde, şimdiye kadar altın sikkeler için ayrılmış bir özellik olan, isanın bir portresinin olması; ikincisi, herhangi bir imparator adına basılmamış olmalarıdır. Anonim follisler araştırmacılar tarafından on beş gruba ayrılmıştır A-N. Son üç grup dışında tüm grupların piyasaya sürülme sıraları günümüzde bellidir ve sıralama harflere göre yapılmıştır. Bu grup içinde yer alan “A2 Grubu” sikkeler, üzerindeki süslemelerinin çeşitliliği ile diğer Anonim follislerden ayrılır. Ön yüzünde isanın halesindeki haçın kollarıyla incilin kapağındaki süslemeler ve arka yüzünde yukarıdan aşağıya 4 sıra halinde yazısıyla, üsluba ilişkin biçemsel farklılıklar denilen, D ve E grubunun sadece birer varyasyonunda görülen bu özellik, geri kalan sınıfların hiçbirinde yoktur. A2 sınıfı dışında diğer tüm sınıflardaki bir sikke, kendi grubu içindeki diğer tüm sikkelerle hemen hemen aynıdır. Fakat A2 grubunun 50 ila 60 varyasyonu bulunmaktadır. 1092de I. Aleksios, Anonim follisleri ortadan kaldırarak yerine küçük ve çukur olmayan yayvan sikke tedavüle sokmuştur. Altın tetarterayı hatırlatan bu sikkeler bakır tetarteron ya da bakır tetarteron adı ile anılır. 12. yüzyıl boyunca Konstantinopolis ve Thessalonika?da basılan sikkelerin bir yüzünde imparatorların büstü ya da ayakta tasviri diğer bir yüzünde ?sa, Meryem, Aziz ya da monogramlar tasvir edilmiştir. 13. yüzyılın sonlarına doğru diğer bakır sikkeler gibi tetarteronda ortadan kalkar. II. Andronikos ve Andronikos 1328-41 dönemlerinde “Assaria” adı ile bilinen hafif bakır sikke tedavüle girmi?tir. iki imparator her yıl assaria üzerindeki modelleri değiştirdiği için sıra dışı, bozuk, korumasız ve yeniden üretilemeyecek numuneler ortaya çıkmıştır. 1367 yılında imparator V. Ioannesin tedavüle soktuğu gümüş “stavrato”un yanında iki bakır birim de bulunmaktadır. Fransız “dernier tournois”in modelinde “tornese” ve bundan 1gr. hafif olan “follaro” tedavüle girmiştir. 278 Sınıflandırmada Bellingerin, Corinthde bulunmuş materyallere dayanarak hazırladığı A2 grubunu listelemesi, temel alınır. Ancak daha sonra Alfred R. Bellinger ve Philip Grierson?un editörlüğünü yapmış oldukları Catalogue of The Byzantine Coins in The Dumbarton Oaks Collection and in the Whittemore Collection adlı yayında, Bellingerin listesinden yola çıkılarak düzeltmeler yapılmış ve bir tablo oluşturulmuştur.

bizans çukur gümüş paraları fiyatları